Doç. Dr. Mehmet Yalçın Yılmaz: "Çin'in hamleleri ABD'yi tedirgin etti"

Çin yönetiminin Arap ülkeleriyle kurduğu diplomatik temasın sessiz ama işlevli olduğundan bahseden Yılmaz şunları ifade etti:

- Çin'in önemli diplomatik atakları oldu. Bir Çin Arap zirvesi yapılmıştı. Oradan çıkan kararlar tüm dünyada sarsıcı bir etki uyandırdı. Pekin'in diplomatik atakları sessiz sakin ama işlevsel sonuçlar verdi. Çünkü dünyanın en büyük petrol alıcısı olmayı taahhüt ediyor Çin. Tahran ve Körfez hattı arasında bir arabuluculuk üstleniyor Çin. Dolayısıyla Pekin'in bu kritik atakları Atlantik'te tabii ki bir tedirginliğe yol açmıştır. Bu gelişmeler ve ABD'nin Hürmüz Boğazı'ndaki hareketliliğin arka planında ABD'nin bölgedeki varlığını göstermek ve bu atakları engelleme çabaları var.

Bölgedeki istikrarsızlığın temel nedeninin ABD olduğunun üstüne duran Demir ise özetle şöyle konuştu:

- Diplomatik olarak hem İran'ın hem de Körfez ülkelerinin Amerika'dan kopmaya çalıştığı bir süreç yaşanıyor. Bu süreç içinde ABD bu hamleyle bölge ülkelerine sopa sallıyor ve bunun yanı sıra oluşan bahar rüzgarını dağıtıp yeni tufanlar estirmek istiyor. Körfez ülkeleri ABD'nin bu kararına karşı bir direnç gösterebilir. ABD bölgeye güvenlik için geldiğini ifade ediyor ama bölgedeki en büyük istikrarsızlık kaynağının ABD olduğuna tüm dünya şahit oldu. Körfez ülkeleri özellikle de Suudi Arabistan'ın bunu kavramasından sonra başka bir rotanın seyrine başlandı. O açıdan ABD bölge ülkelerinin ilişkilerine çomak sokmaya çalışıyor. İran'dan da buna bir hamle gelecektir.