Avrupa Parlamentosu Türkiye raporunu kabul etti! Karar metninde dikkat çeken maddeler

Avrupa Parlamentosu 2022 Türkiye Raporuna ilişkin kararını yayımlandı. Karar metninde Güney Kıbrıs Rum Kesimi ile ilişkilere dikkat çekildi. Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki sondaj faaliyetlerinin yasadışı olduğu öne sürüldü.

HER ALANDA TÜRKİYE KARŞITI KARAR METNİ

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Selahattin Demirtaş kararı ve Avrupa Komisyonu'nun Osman Kavala, Figen Yükseldağ ve Selahattin Demirtaş'ın serbest bırakılması talepleri hatırlatıldı.

Kürtçenin eğitim dili olarak kullanılmasına yönelik kısıtlamaların kaldırılması istendi. Türkiye'nin Ermeni Soykırımını tanıması istendi.

Karar metninde Türkiye'nin LGBT bireylerin insan hakları konusunda Avrupa'daki 49 ülke arasında 48. sırada yer aldığı belirtildi. Bunun Türkiye'de insan hakları ve hukukun üstünlüğü açısından aşağı yönlü sarmalın devam ettiğinin göstergesi olduğu iddia edildi. Avrupa Parlamentosu Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesinden çekilmesini kınadı.

Metinde Rusya'nın Ukrayna Operasyonu saldırganlık savaşı olarak nitelendirildi. Avrupa Parlamentosu, Türk – Rus ilişkilerini hedef aldı. Avrupa Birliği Rusya'ya yaptırım uygularken Türkiye ile Rusya arasındaki ticaretin iki katına çıkmasına dikkat çekildi. Karar metninde Türkiye ile Rusya arasında bankacılık, gayrimenkul, turizm ve enerji gibi birçok alanda finansal ve ekonomik entegrasyon önemli ölçüde derinleşmiştir denildi. Türkiye'nin Rusya'ya karşı Birleşmiş Milletler çerçevesi dışındaki yaptırımları desteklememesinin esefle kınandığı ifade edildi.

Avrupa Parlamentosu, Akkuyu Nükleer Santrali de dâhil olmak üzere büyük nükleer güç santrallerinin geliştirilmesinde Türkiye ile Rusya'nın yakın işbirliğinden de endişe duyduğunu kaydetti. Hatta Akkuyu Nükleer Santrali'nden vazgeçilmesi istendi.

Basın özgürlüğünden dem vuran Avrupa Birliği, Rusya'nın Ukrayna'daki operasyonu başladığında Türkiye'nin Rus medya kuruluşlarının faaliyetlerini kısıtlamamış olmasını da kınadı.

Aynı Avrupa Birliği yalan haberle mücadeleyi hedefleyen dezenformasyon yasasından derin endişe duyduğunu belirtti.

Avrupa Parlamentosu, Türkiye'nin İsveç'in NATO'ya katılımını geciktirdiği vurguladı. Türkiye'yi İsveç'in NATO üyeliğini daha fazla gecikmeksizin onaylamaya çağırdı.

Avrupa Parlamentosu 2022 Türkiye Raporuna ilişkin kararında, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki faaliyetlerinin uluslararası ve Avrupa Birliği hukukuna aykırı olduğu iddia edildi.

MİT MOSSAD ajanlarını yakalamıştı! İddianamenin ayrıntıları tehlikenin boyutunu gözler önüne serdiGündem

Avrupa Parlamentosu, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi ile tam dayanışma içinde olduklarını ifade etti. Kıbrıs'ta iki devletli çözümü kabul edilemez olarak nitelendirip Türkiye'yi bundan vazgeçmeye çağırdı.

Avrupa Parlamentosu, karar metninde Türkiye Kıbrıs'ta işgal gücü olarak nitelendirildi. Türkiye'yi Kıbrıs'tan askerlerini çekmeye çağırdı.

Avrupa Parlamentosu, Türkiye'yi Ekümenik Patrikhane'nin tüm dünyadaki Ortodoks Hıristiyanlar için oynadığı role saygı göstermeye ve Patrikhane'nin tüzel kişiliğini ve Ekümenik Patrik unvanının kamusal kullanımını tanımaya çağırdı!

Avrupa Parlamentosu Türkiye'nin Suriye ve Irak'ta PKK ve DEAŞ'a karşı yaptığı harekâtlara da sözde insani gerekçelerle karşı çıktı. Türkiye ile Libya arasındaki askeri işbirliği ve deniz yetki anlaşmasını da kınadığını yineledi.

Avrupa Parlamentosu 2022 Türkiye Raporuna ilişkin kararda Türk Hükümeti tarafından köklü bir rota değişikliği yapılmadığı takdirde Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinin yeniden başlatılmayacağı kaydedildi.

TÜRKİYE RAPORU TEPKİYLE KARŞILANDI

Öte yandan Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlıkları ile Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Avrupa Parlamentosu'nun Genel Kurulu'nda kabul edilen 2022 Türkiye Raporu'na tepki gösterdi.

Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada "Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu bu rapor, AP’nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek AB’nin geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır" denildi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ise "bu rapor bizim için yok hükmündedir" açıklaması yaptı.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise raporun haksız, temelsiz ve hezeyanlarla dolu olduğunu ifade etti.