Salzburg’a bahar geldi

Mart ve nisan ayları güzel aylardı. Biraz yağmur, biraz güneş, biraz soğuk; adeta dört mevsim yaşandı. Yalnız sonbaharın sararmış yaprakları yoktu. Şehirlerde ve şehir dışında yol boyunca, parklarda, kapı önlerinde çiçekler fışkırıyordu.

Kadim Ülker Yazar ulusalkanaliletisim@gmail.com

Mart ve nisan ayları güzel aylardı. Biraz yağmur, biraz güneş, biraz soğuk; adeta dört mevsim yaşandı. Yalnız sonbaharın sararmış yaprakları yoktu. Şehirlerde ve şehir dışında yol boyunca, parklarda, kapı önlerinde çiçekler fışkırıyordu. Çiçekler fışkırıyordu, ancak sanki bu sene geçen senelere nazaran daha az gibiydi. Mesela benim çocukluğumun gözbebeği çiğdemler tek tüktü. Aslan ağızları bulundukları yerleri sarıya boyamışlardı. Bir dostum ile gezimiz sırasında aslanağzı çiçekleri ile ilgilenen bir Asyalı görmüş ve ona soru sormuştuk ki, bir aslanağzı çiçeği  koparıp hemen ağzına attı. Çiçeği dişleri arasında ezip yutmaya çalışırken sadece “çok sağlıklı” demişti.

Viyana’da insanlar doğanın sunduğu güzelliklerden dolayı mutlu oldukları gözlemlenirken, iş hayatı, her alandaki pahalılık ve siyasi gelişmelerden mutlu değillerdi. Koalisyon hükümetinin büyük ortağı sessiz sedasız hükümet çalışmalarına devam ederken, eski Başbakanlardan ve partinin eski Başkanlarından Sebastian Kurz tekrar sahneye çıkmaya başladı. Görevini kötüye kullanmak, partisi ve kendisi hakkında iyi haberler yazsınlar diye bir gazeteye reklam verdiği suçlamalarında bulunulmuştur. Yarım ağızla aklandığını söyledi, ancak yeniden siyasete döneceğini açık seçik dile getiremediği izlendi. Bu arada yine aynı partinin siyasetçisi olan ve parlamentoya çok yüksek kira karşılığında piyano sergileyen Parlamento Başkanı Wolfgang Sobotka, Ukrayna Başkanı Volodymyr Selensky’i video aracılığıyla Avusturya Parlamentosu’nda bir konuşma yaptırttı.

Bu konuşmaya Avusturya Özgürlükçü Parti (FPÖ) üyeleri parlamento salonunu terk ederek protesto ettiler. Girdikleri son yerel seçimlerde oylarını sürekli artıran aşırı sağcı FPÖ Başkanı Herbert Kickl neden böyle bir protestoya giriştiklerini basın toplantısıyla anlattı. Kickl, Avusturya Anayasası’nda ülkenin tarafsızlığına dair bir madde bulunduğunu, savaşan taraflardan birini parlamentoda konuşturup, diğerini protesto etmenin tarafsızlık kuralına uymadığını anlattı. Sobotka’nın Avusturya’nın tarafsızlık  olma ilkesine uymadığını eleştirirken, Avusturya Sosyal Demokrat Partisinin (SPÖ) de bu duruma sessiz kalmasının kabul edilemez olduğunu dile getirdi. SPÖ’nün efsane liderlerinden Bruno Kreisky’nin tarafsızlık konusunda ne kadar titiz olduğunu, Kreisky’nin tarafsızlık siyasetinin savunucusu olduklarını da belirterek, SPÖ’yü eski liderlerinin tutumuyla vurdu.

SPÖ parti olarak kendi iç çekişmeleriyle uğraşırken, ana muhalefet partisi olarak hükümete puan kaybettiren pahalılık konusunu kendi lehine çeviremedi. Yerel seçimlerde koalisyon partileri olan Avusturya Halk Partisi ve Yeşiller oy kaybederken, yıllardır ana muhalefet partisi olarak kalan ve geçmişte işçi partisi olduklarını iddia eden SPÖ de sürekli oy kaybetti. Oy kaybederken de işçilerin partisi oldukları imajını da beraberinde kaybettiler. İşçi partisi olma imajını şimdilik sağcı parti FPÖ üstlenirken, solda da yüzde 0,5’lerdeki oy oranını yukarılara fırlatan Komünist Parti’de (KPÖ) gelişmeler oldu.

KPÖ, Avusturya'nın Viyana’dan sonra büyük şehirlerinden olan Graz’da geçtiğimiz seçimde birinci parti olarak çıkarken, belediye başkanlığını elde etmişlerdi.  Şimdi nisan ayında yine Avusturya’nın önemli kültür, sanat ve müzik kenti olan Salzburg ve çevresinde belediye seçimleri yapıldı. ÖVP, SPÖ ve Yeşiller gibi diğer partilerin hepsi oy kaybederken, Salzburg eyaletinin tümünde  FPÖ oy oranını yüzde 7 artırıp ikinci parti olurken, KPÖ yüzde 0,5 bile olmayan oy oranını yüzde 11,7’ye çıkartarak dördüncü güçlü parti oldu.  KPÖ’nün seçim başarısının başka bir çehresi var ki, gelişmeler meraka beklenmektedir. Salzburg kentinde KPÖ daha önce almış olduğu yüzde 1,5’lik oy oranını yüzde 21,5’a yükselterek kentin ÖVP’den sonra en güçlü ikinci partisi oldu.  KPÖ bu gidişle Graz’dan sonra Salzburg kentinin belediye başkanlığına da ortak olmuştur ve böylesi gidişle gelecek seçimlerde bütün büyük partiler bugüne kadar hiç de ciddiye almadıkları KPÖ’den korkacaklardır. Salzburg’daki KPÖ baharı Graz’da başladı ve diğer kentlere de yansıyabilir. 

Tüm yazılarını göster