Erdoğan Amerika'ya seslendi! Türkevi'ne yapılan saldırı hakkında konuştu

umhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD'nin New York kentindeki Türkevi'ne yönelik saldırıya ilişkin "Hani siz demokrattınız. Türkevi'ne saldırmak, camları kırmak, size ne kazandırır? Şimdi biz de buradan Amerika'nın yetkililerine, emniyet güçlerine şunu demeyecek miyiz?" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'ndeki Büyük Rumeli Buluşması'nda yaptığı konuşmada, tarih boyunca millet olarak vakarla, vicdanla, merhamet ve şefkatle tüm dünyaya insanlık dersi verdiklerini söyledi.

Anadolu'yu yurt eyleyen insanlarla Çanakkale'de büyük bir destan yazıldığını, milletin dünyanın en güçlü ordularına Çanakkale'yi dar ettiğini belirten Erdoğan, "Ecdadın Avrupa'nın içlerine kadar uzanan zaferlerinin ardından başlayan geri çekilme süreci ancak Büyük Taarruz ile son bulmuştur. Kendisi de Rumelili olan Gazi Mustafa Kemal'in öncülüğünde İstiklal Harbimizi zaferle taçlandırdık. Milletimiz 29 Ekim'de 100. yılını kutlayacağımız Cumhuriyeti kurarak, asırlar sonra ilk kez yaralarını saracağı, kendini toparlayacağı güvenli bir sığınağa kavuşmuştur." ifadelerini kullandı.

Bu dönemde Rumeli'den Kafkaslar'a kadar imparatorluk bakiyesi yerlerden Anadolu'ya göçlerin artarak devam ettiğini dile getiren Erdoğan, "Osmanlı'dan beri süren bu göçlerde binlerce insanımız hayatını kaybetti. Ana vatanlarından sürgün edilen Çerkes kardeşlerimiz, doğdukları topraklarda zulme uğrayan Kırım Tatarları, Ahıska Türkleri, tarihin en büyük katliamlarına maruz bırakılan Rumeli muhacirleri, hasılı Osmanlı'nın adalet sancağı altında huzurla yaşayan milyonlarca kardeşimiz, soydaşımız son çare olarak Cumhuriyet topraklarına sığındı. Türkiye, Çerkes'i, Tatar'ı, Gagavuz'u, Arnavut'u, Boşnak'ı, Türkmen'i, Özbek'i, Uygur'u ile başı dara düşen her kardeşine bir eman ve esenlik yurdu oldu." diye konuştu.

Milletçe el ele, gönül gönüle vererek Türkiye'yi kalkındırmaya, ekonomisini güçlendirmeye, bu topraklarda özgür ve başı dik bir şekilde yaşamaya çalıştıklarını vurgulayan Erdoğan, acısıyla tatlısıyla, eksiğiyle fazlasıyla, nice badireleri aşıp, nice saldırıları göğüsleyerek millet olarak Türkiye'yi bugünlere getirdiklerine işaret etti.

"SÖZ KONUSU MÜSLÜMAN'IN, TÜRK'ÜN HAKKI VE HAYATI OLUNCA HEP ÜÇ MAYMUNU OYNADILAR"

Batı Trakya, Bulgaristan ve Balkanlar'dan gelenlerin bu ülkenin göçmeni değil, asli evladı olduğunun altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:

- Sizlerin dedeleri, ataları başka bir yere değil, ana yurtlarına, baba evlerine geldiler. Asırlık hasretin ardından kavuşan kardeşler gibi biz de birbirimize sarıldık, kucaklaştık. Türkiye gibi bir vatanımız, Türkiye gibi bir yuvamız olduğu için Allah'a ne kadar şükretsek azdır. Bizim çekilmek mecburiyetinde kaldığımız yerlerde dünyanın en alçak, en iğrenç, en vahşi katliamları gerçekleştirildi. O zor günlerde Türkiye'ye gelemeyen kardeşlerimiz devletsizliğin acısını iliklerine kadar yaşadılar. Çok ağır baskı ve zulüm gördüler. Dilleri, inançları, gelenekleri yok edilmek istendi. Camileri yıkıldı, türbeleri yerle yeksan edildi. Tekkelerinin, ilim, irfan yuvalarının kapısına kilit vuruldu. Medreseler kapatıldı. Hanlar, hamamlar, kervansaraylar, çeşmeler, imaretler, kütüphaneler bilerek bakımsızlığa terk edildi. Kanaat önderleri, hocaları, alimleri, siyasetçileri hapse atıldı. Kültürel soykırım namına ne varsa hepsini katbekat fazlasıyla yaşadılar, tecrübe ettiler.

Erdoğan, 150 yıl önce binlerce ecdat yadigarı esere ev sahipliği yapan şehirlerde bugün numunelik birkaç yapı dışında hiçbir şey bulunamadığına dikkati çekti.

"Aynı şekilde nüfusunun yüzde 80'i, çoğunluğu Müslüman olan şehirlerde bugün ya hiç Müslüman yaşamıyor ya da bir avuç Müslüman bulunuyor." diyen Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

- Ancak Batı dünyası bunu hiçbir zaman görmedi, daha doğrusu hep görmezden geldi. Lafa gelince insan hakları adına mangalda kül bırakmayanlar, Avrupa'nın göbeğinde yaşanan bu kültür katliamına 'dur' demediler. Ağızlarını her açtıklarında bize demokrasi ve insan hakları dersi verenler Rumeli'nin acısına, Rumeli'den yükselen feryatlara sağır kesildiler. En son Bosna Savaşı'nda, Srebrenitsa'da olduğu gibi binlerce insanın katledildiği, burunlarının dibindeki soykırımları hiçbir şey yapmadan tribünden izlemeyi seçtiler. Hatta ne yazık ki bunlar katillere yolu açarak onlara yardımcı oldular. Bunu geride bıraktığımız asırda defalarca yaptılar. Söz konusu Müslüman'ın, Türk'ün hakkı ve hayatı olunca tepki göstermek, müdahale etmek, zulmü engellemek yerine hep üç maymunu oynadılar. Aslında bugün de terör örgütlerine kol kanat gererek, camilere, mescitlere saldırılmasına göz yumarak, Türkiye sevdalısı vatandaşlarımıza eziyet ederek değişen hiçbir şey olmadığını ortaya koyuyorlar. FETÖ'cü alçaklarla, bölücü hainlere gösterdikleri sempatinin, anlayışın, hoşgörünün 10'da birini mazlumlara ve mağdurlara göstermiyorlar.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütü PKK'nın Avrupa'da istediğini elde edemeyince Türk seçmenlere saldırdığını aktararak, "Herhalde diyorlar ki bu seçmenler Cumhur İttifakı'ndan yana. Onun için onlara saldırıyorlar. Yetmedi, Amerika'da, Birleşmiş Milletlerin karşısındaki Türkevi'ne saldırdılar, Türkevi'nin camlarını kırdılar. Niye? Hani siz demokrattınız. Türkevi'ne saldırmak, camları kırmak, size ne kazandırır? Şimdi biz de buradan Amerika'nın yetkililerine, emniyet güçlerine şunu demeyecek miyiz? Hadi bakalım, hemen süratle bu teröristi bulmanız lazım, gereğini de yapmanız lazım. Acaba benzer bir durum Türkiye'de olsa buna nasıl bakacaksınız? Şimdi biz de Amerika'nın yetkililerinden; Türkevi orada size bir emanettir. Türkevi'nin camlarını levyeyle kıran bu teröristi bulmanız gerekiyor."

Ellerinde imkan ve güç olanların krizleri bitirmek, çatışmaları ve savaşları sonlandırmak için bir adım atmadıklarının altını çizen Erdoğan, "Yarın, Allah korusun, herhangi bir yerde milletimizin ve soydaşlarımızın başına bir şey gelse emin olun bunlar yine farklı davranmayacaktır. Ama artık hamdolsun Türkiye var, biz varız, gereği neyse bunu yapmaya hazırız. Artık 'Türkiye Yüzyılı' vizyonu olan ülkemiz var." şeklinde konuştu.

Kaynak: Anadolu Ajansı

erdoğan amerika Biden Türkevi