“Lahana dolması” deyip geçmeyin; İsveç’te her yıl “Lahana Dolması Günü” kutlanıyor. Neden mi? Anlatayım.
Çevrenizde “IKEA’ya gittik İsveç köftesi, lahana dolması yedik. Bi güzeldi, bi güzeldi, bayıldık,
bayıldık” diyenleri duyarsanız hiç şaşırmayın. İsveç’te bu yemeklerin geçmişi 1700’lü yıllara
uzanıyor. Ünlü kralları Demirbaş Şarl Türkiye’de beş yıl üç ay mülteci olarak kaldı. Dönerken
bu yemeklerin tarifini de götürdü. İsveçliler de pek beğendiler. Bu yemekler İsveçlilerin ulusal
yemekleri haline geldi.
İsveçlilerin Köttbullar’ı (yuvarlak köfte) bizim İzmir köftenin daha küçük, yuvarlak ve koyu
kahverengi sosla hazırlanmış şekli. Yanında kaynamış patates ya da püresi ve yaban mersini
reçeli (lingonsylt) ile servis ediliyor. İsveçliler lahana dolmasına “kåldolmar” diyorlar. Kål:
Lahana; Dolmar: Dolmalar... Aynı bizimki gibi sarılıyor ama içine domuz kıyması kullanıyorlar.
Bu yemek de patates ve yaban mersini reçeli ile servis ediliyor. Biraz da maydanoz, hıyar,
karnabahar domates vb ile de süslüyorlar.
2010 yılından bu yana her yıl 30 Kasım, Demirbaş Şarl’ın Ölüm Yıldönümü, tüm İsveç’te
“Lahana Dolması Günü” olarak kutlanıyor.
Ünlü İsveç Kralı Demirbaş Şarl (12. Karl) 30 Kasım 1718’de Norveç ile savaşırken başına isabet
eden bir kurşunla sadece 36 yaşındayken öldü.
Eskiden İsveçli ırkçılar 30 kasımlarda gösteriler yaparlardı. Yabancılara karşı sloganlar atarlar,
etrafı kırar dökerlerdi. Yabancılar da bunlara tepki gösterirlerdi. Bir kadın gösterdiği bir
tepkiyle ırkçılara karşı mücadele edenlerin sembolü oldu. Yeni Nazi ırkçı göstericilerden
birinin kafasına çantasını çakan kadın dünyanın her yerinde tanındı. O anı ölümsüzleştiren
fotoğraf yılın fotoğrafı oldu. Kadının heykelini diktiler.
Irkçılığa ve ırkçılara karşı mücadele edenler bugünün “Lahana Dolması” günü olması fikrini
ortaya attılar. Şair Lasse Fabel ve Tarihçi Peter Hellström’ün girişimiyle 30 Kasım 2010
tarihinde ilk kez “Lahana Dolması Günü” kutlandı. Etkinlik çok tutuldu. Artık İsveç’in her
yerinde okullarda, derneklerde, kurum ve kuruluşlarda, parklarda meydanlarda, lokantalarda
lahana dolması günü kutlanıyor. Yerli yabancı el ele, kol kola, omuz omuza eğleniyorlar.
Lokantalarda o gün bol bol lahana dolması ve İsveç köftesi yeniyor.
Kuşkusuz bugün Türkler ve Türk İsveç ilişkileri açısından daha anlamlı.
Demirbaş Şarl (12. Karl), Rus çarı Akıllı Petro’ya (Bizimkiler “Deli” diyorlar) 1709’da Poltava
Muharebesi’nde yenildi. Askerleri öldürüldü, açlıktan, soğuktan öldü, esir alındı, satıldı.
Kendisi yaralı olarak Ukrayna Kazakları Atamanı Mezapa ve bin küsur askeriyle birlikte
Osmanlı’ya iltica etti. Beş yıl üç ay bir krala yaraşır şekilde ağırlandı. Osmanlı, Mülteci İsveç
Kralı’na devlet bütçesinden dünyanın parasını harcadığı gibi o zamanın İsveç bütçesinin üç
katı kadar da borç verdi. Kral ayrıca esnaflardan, zenginlerden, tefecilerden de borç aldı.
Gitmek bilmediği için ve ona harcanan paralar devletin demirbaş bütçesinden ödendiği için
ona “Demirbaş” dediler.
İsveç’in 12. Karl’ı Demirbaş’ı bizim Padişah 2. Abdülhamid’ Han’a benzetirim. Ülkesine en
fazla toprak kaybettiren, ülkeyi, milleti sefalete sürükleyen kraldır. Gene de çok seveni vardır.
Hakkında en çok kitap yazılan kraldır. Demirbaş Şarl hikayeleri bitmez, dizi film olur. Biz de
zaman zaman yazacağız kuşkusuz.
Derinlemesine öğrenmek isteyenlere Akdes Nimet Kurat ve Ahmet Refik Altınay’ın konuya
ilişkin kitaplarını salık veririm. Ahmet Refik’in Demirbaş Şarl hakkında yaptığı çalışmalar
İsveç’te de takdirle karşılanmış, kendisine “Kraliyet Vasa Şövalye Nişanı” verilmiştir.
Karolinska Bilim Derneği kitabını çevirmiş ve 10.000 Frankla ödüllendirmiştir. İsveç’te
Uppsala Üniversitesi’nde dersler de vermiş olan ünlü tarihçimiz Nimet Akdes Kurat ve üç
ciltlik Demirbaş kitabı ile Prut Savaşı kitabı İsveçli tarihçilerin büyük saygı ve takdirini
kazanmıştır.
Biz, “Devamı gelecek sayıda” deyip, bu yazımızı çocuk kitapları ve şarkıları yazarı Lennart
Hellsing’in Demirbaş Şarl ve getirdiği yemekler hakkında yazdığı şu çocuk şarkısıyla bitirelim:
ŞARL’IN LAHANA DOLMASI
12. Şarl muhteşem bir kraldı
Genç kral çok savaştı
Tiri tiri tirinam
Türkiye’den gelirken yanında getirdi
Köfteleri ve lahana yapraklarını palto gibi
Tiri tiri tirinam
Kral Şarl’ın ülküsü çok daha büyüktü
Köfte ve doldurulmuş lahana yaprağından
Tiri tiri tirinam
Akşam yemekleri yoktu hedefinde aslında
Köfte ve lahana dolması kaldı ondan hatıra
Tiri tiri tirinam