Halk TV'de 3 isim istifa etti

halktv.com.tr’nin Genel Yayın Yönetmeni, Halk TV Ankara Temsilcisi Özlem Akarsu Çelik ve Haber Koordinatörü İnan Demirel görevlerini bıraktı. Gazeteciler, görevlerini bırakmalarına dair açıklamalar yaptı.

Yaklaşık iki yıl önce Halk TV'nin internet sitesi halktv.com.tr'nin genel yayın yönetmenliğini üstlenen Hakan Çelenk'in bugün itibariyle görevini bıraktığı, çarşamba günü ise resmen ayrılmış olacağı öğrenildi.

 Gerçek Gündem’e konuşan Çelenk, "Bir süredir çok yorulmuştum. 10 Aralık itibariyle çalışma arkadaşlarıma da kararımı bildirmiştim. Görevimi bırakmam kanal için sürpriz olmadı" dedi.

Çelenk, Seda Selek'in moderatörlüğünde İsmail Saymaz, Mehmet Tezkan'ın yer aldığı Perdenin Önü Arkası programında yer almayı sürdürecek.

halktv.com.tr’de daha önce de Haber Müdürü Pınar Keleş görevi bırakmıştı.

 Demirel, kişisel Twitter hesabında yaptığı açıklamada herhangi bir gerekçe belirtmemiş ve "Halk TV'den ayrılma kararı aldım. Çalışma arkadaşlarıma ve izleyicilere teşekkür ederim" demişti.

Demirel, bugün yaptığı açıklamada ise mesleğine KRT TV'de devam edeceğini duyurdu.

 ÖZLEM AKARSU ÇELİK’TEN AÇIKLAMA

Halk TV’den ayrılacağı öğrenilen Ankara Temsilcisi Özlem Akarsu Çelik ise, bugün Twitter hesabından istifa gerekçesine dair açıklama yaptı.

 Açıklamada gazete patronlarının genel yayın yönetmenliğine soyunmaması gerektiğini vurgulayan Çelik "Gazetecilik kamu yararı yerine, bir patronun, belli siyasi ve ekonomik yapıların çıkarı gözetilerek icra edildiğinde ülkenin ne hale geldiğinin tanıklarıyız" eleştirisini de dile getirdi.

Çelik, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

- Medya patronları açısından biraz daha maliyetli bir sigorta olduğu için yıllarca 212’siz çalıştırılan gazeteciler, bugün milyonlarca EYT’li arasında. Ayrıca mevcut siyasi iktidar, 212’den kaynaklanan haklarımızı patronlarla iş birliği yaparak gasp etti. Geriye sadece yıpranma payı ve basın kartı hakkımız kalsa da 212, habercilerin temel hakkıdır, medya patronları açısından zorunluluktur. Geçmişten bugüne medyada sendikal girişimlerin nasıl sertlikle engellendiği de bilinen bir olgudur. Toplumun her kesimindeki emekçilerin hak arayışını gündeme taşıyan bizlerin kendi haklarına sahip çıkamayışı kabul edilemez. Gazetecilik kamu yararı yerine bir patronun belli siyasi ve ekonomik yapıların çıkarı gözetilerek icra edildiğinde ülkenin ne hale geldiğinin tanıklarıyız. Gazetecilikten gelmeyen medya patronları genel yayın yönetmenliğine soyunmamalı, hasımlarını/hısımlarını bu işe karıştırmamalı ve haber merkezlerini yönetme işini mesleğimizin saygın isimlerine bırakmalıdır. Aksi durumda hukuksuzlukları hamasetle örtenlere ve kendisini alternatifsiz sanan tek insan yönetimlerine dönüşürüz.