Atatürk'ü Kızdıran Cevap! Öyle Bir Şey Dedi Ki...

Yıl 1935... Türk Devrimi'nin önderi Mustafa Kemâl Atatürk'ün İstanbul Florya Köşkü'ndeki sofrası yine kalabalıktı. 

Sofrada Tevfik Rüştü Aras, Şükrü Kaya, Ali Çetinkaya, Nuri Conker, Şükrü Saraçoğlu, Salih Bozok, Kılıç Ali ve Fatih Rıfkı'nın yanı sıra dil ve tarih konusunda otorite durumunda bulunan üniversite öğretim üyeleri de bulunuyordu.

Akşamki sofranın konusu 'Dil Devrimi' idi. Sabahın 5'ine kadar süren sohbette bazı konukların gözlerinden uyku dökülüyordu. Atatürk, bir süre sonra arkadaşlarını daha fazla yormamak adına ayağa kalktı ve gün doğumunu gözlercesine perdeyi araladı. Neredeyse 9 saattir dil ve bilim hakkında konular konuşuluyordu. Güzel tan manzarasını gören Atatürk mırıldandı: 

Tan yeri, Tan... Tan...

Birden konuklarına döndü:

Tan hangi kökten geliyor acaba?

Hasan Reşit Tankut, sofrada ilk cevabı veren oldu:

Tanrı anlamı Paşam. Tan, Tanrı hep aynı kökten türemişlerdir.

Ancak konuşmayı sürdürmek arzusundaydı.

Tam bu sırada konuklardan biri sözüm ona espri yaptı:

“Tanrı aramızdayken niye uzaklarda arıyoruz?”

Salonda buz gibi bir hava esti. Konuklardan bazıları o yakıştırmayı pek sevmişlerdi.

Söyleyene imrenerek bakıyorlardı. Atatürk’ün yüzü, beklenmedik biçimde karışmıştı.

Gözlerindeki denizlerde, fırtına kopmak üzereydi.

Kısık Gözlerle Baktı...

O sözü söyleyene bir süre kısık gözlerle baktı. Gazi böylesi “koltuklamaları, övmeleri” hiç sevmezdi.

Soğuk bir tavırla konuklarını selamladı ve “İyi çalışmalar…” diyerek, yanlarından uzaklaştı…

Bazı konuklar hala aralarında konuşuyorlardı:

Ne güzel sözdü o… Niye kızdı Atatürk acaba?

Kaynak: İsmet Bozdağ, Atatürk'ün Sofrası