ChatGPT nedir? Fırsat mı? Tehdit mi?
ChatGPT son günlerde gündemi oldukça meşgul eden; devrim niteliğinde bir Yapay Zekâ sistemi olarak dikkat çekiyor. Bunun sebebi hiç kuşkusuz ki insanların yönelttiği sorulara ve problemlere etkileyici cevaplar, dönütler üretiyor olması. Peki ChatGPT tam olarak nedir?
ChatGPT son günlerde gündemi oldukça meşgul eden; devrim niteliğinde bir Yapay Zekâ sistemi olarak dikkat çekiyor. Bunun sebebi hiç kuşkusuz ki insanların yönelttiği sorulara ve problemlere etkileyici cevaplar / dönütler üretiyor olması. Bu cevaplar sadece sıradan sohbetleri değil, aynı zamanda akademik içerikleri, elde edilmesi zor ender bilgileri ve hatta yazılım kod çözümlerini bile içeriyor. Bu cevaplar Yapay Zekâ’nın meslekleri tehdit etmesinden tutun, eğitimin otonom algoritmalara bağlanmasına ve hatta insan varoluşunu tehdit edecek icatlara kadar çok kapsamlı sorunsalları akla getiriyor. Kısacası, ChatGPT’nin insanlık için fırsat mı yoksa tehdit mi olduğu konusu Yapay Zekâ tartışmalarının merkezine çoktan beri yerleşmiş durumda. Ancak bu konuda inisiyatifin yine insanda olduğu gerçeğini de unutmamak gerekli.
CHATGPT NEDİR?
ChatGPT, 2022 yılı sonlarına doğru ABD merkezli OpenAI şirketi tarafından kamuoyuna sunulmuş bir Yapay Zekâ bot (yazılımsal robot) sistemidir. 2015 yılında, başta Elon Musk olmak üzere önemli yatırımcıların destekleriyle kurulan OpenAI şirketi, misyonunu insanlığa faydalı Yapay Zekâ sistemleri geliştirmek olarak tanımlamış durumda. Dolayısıyla şirketin ortaya koyduğu araştırmalar ve ürettiği çözümler her zaman için insan-Yapay Zekâ etkileşimini baz alıyor. Her ne kadar diğer geliştirmeleri de önemli dönüm noktalarını içeriyor olsa da (örneğin DALL-E ve daha fazlası için: https://openai.com/research/), şirketin son zamanlarda ses getiren araştırmaları GPT (Generative Pre-trained Transformer / Üretici Ön-Eğitimli Dönüştürücü) adı verdikleri kompleks Derin Öğrenme modeline bağlanmış durumda. Özünde Yapay Zekâ’nın danışmanlı öğrenme ve takviyeli öğrenme yöntemlerini içeren; bu yöntemler aracılığıyla doğal dil tabanlı dönütler öğrenip oluşturabilen GPT, güncel 3.5 versiyonuyla birlikte ChatGPT sisteminin temelinde yer alıyor. İlerleyen zamanlarda çok yüksek olasılıkla yeni GPT versiyonlarıyla desteklenecek olan ChatGPT’yi kısaca gelişmiş sohbet botu olarak tanımlayabiliriz. Yani aslında ChatGPT, tıpkı akıllı mobil cihazlarımızda kullandığımız; -Siri gibi- akıllı asistanların (sohbet botlarının) türevinden başka bir şey değil. Ancak ChatGPT sahip olduğu geniş bilgi altyapısı ve insanlar ile kurduğu aktif öğrenme süreçleri yoluyla temel sohbet mantığını bir tür ansiklopedik kaynağa ya da icat / keşif odaklı araca dönüştürmüş bir sistem olarak dikkat çekiyor.
CHATGPT NE İŞE YARAR?
Basit anlamda ChatGPT, kullanıcılara sunulan bir arayüz üzerinden sorulan sorulara cevaplar / dönütler sunan bir yazılım sistemi olarak kullanılıyor. Sistem gelişmiş yetenekleri itibariyle, kullanıcıyla etkileşim esnasında sıradan bir sohbetin ötesine geçip; araştırması yapılan bir konu hakkında detaylı bilgiler sunabilme, bir sınav sorusunu çözebilme ya da çeşitli tarifler / açıklamalar oluşturabilme seviyesine çıkabiliyor. ChatGPT’nin bu noktadaki en önemli avantajı, bilgileri insan doğal dil yapısına yakın bir şekilde organize ederek; Yapay Zekâ olduğunu neredeyse hiç belli etmeden sunabiliyor olması. Dolayısıyla ChatGPT ilk ortaya çıktığı zamanlardan bu yana milyonlarca insan tarafından etkili bir arama motoru ve ansiklopedi aracı olarak sıklıkla kullanılıyor. ChatGPT’nin bilgiyi sunuş şeklindeki etkinliği sistemin akademik yayınları oluşturma yönünde kullanılmasına ve hatta tartışmalara neden olacak şekilde; bir akademik yazar olarak lanse edilmesine de sebep olmuş durumda. Hatta ChatGPT, ders ödevlerini yapma, bir yazılım geliştirici için yazılım kodları oluşturma, bomba tasarım tarifi oluşturma(!) ya da insanları zor durumda bırakabilecek senaryolar türetme(!) gibi uç noktaları ve sansasyonel uygulamaları da mümkün kılıyor.
ChatGPT’nin güvenirliğini sekteye uğratan aynı zamanda bu sistemde kullanılan Yapay Zekâ eğitim yöntemleriyle de bağlantılıdır. Danışmanlı öğrenme yöntemi, bir Yapay Zekâ sisteminin türü ve kapsamı belli şekillerde sınıflandırılmış bilgilerle eğitimini içermektedir. Dolayısıyla insanoğlu tarafından yanlış sınıflandırılmış bir bilgi ChatGPT’nin çıkarımlarını da yanlış yönlendirebilecektir. ChatGPT’nin yaşayarak öğrenmesini sağlayan takviyeli öğrenme ise, sistemin verdiği dönütlere kullanıcıların verdiği doğru/yanlış, başarılı/başarısız gibi dönütlerle sistemin kendini aktif şekilde eğitmesiyle bağlantılıdır. Bu durumda kullanıcılar (insanlar) tarafından verilecek kasıtlı ya da kasıtsız dönütler ChatGPT’nin tıpkı daha önce karakter değiştiren Twitter Chat Bot sisteminde olduğu gibi, zamanla yanlış bilgi türeten bir mekanizmaya dönüşmesine sebep olabilecektir. Hatta etik ve yasal olmayan yönlendirmeler, ChatGPT’nin de etik ve yasal olmayan bir araç haline gelmesini kolaylaştıracaktır.
CHATGPT EĞİTİM, MESLEKLER VE İNSANLIK İÇİN TEHDİT MİDİR?
ChatGPT bilgi üretimi ve bu konudaki dikkat çekici yetenekleri nedeniyle cevapları belli bilgiyi isteyen derslerde ve mesleklerde bir tehdit konumundadır. Bununla birlikte ChatGPT’nin çıkarımlarını sorgulamadan kullanmak, insanları yanlış kararlara itebilecek; dolayısıyla günlük hayatta bir tehdit aracına dönüştürebilecektir. Daha da kötüsü, ChatGPT’nin zararlı yazılım kodları yazmada, insanlığa zarar verecek unsurları üretmede ya da bir ulusun bütünlüğünü tehdit edecek senaryolar tasarlamada kullanılması da bu sistemi varoluşsal bir tehdit haline dönüştürebilmektedir. Ancak bu konuda teknolojinin sorumlu ve farkında kullanımı konusunda insanlığın kritik bir noktada olduğunu da unutmamak gerekmektedir. En basitinden eğitimde ezbere dayalı derslerden ziyade yeni nesilleri yaşamın kendisine hazırlayan uygulamaların yapılması çoktan beri bir gereklilik durumdadır. Bu tespitten hareketle ChatGPT’nin teorik çıkarımlarda öğrencileri desteklemesi bu sistemin yardımcı bir araç olmasını sağlayacak uygulamalı süreçler yine insan denetiminde olabilecektir. Diğer yandan satırlar dolusu kodlar yazacak bir geliştirici, kod yazma sürecinde ChatGPT’den destek alıp, zamanını yazılımın yaratıcı yönlerine ayırdığında, ChatGPT bir tehditten ziyade destekleyici bir avantaja dönüşmüş olacaktır. Ayrıca siber güvenlik alanında zararlı kodlar üreten bir ChatGPT’ye karşı, siber savunma araçları inşa edecek bir ChatGPT kullanımı, etik hacker meslek grubunun dönüşümünde önemli bir rol üstlenecektir. Vazifesi rutin bilgi üretmek olan meslekler kendilerini ChatGPT’ye teslim edecek gibi görünseler de aslında dönüşerek; insani karakter ve değerler açısından daha kritik olan yeni mesleki formatları doğurabilecektir. Kısacası, dijital olarak dönüşen bir dünyada eğitimin ve mesleklerin dönüşümünden daha doğal bir şey olmamakla beraber; önemli olan insanlığın da ChatGPT gibi araçlar ile bu dönüşümle uyumlu hareket edebilmesidir. ChatGPT’nin tehdit olasılıklarının değerlendirilmesi aslında insanlık için bir fırsat haline dönüşebilmektedir. En basitinden, OpenAI şirketi çok yakın zamanda ChatGPT üretimi cevapları tespit eden bir panzehir aracı kamuoyuna sunmuş olmakla beraber, tehdit potansiyeli teknolojilere karşı çözümün her zaman için var olduğunu göstermiştir. Bu noktada önemli olan, teknolojiyi insan denetimi ve algı düzeyi ötesinde bırakmadan; insan, dünya ve evren faydası yönünde kullanmaya devam etmektedir. Bu konuda en yüksek sorumluluk yine insanlığa aittir.
Kaynak: bilimveutopya.com.tr, Doç. Dr. Utku KÖSE, Süleyman Demirel Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü