''Türkiye güvenliğini NATO üyesi olarak sağlayamaz''

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, basın toplantısında Vatan Partisi Merkez Karar Kurulu’nun “Türkiye’nin Güvenliği ve NATO Üzerine Kararını ve Gerekçesi”ni açıkladı. Vatan Partisi Lideri, ''Türkiye güvenliğini NATO üyesi olarak sağlayamaz'' dedi.

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, İstanbul İl Merkezi’nde basın toplantısı yaparak, Vatan Partisi Merkez Karar Kurulu’nun “ Türkiye’nin Güvenliği ve NATO Üzerine Kararını ve Gerekçesi”ni açıkladı.

Perinçek'in konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde:

- NATO bir müdafaa örgütü değil. NATO ABD'nin NATO üyelerini kontrol örgütü. Türkiye'nin NATO macerasına baktığımızda ABD'nin NATO aracılığıyla Türkiye üzerindeki kontrolünü görüyoruz.
- Türkiye kendi pratiğinde yaşadı. Yakın tarihimize baktığımız zaman ne kadar darbe var, ne kadar kanlı tertip var, hepsinin NATO marifetli olduğunu Gladyo marifetli olduğunu Türkiye yaşayarak öğrendi.
- Kısaca bir hatırlayalım, bu aynı zamanda bir NATO bilançosu olacak ve aynı zamanda vatan Partisi'nin NATO kararının gerekçesi de oluyor.
- İlk Türkiye'de NATO'nun ilk önemli uygulaması 6-7 Eylül 1955 tarihinde hepimizin bildiği İstanbul'da İzmir'de yaşayan Rum, Yahudi ve Ermeni vatandaşlarımıza karşı yürütülen ve şiddet hareketleri ve yağma hareketleridir.
- Bunun dört başı mamur Gladyo hareketi olduğunu bizzat orgeneral Sabri Yirmibeşoğlu eski özel kuvvetler komutanı olarak ifade etmiştir.
- 12 Mart 1971 darbesi bizim NATO generalleri tarafından yapıldı. 12 Eylül 1980 darbesi, 15-16 Temmuz FETÖ'nün darbe girişimi bunların hepsi Gladyo'nun, NATO'nun Türkiye'deki uygulamaları.
- NATO'nun faili meçhul denen eylemlerini görüyoruz. Meçhul olan hiçbir şey yok. Bütün faili meçhuller NATO fiilleriyle gerçekleştirmiştir. Fail bellidir.
- 17 Şubat 2022 Orgeneral Jandarma Genel Komutanımız Eşref Bitlis'in uçağını bir NATO marifetiyle düşürülmesinin yıldönümü. Bu toplantıyı özel olarak Eşref Bitlis'in katledilmesinin yıldönümünde gerçekleştiriyoruz. Eşref Bitlis'i katleden de NATO'dur, Uğur Mumcu'muzu 24 Ocak 1994'te katleden NATO'nun yeraltı örgütlenmesi Gladyo'dur.
- Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopterini düşüren de NATO'dur.
- Türkiye bugün dünyada NATO ile silahla mücadele eden bir ülkedir. Türkiye'nin burada çok büyük bir başarısı var çünkü Türkiye'nin hapishanelerinde NATO yatıyor. NATO'nun generalleri yatıyor.
- Türk ordusunun 15-16 Temmuz gecesi Türk milletini yanına alarak ezdiği FETÖ mensupları yani NATO mensupları,  Türkiye hapishanelerinde yatıyor. Bu Türkiye tarihinde bir dönüm noktası. 15-16 Temmuz 2016 tarihi Türkiye'nin yakın tarihinde bir dönüm noktasıdır. Orada biz kefeni yırttık.
- Türkiye yeni bir döneme girdi. Artık bu yeni dönemde Türkiye güvenliğini NATO üyesi olarak sağlayamaz.

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in açıklamalasının tam metni şu şekilde:

PERİNÇEK, TÜRKİYE'NİN NATO'YA GİRİŞİNİN 70. YILINDA AÇIKLADI: ''TÜRKİYE'NİN GÜVENLİĞİ VE NATO ÜZERİNE KARAR VE GEREKÇEMİZİ İLAN EDİYORUZ''

Büyük Türk Milleti,

Yedi İklimin Büyük İnsanlığı,

Değerli Basın Emekçileri,

Bugün Vatan Partisi olarak bütün insanlığı ilgilendiren tarihî bir kararı açıklıyoruz.

YARIN TÜRKİYE’NİN NATO’YA GİRİŞİNİN 70. YILI

Türkiye, 70 yıl önce 18 Şubat 1952 günü NATO’ya üye olmuştu.

Vatan Partisi Merkez Karar Kurulu, Ocak ve Şubat ayında yaptığı toplantılarda Türkiye’nin 70 yıllık NATO tecrübesini değerlendirdi ve “Türkiye’nin Güvenliği ve NATO Üzerine Karar ve Gerekçesi”yi oybirliğiyle kabul etti. 5 Şubat 2022 günü aldığımız tarihî kararı Türkiye ve dünya kamuoyuna açıklıyoruz.

ABD’NİN NATO ÜYELERİNİ KONTROL ÖRGÜTÜ

Önce NATO’nun işlevini saptayalım. NATO, bir savunma örgütü değildir. NATO, Daha 1960’larda Fransa Cumhurbaşkanı De Gaulle’ün isabetle vurguladığı üzere ABD’nin NATO üyelerini kontrol örgütüdür. ABD, bu denetimi NATO devletleri içinde örgütlediği yeraltı örgütlenmesiyle sağlamaktadır.

TÜRKİYE’DEKİ YERALTI NATOSU: 125 BİN DEVLET GÖREVLİSİ

NATO en etkili yeraltı faaliyetini Türkiye’de örgütledi. Resmî verilere göre bugüne kadar 125 binden fazla FETÖ ve PKK bağlantılı unsur Devlet örgütünden ihraç edildi. Bunların 25 bini Türk Silahlı Kuvvetleri’nden, 30 bini Emniyet Örgütünden, 8 bini jandarmadan, 10 bini yargıdan atıldı.

TÜRKİYE’NİN 70 YILLIK NATO BİLANÇOSU: FAİLİ MEÇHULLERİN FAİLİ: NATO

Bugün eski Jandarma Genel Komutanımız Org. Eşref Bitlis’in şehit edilmesinin 29. Yıldönümüdür. 24 Ocak ise, Uğur Mumcu’nun şehit edilmesinin 28. Yılıydı. Türkiye’deki Atatürk Devrimcisi sivil ve askerlerimizin kırımı, bir NATO bilançosudur.

6-7 Eylül 1955 tertibi, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980 darbeleri ve 15-16 Temmuz 2016 kanlı darbe girişimi, Türkiye’yi hedef alan NATO eylemleridir.

1980 darbesine giden süreçte binlerce gencimizim birbirine kırdırılması, 1 Mayıs 1977 Taksim, Kahramanmaraş, Erzincan, Çorum katliamları; 2 Temmuz 1993 günü Madımak’ta aydınlarımızın yakılması ve hemen üç gün sonra Kemaliye Başbağlar’da köylülerimizin kurşuna dizilmesi, hepsi NATO Gladyosu’nun kanlı tertipleridir.

PKK Terör Örgütünü kuran ve silahlandıran, ASALA ve JCAG gibi terör örgütlerini kullanarak 31’i diplomat 58 vatandaşımızı şehit eden, yine NATO’dur.

Son 70 yılın bütün “faili meçhullerinin” faili, NATO’dur.

NATO, en son 2007-2014 yıllarında, Fethullahçı Gladyo marifetiyle düzenlediği Ergenekon-Balyoz tertipleriyle tarihinin en etkin operasyonunu yürüttü, binlerce subayımızı ve Vatan Partisi yöneticileri ile millici aydınlarımızı hapse attı. Amaçları Türkiye’yi bölme harekâtına direnecek TSK’yı ve Vatan Partisi’ni etkisiz kılmaktı.

DIŞ CEPHEDE GÜNCEL NATO TEHDİDİ

Bugün Türkiyemiz, dış cephede ve iç cephede ABD’nin silahlı tehditleriyle karşı karşıyadır.  

ABD’nin Dedeağaç, Kavala, Selanik, Larisa, Stefanovikio ve Girit’teki üslerine yerleştirdiği silahların namluları Türkiye’ye bakıyor. Güney Kıbrıs’taki Agratur ve Dikelya İngiliz üsleri de NATO üsleridir. Suriye ve Irak’ın kuzeyindeki ABD üslerinin cephesi de Türkiye’ye dönüktür ve PKK’yı koruyor.

ABD ve İsrail, yanlarına Yunan ve Güney Kıbrıs donanmalarını alarak Doğu Akdeniz’de Noble Dina ve Nemesis deniz tatbikatlarıyla ülkemize yönelik tehditlerini yoğunlaştırdı.

İÇ CEPHEDE NATO’NUN YARATICI YIKICILIK GÜNDEMİ

ABD ve NATO, aynı zamanda iç yıkıcılığı örgütleyen ve ateşe süren güçtür. Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’ı devirme planlarını ilan etmektedirler. ABD/NATO’nun Türkiye’yi hedef alan “Yaratıcı yıkıcılık” planları Atlantik medyasında açık açık dillendiriliyor.

CHP yönetimi, Anayasayı, Anayasaya göre kurulan hükümeti, Anayasaya dayanarak yapılan bütün icraatları ve yargı kararlarını “gayrimeşru” ilan ederek, ABD’nin kaos planlarını meşrulaştırma gayreti içindedir.

Siyaset hayatına Gladyo Kraliçesi kimliğiyle dahil olan, Genelkurmaya Gladyo kulağı yerleştiren, Emniyet İstihbaratı’nın tepesine FETÖ şeflerini oturtan Meral Akşener, yine aynı görevlerle sahnededir.

PKK/ HDP ile kol kola giren CHP-İyi Parti Kumpanyası, NATO planları içinde görev yapmaktadır.

2023 Seçimine giden süreçte ABD dışardan ve içerden şiddet dayatıyor.  

TÜRKİYE NATO’DAN ÇIKMALI

NATO’dan ayrılmak, ABD tehditlerine ve tertiplerine karşı en etkin uygulamadır. NATO’dan kurtulan Türkiye, iç cephesini birleştirir ve sağlamlaştırır, Ekonomide Kurtuluş Savaşını zafere ulaştırır.

NATO’dan ayrılmak, aynı zamanda Asya’ya yönelişi güçlendirir ve dış cepheyi pekiştirir.

NATO üyeliğine son vermek, millî güvenliğimizin gereği olması yanında, ABD tehdidiyle karşı karşıya olan ülkelere güven verecek ve Türkiye’nin ittifak birikimini harekete geçirecektir.

Türkiye’nin NATO’ya karşı bağımsızlığını ve güvenliğini savunmaya yönelik uygulamaları, NATO içindeki çözülme sürecini hızlandıracak ve Dünya Barışına katkıda bulunacaktır.

VATAN PARTİSİ’NİN NATO KARARINDAN BAŞLIKLAR

- Askerî Liseler ve Hastaneler açılmalı, Harp Okulları Kuvvet komutanlıklarına bağlanmalı.

- Bedelli askerliğe son verilmeli.

- Türk Silahlı Kuvvetleri, Emniyet Teşkilatımız ve MİT, ABD ve NATO ideolojisiyle değil, Cumhuriyetimizin millî ideolojisiyle eğitilmeli.

- Türkiye, savunma ve güvenliğini millîleştirmek, millî kaynaklarla güçlendirmek ve özgüveni sağlamlaştırmak yolunda yürüttüğü çabaları kararlılıkla sürdürmeli ve millî savunma sanayimizi çağdaş ölçülerde geliştirmelidir.

- Millî İnternet Ağı ve uydu sistemi geliştirilmeli.

- BM İkiz Sözleşmelerini onaylayan yasa kaldırılmalı ve Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’ndaki imzamız çekilmeli.

- 2004 yılında Anayasa’nın 90. Maddesinde yapılan değişiklikle uluslararası antlaşmaları anayasa hükmü düzeyine çıkaran hüküm kaldırılmalıdır. AİHM kararlarını Türk yargısının üzerinde sayan bütün düzenleme ve uygulamalar kaldırılmalıdır.

- HDP kapatılmalı, Kandil’e beyaz bayrak çektirilmeli.

- İncirlik ve Kürecik üsleri bütünüyle Türk Silahlı Kuvvetleri’nin denetimine alınmalıdır.

- Ege’de Yunanistan’ın karasularını 6 milin üzerine çıkarma girişimlerinin TBMM’nin 8 Ağustos 1995 tarihinde aldığı savaş nedeni (casus belli) sayılacağı konusunda kararın her durumda uygulanması için gerekli hazırlık yapılmalıdır. Ege’de Türkiye toprağı olan 153 ada ve adacık grubu üzerindeki yabancı işgaline son verilmeli ve egemenliğimiz fiilen hayata geçirilmelidir.

- Doğu Akdeniz’deki silahlı varlığımız güçlendirilmeli ve Kıbrıs’ta deniz üssü kurulmalıdır.

- Türkiye Doğu Akdeniz’de Münhasır Ekonomik Bölge sınırlarını derhal ilan etmelidir.

- KKTC’nin tanınması için, Türkiye gibi NATO tehdidiyle karşı karşıya olan Karadeniz, Akdeniz ve Umman Denizi ülkelerinden başlayan strateji ve eylem planı hayata geçirilmelidir.

- Suriye ile her alanda acil işbirliğine gidilmelidir.

- ABD’den ve komşularımızdan Türkiye’yi kuşatan üslerin boşaltılması talep edilmelidir.

- Türkiye Ukrayna ve Gürcistan’ın NATO’ya alınmasını veto edeceğini ilan etmeli.

- Türkiye’nin bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü, Üretim Devriminin başarıya ulaşması, ülkemizin ve bölgemizin güvenliği için en gerçekçi çözüm Batı Asya Güvenlik Örgütü’nün (BAGÖ) kurulmasıdır. Vatan Partisi, bu amaçla Rusya, İran, Irak, Suriye, Azerbaycan, Kazakistan, Abhazya, KKTC ve diğer ilgili ülkeler katındaki girişimlerini sürdürecektir.

- Türkiye, Şanghay İşbirliği Örgütü’ne tam üye olarak katılmalıdır.

TÜRKİYE ATLANTİK ZİNCİRLERİNİ KIRIYOR VE YÜKSELEN ASYA’DA ÖNCÜ KONUMUNA YERLEŞİYOR

Türkiye, 15-16 Temmuz 2016 gecesi NATO Gladyosunu silahla ezmiştir. NATO’nun general ve subayları bugün Türkiye hapisanelerindedir.

NATO zincirlerini kıran Türkiye, PKK’yı hendeklere gömmüştür ve ABD güdümlü bölücü örgütü sınır ötesi harekâtlarla temizlemektedir.

DOĞUYA GENİŞLEYEN NATO MEZARINA GİDİYOR

ABD’nin Tek Kutuplu Dünya iddiası yerle bir oldu. ABD’nin yenilgileri, NATO içinde ayrılıkları gündeme getiriyor. NATO, doğuya doğru hamle yaptıkça, bölünüyor ve dağılıyor. Doğuya yönelen NATO, mezarına giden NATO'dur.

Türkiye’nin NATO’dan ayrılması, Atlantik İttifakı’nın dağılması sürecini hızlandıracaktır.

Türkiye, NATO zincirini kırıyor ve özgürleşiyor.

NATO’dan çıkalım, Gladyo’dan kurtulalım, güvenliğimizi sağlama alalım.

NATO’dan çıkalım, Ekonomik Kurtuluş Savaşımızı zafere ulaştıralım.

NATO’dan çıkalım, Asya uygarlığının öncü konumlarına yerleşelim.

Meclis'teki PKK zaman kazandı Siyaset ''6 partili ittifakı kuran ABD'dir'' Siyaset Ankara'da ucuz elektrik için masa çalışması Siyaset CHP belediye işçilerine sırt çevirdi Siyaset Vatan Partililer bayramlaştı! Siyaset MHP ve İyi Parti arasında "evine dön" tartışması Siyaset Bahçeli'den İyi Parti'ye bir çağrı daha Siyaset CHP-İyi Parti gerginliği tırmanıyor! Siyaset Sezgin Tanrıkulu da değişim kervanında Siyaset İstanbullu 4,5 senedir çile çekiyor! Siyaset İşte İmamoğlu'nun dört yıllık karnesi! Siyaset Altılı masa ittifak yapacak mı? Siyaset