PKK'nın Lozan düşmanlığı ve sözde solcular

KNK (PKK) tarafından “100. yılında Lozan’ı kabul etmiyoruz konferansı” nefret söylemleriyle başladı ve bitti. Medya Haber internet kanalı iki gün boyunca naklen verdi ve değerlendirmeler için katılımcıların bilgisine başvurdu.

Murat İnce Yazar ulusalkanaliletisim@gmail.com

KNK (PKK) tarafından “100. yılında Lozan’ı kabul etmiyoruz konferansı” nefret söylemleriyle başladı ve bitti. Medya Haber internet kanalı iki gün boyunca naklen verdi ve değerlendirmeler için katılımcıların bilgisine başvurdu.

KNK’nın (PKK) çağrısıyla cumartesi günü Lozan’da toplanan kalabalığın attığı sloganlar utanç vericidir. İnsan ülkesine bu kadar mı düşman ettirilir.  Lozan metrosunun son istasyonundan başlayan ve Lozan Antlaşması’nın imzalandığı Rumine Sarayı’nın karşısında Rumine Meydanı’nda son bulan yürüyüşteki konuşmacılar ABD emperyalizmine İsrail Siyonizmine, emperyalizme tek bir kelime söz etmezken, mazlumlar dünyasının öncü ülkelerinden yurdumuz Türkiye'ye kin kustular.

LOZAN KARŞITLIĞINDA BİRLEŞTİLER

Abdullah Öcalan Bekaa’da yaptığı bir konuşmasında: “Lozan bir komplo anlaşmasıdır” diyerek örgütünü Lozan Antlaşması karşıtlığı üzerine bina etti. “İnkâr ve imhaya dayanan devlet” söylemlerini sıkça dillendiren PKK önderliği “demokratik ulus” önerisini Türkiye'nin bölünmesi için kullanıyor.

Kongra Gel (PKK) Eşbaşkanı Remzi Kartal: “Kürtler başından itibaren Lozan Antlaşmasına isyanlarla yanıt verdi ve kabul etmedi” diyerek Şeyh Sait, Seyit Rıza ve diğer isyanları kabul etmemenin nişaneleri olarak değerlendirdi. Türkiye’den kaçarak iltica eden ve AB devletlerinin istihbarat örgütlerinin gözetiminde “şanlı Kürdistan devrimi” mücadelesi verdiğini iddia eden Remzi Kartal, kurulmuş saat misali PKK’nin siyasetlerini Kürtlere dikte etmeye çalışıyor.

Kürtçülüğün figürlerinden Batılı emperyalistlerin savunucusu ve konferansın konuşmacılarından Zübeyde Zümrüt: “Kürdistanı dörde parçalayan Lozan’ı parçalayacağız” sözlerini zikrederken diğer konuşmacılarda , “Kürt soykırım belgesi Lozan Antlaşması. Lozan'a karşı Kürtleri birleştirmeliyiz” sözlerini sürekli tekrarladılar.

Zübeyde Hanım bir tarihi gerçeği erken unutanlardan! Lozan’ı parçalayan dediği Türkiye Cumhuriyeti tarihte ilk milli kurtuluş savaşlarını emperyalizm çağında başlatan yegâne ülkedir. 1914-1922 Eylül ayına kadar destanlar yaratan ve emperyalizme karşı İstiklal Harbini başarıya ulaştıran Türkiye'yi bir avuç haydut bölemez.

SEVR’CİLER LOZAN’DA

Barzanistancı Rudaw’da çıkan haber şöyle: “Konferans, Türkiye Cumhuriyetinin sınırlarını belirleyen ve Kürtlere kendi kaderini tayin hakkını garanti eden Sevr Antlaşması'nı revize eden Lozan Antlaşması'nın imzalanmasının 100. yıldönümü olan 24 Temmuz yarın saat 15.00'e kadar devam etmesi planlanıyor. Yarın yapılan konferansın sonuç bildirgesinin göstericilerin önünde okunması planlanıyor.”

ABD emperyalizminin kurduğu kukla devletimsi oluşum Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) daha doğrusu Barzanistancıların Sevr seviciliği Lozan düşmanlığı bakidir! Onlar bunu Molla Mustafa Barzani’den miras aldılar. Molla Mustafa Barzani’nin hayatını okuduğumuzda emperyalizme teslimiyetin yollarının nasıl döşendiğini görmüş olursunuz!

PKK/KNK’nin yayın organlarından Medya Haber 22 Temmuz akşamı “Kürtler Lozan'ı tanımıyor” başlığı altında özel yayın yaptı. Konuşmacılar evirip çevirip şu ezberlenmiş cümleleri birbirlerine tekrar ettiler:

  • “Lozan soykırımdır tanımıyoruz!”
  • “Lozan’ı reddediyoruz!”
  • "Yüz yıl boyunca Kürtler Lozan’a karşı çıktı, kabul etmedi!”
  • "Lozan Antlaşması kefendir!”
  • "Lozan soykırımına dur”
  • “Lozan Kürtleri dörde böldü”

Şu sarf edilen sözlerin bir tanesinin bile az buçuk gerçekle örtüşen yönü yoktur. Bunlar Amerikanca, İsrailce konuşuyor ve dikte edilen görüşleri uşak zihniyetiyle bölücülük için kullanıyor. Bunların dili zehir saçıyor. Yedi düvele karşı direnişin kayıt altına alınması demek olan Lozan Antlaşması tarihin altın sayfalarındaki yerini almıştır.

Hem konferans boyunca konuşanlar ve hem de Medya Haber programına katılanların tümü Türkiye, İran, Irak ve Suriye’ye karşı bölücü ve nefret dolu cümlelerle konuşmalarını bitirdiler Yeni Özgür Politika ise günlerdir eylem çağrıları yapıyor ve abartarak etkinlikleri haberleştiriyor.

SKANDAL BİR DURUM

Yayınlanan bir habere göre: “Lozan Belediyesi, Lozan Antlaşması'nın imzalandığı salonda konferans düzenlemek isteyen Kürtlere izin vermedi. Kürtlerin konferansın yapıldığı tarihi salonu talep ederken aynı zamanda Türkiye'nin de salonda etkinlik talep etmesi üzerine belediyenin, "İki taraf da talep etti (abç). Bu nedenle hiçbir tarafa solunu vermeyeceğiz" dediği öğrenildi.”

Eğer böyle bir gelişme yaşandıysa bu büyük bir skandaldır. Lozan Antlaşması’nın imzalandığı salonu Türkiye’nin yetkili kuruluşları talep ettiyse ve bu talep geri çevrildiyse olay skandaldan da ötedir. PKK’ye verilmemesi ne kadar doğruysa, Türkiye’nin bir kuruluşa verilmemesi o kadar büyük bir hatadır, suçtur. Bir terör örgütüyle T.C.’nin bir kuruluşunu aynı kefeye koymak Lozan düşmanlarıyla aynı safta yer almaktır ki öyledir de!

PKK İLE KDP KARŞI KARŞIYA

Önce habere kısaca yer verelim: “Öte yandan Rûdaw’ın elde ettiği bilgilere göre, mitingde ve konferansta PKK’nin tutuklu lideri Abdullah Öcalan’ın resimlerinin bazı göstericilerle taşınması, Güney ve Doğu Kürdistanlı siyasi parti temsilcilerini rahatsız etti. Ve bu konuda bir gerginlik yaşandı.”

Dört parçada örgütlü bölücülerin hiçbir zaman birleşmeyeceklerini ve özelliklede I-KDP ile KYB ve I-KDP ile PKK’nin ortak amaç doğrultusunda bir araya gelmeyeceklerini söyleyebiliriz. Bu ve benzeri örgütler devletimsi tekkeciklerdir. Barzanistan devletimsi tekkesi, Talabanistan devletimsi tekkesi, PKK devletimsi tekkesi vb. vb.

I-KDP veya PKK vb. arasındaki çelişmelerden yaralanmak ve esas hedefin ise ABD emperyalizminin kara gücü PKK olduğunu belirlemekte yarar görüyoruz.

SUSKUN KALANLAR

Lozan’da KNK (PKK) tarafından düzenlenen Konferansta konuşanların tümü Türk tarihine, Atatürk'e, Türkiye'ye,  karşı düşmanlıkta birleşti. Lozan Antlaşmasını aşağılayarak ve soykırımın önünü açan antlaşma olarak tanıttılar. Aylardır ve daha da sürecek olan Lozan Antlaşması'na karşı PKK ve diğer bölücülerin etkinliklerini haber yapamayan ve medyalarına taşımayan sözde komünist, sözde devrimci, sözde solculara ne demeli? Tarihlerine bile sahip çıkamayan sahte solcuların bu tavrını görmezden gelemeyiz.

Şimdi gelelim sol maskeli parti ve örgütlere; sahi PKK ve tüm Kürtçülerin Türkiye'nin en önemli uluslararası antlaşması olan Lozan Antlaşmasına karşı sürdürdükleri eylemli kara propagandaya siz ne diyorsunuz? An itibariyle örgütlerinden kopmuş örgüt kurucuları ve sözde militan ruhlu tecrübeli solcular neredesiniz? Ne oldu size? “Tam Bağımsız Gerçekten Demokratik Türkiye” diye yeri göğü inleten Denizlerin, Mahirlerin ardılları iddiasıyla mangalda kül bırakmayan anlı şanlı sosyalist etiketliler neredesiniz? Bakın Bora Gözenlerin, Hasan Yalçınların, Erkan Yücellerin, Zeki Önlerin, Halit Güngenlerin ardılları tüm güçleriyle emperyalizmin piyonları bölücülere karşı göğüslerini siper ediyor ve yurtları Türkiye'yi dünyanın her yerinde savunuyorlar. Siz ne yapıyorsunuz ve neredesiniz?

Alo, “Kıbrıs’ı tanıyın söylemi Kıbrıslı Türkleri dünyadan koparıyor” safsatasına savunan Evrensel Gazetesi, PKK/HDP’yi ulusal hareket olarak yutturma sevdasında ki BirGün Gazetesi, “Ordu Göreve” provokasyonunun örgütleyicisi ve FETÖ’den dört yıl hapis yatan Gökçe Fırat Çuloğlu’nun yazısını yayınlayan Cumhuriyet Gazetesi hu nerdesiniz? Vatan Partisi’nde insanların hapşırmasını bile büyük olay diye veren ODATV saklandığınız delikten bir çıkında gerçekleri görün! “Tam Bağımsız Türkiye” diyenlerin karşısına “Tam BAKIMSIZ Türkiye” hayalleriyle yaşayanların kuyruğundan ne zaman ayrılacaksınız? Kör ve sağır taklidi yapmanız sizi kurtaramayacak! Anlatalım; PKK/HDP ve ardılları Sevr seviciliği üzerinden Lozan Antlaşmasına lanet okuyorlar! Niye gıkınız çıkmıyor? PKK/HDP’den bu kadar mı korkuyorsunuz? Sizi gidi korkaklar sizi, bir de solcu, devrimci hatta sosyalist olacaklar! Hele bakın şu sahte solculara! Hepiniz Sevr’cisiniz ve hepiniz PKK/HDP’nin kuyruğunda pinekleyen zavallılarsınız!

BirGün Gazetesi köşe yazarı Yakup Kepenek “Lozan’dan Arlington’a” başlıklı yazısında Lozan Antlaşması düşmanlarından hiç bahsetmez. Sanki başka bir dünyada yaşıyor! Evrensel Gazetesi yazarları ise PKK/HDP’ye nasıl daha fazla yardımcı olurumun peşinde ömür tüketiyorlar.

Atatürkçülüğü maske edinerek programlar hazırlayan Halk TV, KRT TV, TELE 1, Sözcü TV kanallarının Atatürk'ü soykırımcı ilan edenlere karşı sessizliği ve Lozan düşmanlığını görmezden gelmeleri bilinçli bir tercihtir. HDP/DBP’lileri ekranlarından eksik etmeyenler, gazetelerinde allayıp pullayanlar Lozan Antlaşması’na düşmanlık yapanları tabi ki görmezden gelecektir.

Görev yine her zaman olduğu gibi; Vatan Partisi’ne, Aydınlık Gazetesi’ne ve Ulusal Kanal’a düşüyor.

SONUÇ  YERİNE

Gazi Mustafa Kemal Atatürk Lozan Antlaşması için şöyle sesleniyor:

- Bu antlaşma, Türk ulusuna karşı yüzyıllardan beri hazırlanmış ve Sevr Antlaşması ile tamamlandığı sanılmış büyük bir yok etme girişiminin yıkılışını bildirir bir belgedir. Osmanlı tarihinde benzeri görülmemiş siyasi bir zafer eseridir.

Deniz Gezmiş: “Türkiye’nin bağımsızlığından başka hiçbir şey istemedik ve hayatımızı bu yola koyduk, varlığımızı Türkiye halkına armağan ettik. Bunun aksini iddia edenler vatan hainidir.” ( THKO Savunma, 68'liler Birliği Vakfı yayınları, s. 15)

Mahir Çayan: “Kemalizm, emperyalizmin işgali altındaki bir ülkenin devrimci-milliyetçilerinin bir milli kurtuluş bayrağıdır. Kemalizmin özü, emperyalizme karşı tavır alıştır.” (Teorik Yazılar, Gökkuşağı Yayınları. s.317)

Doğu Perinçek: “Kim ne derse desin, Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye halkının yetiştirdiği en büyük devrimcidir. Türkiye toplumu, son altı yüzyıl içinde Mustafa Kemal'in önderlik ettiği Kurtuluş Savaşı ve daha sonraki reformlar kadar büyük bir değişikliği yaşamamıştır. Türkler, denilebilir ki, barbarlıktan uygarlığa geçmelerinden bu yana en büyük devrimci atılımı Mustafa Kemal'in önderliğinde başarmışlardır. Son altı yüzyılın Türkiye tarihi, Milli Kurtuluş Savaşımız kadar geniş yığınları harekete geçiren ve toplumumuzda derin etkiler yapan bir eylemi henüz yaşamış değildir.” ( Halkımızın yetiştirdiği en büyük devrimci. Aydınlık Gazetesi.  Başyazı.)

Tüm yazılarını göster