Sibirya'da bulunan atlı savaşçı mezarlığı tarihi değiştirebilir! Antik Sibirya'nın Amerika yerlileri ile bağlantısı tartışılıyor

Rus araştırmacılar yaptıkları çalışmalarda, Güney Sibirya'nın uzak yerlerinde daha önce benzeri görülmemiş bir şeyi gün yüzüne çıkartılar. Bir demiryolu genişletme projesinin bir parçası olarak kazılar yaparken, savaş arabası sürücüsü olarak da bilinen atlı bir savaş arabası sürücüsünün iskelet kalıntılarını içeren mükemmel korunmuş bir mezar keşfettiler.

Mevcut tahminlere göre bu antik savaş arabacısı aşağı yukarı M.Ö. 1.000 - 1,500 yıllarında yaşamıştı. Bu keşif araştırmacılar için olağanüstü önemli sayılıyor, çünkü şimdiye kadar arkeologlar ve tarihçiler Asya'nın bu bölgesinde o kadar uzun zaman önce savaş arabalarının kullanıldığına inanmıyorlardı.

SİBİRYA ATLI SAVAŞCISI MÜKEMMEL SIRLARI ORTAYA ÇIKARTIYOR

Rusya'nın Arkeoloji ve Etnoloji Enstitüsü'nün Sibirya şubesinin yetkisi altında çalışan arkeologlar, savaş arabacısının gömüldüğü yeri ortaya çıkardıklarında güney Sibirya cumhuriyeti Hakasya'da kazı yapıyorlardı. Mezarın içindeki iskelet bozulmamış olarak bulundu ve cesedin bel bölgesinde, her iki ucunda kavisli kancalar bulunan uzun bir metal çubuktan oluşan ilginç bir nesne vardı.

Bu cihaz aslında bir arabacının kemerine takılmak üzere tasarlanmıştı. Arabacı, arabayı çeken atları kontrol etmek için dizginleri kemerin etrafına sarabilir ve yolculuk sırasında ellerini dinlendirebilirdi. Bu, bir savaş arabacısı için kolaylık sağlayan bir eşyaydı ve belirgin görünümü, onunla birlikte gömülen merhumun kimliği konusunda hiçbir soru işareti bırakmıyordu.

Bu atlı savaşçı mezarını ilginç yapan şey, bu tür bir eser daha önce Rusya topraklarındaki diğer arkeolojik alanlarında da bulunmuştu. Ancak nesnenin şekli o kadar sıra dışıydı ki, arkeologlar ilk başta ne için kullanıldığını bilmiyorlardı. Novosibirsk Devlet Üniversitesi arkeoloğu ve Arkeoloji ve Etnoloji Enstitüsü danışmanı Oleg Mitko Live Science'a yaptığı açıklamada, şu sözleri söyledi:

- Amacı bilinmeyen eşya.

Amacı bilinmeyen, anormal metal çengelli çubukların gizemi çözülmüştü. Son yıllarda Moğolistan ve Çin'de çalışan arkeologlar, gömülü atlar ve savaş arabalarıyla birlikte çok sayıda Bronz Çağı savaş arabası mezarı ortaya çıkardı. Metal çubukların da mezarların içinde bulunması, bunların eski zamanlarda savaş arabacıları tarafından kullanılan bir aksesuar olduğunu açıkça ortaya koydu.

Rus arkeolog ve Arkeoloji ve Etnoloji Enstitüsü keşif lideri Aleksey Timoshchenko Sibirya'da yeni keşfedilen kancalı savaş arabası sopasını tartışırken, şu açıklamalarda bulundu:

- Bu gerçek, Çin'deki mezar höyüklerindeki doğrudan benzerliklerle birlikte, bunun amacını biraz daha güvenle belirlememizi sağlıyor.

Yeni keşfedilen mezarda gömülü olan kişinin kimliği tespit edildiğine göre, Rus arkeologlar 3000 yıl önce bölgede atlı savaş arabalarının kullanıldığını artık kesin olarak biliyorlar. Güney Sibirya topraklarının yanı sıra Çin ve Moğolistan'da da yaygın olduklarına inanılıyor.

Arkeoloji ve Etnoloji Enstitüsü tarafından yapılan açıklamada, bunun yeni bir bilgi olduğu belirtiliyor. Bu da Sibirya'nın Bronz Çağı insanlarının gerçekte nasıl yaşadıklarına dair geçmiş varsayımların yeniden değerlendirilmesini gerektirdiği anlamına geliyor.

SİBİRYA SAVAŞ ARABASI LUGAV KÜLTÜRÜNE Mİ AİT?

Sibirya'daki demiryolu genişletme çalışmaları çok geniş bir alanı kapsayan devasa bir projedir. Alanın büyüklüğü nedeniyle Arkeoloji ve Etnoloji Enstitüsü arkeologlarının Hakasya'daki kazı çalışmaları uzun yıllar sürdü. Bu süre zarfında eski çağlardan kalma önemli eserleri ortaya çıkarmak ve korumak için ellerinden geleni yapıyorlar. Son zamanlarda çalışmaları Kamışta köyünün dışındaki keşfedilmemiş topraklar üzerinde yoğunlaştı. Burada savaş arabacısının bozulmamış mezarını keşfedip ortaya çıkardılar.

Çeşitli ipuçları bu kişinin yaklaşık 3.000 yıl önce Sibirya'nın bu bölgesinde yaşamış olan Lugav kültürüne ait olduğunu göstermektedir. Bu Bronz Çağı insanları sığır yetiştiricisiydi ve görünüşe göre arabaları ya da savaş arabalarını çekmek için kullanabilecekleri atlara da sahiptiler. Lugav kültürü M.Ö. 800'lerde Tunç Çağı'nın sonlarına veya Demir Çağı'nın başlarına kadar bölgede kalmıştır; bu da savaş arabacısının o zamandan önce yaşamış olması gerektiği anlamına gelmektedir.

Lugav halkı, çevredeki araziyi keşfetmelerine ve muhtemelen bölgede yaşayan insan gruplarıyla ticari ilişkiler kurmalarına yardımcı olan arabacılarına görünüşe göre saygı duyuyordu. Bu yüksek saygıyı yansıtan, savaş arabacısı için inşa ettikleri mezar oldukça özenli bir işti. Kare şeklinde inşa edilmiş, taşla kaplanmış ve üzeri koruyucu bir toprak höyükle örtülmüştür. Aradan geçen muazzam zamana rağmen mezarın ve iskeletin bu kadar iyi durumda olmasının nedeni budur.

Sibirya mezarında arabacının kemerinin yanı sıra başka mezar eşyaları da bulunuyordu. Bunlar arasında bronz bir bıçak ve bronz levhalardan yapılmış birkaç mücevher parçası da yer alıyordu; tüm bunlar mezarı ve mezar sahibini Güney Sibirya'nın Bronz Çağı'na (MÖ 2.400 ila 800) daha da bağlıyor.

ANTİL SİBİRYA'DA TİCARET NASILDI?

Hakasya'daki arkeolojik proje ilerledikçe, Rus arkeoloji ekibi üç farklı Bronz Çağı uygarlığıyla bağlantılı alanlar ve eserler ortaya çıkardı. Bunlar, MÖ 11. yüzyıla kadar süren Karasuk kültürü, MÖ 11. yüzyıldan dokuzuncu yüzyıla kadar süren Lugav kültürü ve MÖ sekizinci yüzyılda ortaya çıkan ve Sibirya'nın Bronz ve Demir Çağları arasındaki boşluğu dolduran Tagar kültürüdür.

AMERİKA YERLİLERİ İLE BAĞLANTISI VAR MI?

Amerikan Yerlileri ile Bağlantılı 4.500 Yaşındaki "Sibiryalı Soylu Kadın Mezarı Pazırık Asilzadesinin" donmuş cenazesini çevreleyen olayların çözümü için arkeologların şu ana kadar keşfettikleri alanlar bir arada ele aldığında, o bölgedeki nüfusun zamanla Sibirya'ya girip çıktığını ve demografik yapının zaman içinde değiştiğinin altını çiziyor. Antik ticaret ağlarının bu hareketin çoğunu teşvik etmiş olabileceğine inanıyorlar, çünkü ticaret faaliyetleri hareketliliği ve keşifleri teşvik ediyordu.

Atlı savaş arabaları tüm bunlarda bir rol oynamış olmalı, zira bu araçlar insanların seyahat edebilecekleri mesafeleri önemli ölçüde genişletmiştir. Savaş arabaları, komşu gruplar arasında çatışma çıkması durumunda savaşta da kullanılmış olabilir.

Demiryolu genişletme projesi henüz bitmiş değil, bu da Arkeoloji ve Etnoloji Enstitüsü ekibinin binlerce yıl önce Sibirya'daki yaşamı daha iyi anlamalarını sağlayacak yeni alanları araştırmak için daha fazla zamana sahip olacağı anlamına geliyor. Bölgedeki nüfus değişimlerine dair net ve açıklayıcı bir zaman çizelgesi oluşturmaya çalışan ekip, daha yakın zamanlara ait eserler de bulmayı umuyor.