Aziz Yıldırım'ın YK Adayı Emin Selim Akgül: "Fenerbahçe kulüp odalarından değil, halkın içinden yönetilir"

Fenerbahçe'de seçim günü... Fenerbahçe Kulübü'de yapılacak tarihi genel kurulunda Ali Koç ile Aziz Yıldırım başkanlık için yarışacak. Oy kullanma işlemi saat 10.00'da başlarken 17.00'ye kadar sürecek. Aidatlarını yatıran 46 bin 410 üye oy kullanma hakkına sahip.

Ulusal Kanal'a konuşan Aziz Yıldırım'ın Yönetim Kurulu Adayı Emin Selim Akgül "Fenerbahçe halkın takımıdır. Kulüp odalarından değil, halkın içinden yönetilir." ifadelerini kullandı. Akgül şunları ifade etti:

- Vallahi gayet keyifli, bir de şu açıdan çok önemli gördüm ben. Çok yüksek bir katılım var, hava çok sıcak. Bugün bildiğiniz gibi dün ve bugün üniversite sınavı vardı. Aileler telaşlı. Ancak genci, yaşlısı bu sıcağı aldırmadan bütün programları dahilinde burnunu da koyarak gelmişler. Bu beni çok sevindirdi. Yüksek bir katılım oranı var. Hayırlısı neyse olsun. Bildiğim kadarıyla sizler Ali Koç'un şu an mevcut başkanın sponsorluklarında varsınız. Ama Aziz Yıldırım'ın yönetim kurulundasınız. Evet yönetim kurulu listesindesiniz. Bu konu hakkında nasıl bir şey olabilir? Böyle özellikle senin cümleni toparlayarak aslında açıklamasını yapayım. Ali Koç'un değil Fena Bahçeli sponsoruyum. Dolayısıyla bugün yapılacak seçimde de Her kim seçilecek olursa olsun bizler Fenerbahçe'mize destek vermeye devam edeceğiz. Tabii ki ben listesinde olmam sebebiyle tabii bir birey olarak herkesin gönlünde yatan bir aslan var. Herkes kendi hayata bakış açısı doğrultusunda bir adayı destekliyor, arkasında duracak. Ama tabii ki ben buna ilaveten Aziz Bey'in listesinde olmam sebebiyle kazanmasını arzu ediyorum. Ama tabii ki Ali Bey de camiamız için çok kıymetli bir isim. O da kazanacak olursa devamında mutlaka Fenerbahçe'miz için en iyisini yapmaya gayret edecektir. Ki bugüne kadar da çok mücadele verdi. Diğer tüm branşlarda çok ciddi başarılar var. Ama maalesef bizim ülkemizde Futbolda başarılı olamadığınız zaman kulüp başarısız kabul ediliyor. Kadın baskette özellikle mesela bizim kadın baskette çok ciddi başarılar var. Özellikle bizim isim sponsor olduğumuz tekerlekli sandalye basketbol takımımızda yıllardır üst üste Avrupa şampiyonu oluyoruz. Diğer amatör branşlarda da çok ciddi başarılar var. Ama dediğim gibi maalesef bizim ülkemizde insanlarımız futbolda başarı istiyor. İnşallah ben tabi bu propaganda gibi olacak bir taraftan ama ben bir kurul adayı olarak listede o ismim geçtiği için aziz başkanımız kazanırsa futbolda çok ciddi başarılar elde edeceğimize inanıyoruz. İnşallah yaşatacağız. İnşallah diyelim. Dün güzel bir buluşma oldu aslında. İki başkan 6 yıl sonra ilk defa yan yana geldiler ve bir televizyon kanalında televizyon programında yan yana geldiler. Bu konuda hakkında ne düşünüyorsunuz? Fenerbahçelerin gerçekten bir birleşmeye ihtiyacı var. Bu birleşme sizce olur mu? Birleşmeye olur mudan ziyade aslında çok güzel bir adım bence bu yani bugün kim kazanırsa kazansın Dünkü buluşma Her ne kadar Ekranlara kitlenen kitlenin ki bu arada dünya rekoru kırılmış Bildiğim kadarıyla Canlı yayın dünya rekoru Ekran karşısındaki insanların Çok beklentisini karşılayan bir buluşma olmasa da En azından bir adım atılmış oldu Aziz başkanın o sahiplenen babacan tavrı Gitti kocakladı sarıldı öptü Bunlar bizim Ülkemiz insanlarının değerleri, yani biz Türk toplumu olarak vicdanlı, merhametli, affedici, büyüklerimiz affeder, küçükler hata yapar, büyükler sahiplenir. Biz böyle bir milletiz. Bu milletin insanlar olarak dün Aziz Başkan üzerine düşeni yaptı. Zaten Ali Başkan da defalarca çağrı yaparak üzerine düşeni yaptı. Netice itibariyle bir araya geldiler, buluştular. Bu bir adım. Bu yarından sonra da inşallah bunun devamı gelir. Kim kazanırsa kazansın Ali Koç'ta, Aziz Yıldırım'da aslında programın sonuna doğru sözü verdiler. Hepimiz birbirimizi destekleyeceğiz. Fenerbahçe'ye biz dünden beri takip ediyoruz. Bir kutuplaşma vardı en başında ama Ali Koç programının sonunda şöyle bir şey dedi. Ben her şeyi unutmaya hazırım, siz de hazırsanız. Pazartesi günü bu başlangıcı yapalım dedi. Aziz Başkan da büyük olarak da gerçekten bunu kabul etti. Sizler mesela ne yapmak istiyorsunuz? Bakın Aziz Başkan'ın çok önemli bir söylemi var. Bu seçim propagandası döneminde sürekli derneklerle buluştuk. Artık derneklerimiz çok büyüdüler. Çok büyük kitlelere hitap ediyorlar. Her buluşmamızda dernek başkanlarına özellikle şunu söyledi. Dedi ki başkan. Artık Fenerbahçe çok büyüdü. Yani işte 15 asil, 7 yedek bu şekilde yönetecek bir kulüp değil Fenerbahçe. Dernekler olarak birleşin, bizlere destek verin, aranızdan isimler çıkartın, amatör branşlardan birkaçını size teslim edelim ki geçmiş yöneticiliğinde de bunu yapmış bir insan kendisi. Fenerbahçe'nin artık çok büyüdüğünü, hep beraber herkesin elini taşın altına sokması gerektiğini bütün toplantılarda bütün etkinliklerde insanları izah etmeye çalıştı ki artık bu süreçten sonra Fenerbahçe böyle yönetilir. Her kim olursa olsun büyüklüğü ne olursa olsun el birliğiyle herkes elini taşın altına sokarak bu şekilde ilerleyebiliriz. Dün Aziz Başkan bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Buradan ayrıldıktan sonra orada da halkın takımı Fenerbahçe dedi. Siz de bu konu hakkında ne demek istersiniz? işgal yılları, mücadele yılları anlatılıyor. Fenabahçe'nin her kademede, her sahada ülkemizi temsil ettiği ne vurgu yapılıyor. Fenabahçe böyle bir takım. Fenabahçe halkın içinden bir takım. Yani biz Fenabahçe'yi siz yönetim odalarından idare edemezsiniz.

Ulusal Kanalın Kadıköy'den yaptığı canlı yayına konuk olan Fenerbahçe Kongre Üyesi Bora Çelik "Aziz Yıldırım'ın yaptıkları sadece Fenerbahçe'nin değil Türk futbolunun da önünü açtı" dedi. Çelik şunları ifade etti:

- Fenerbahçe Şükrü Sarıçoğlu Stadı'nda seçim zamanı. İki adayımız var. Ali Koç ve mevcut başkan Ali Koç ve 20 sene başkanlık yapan Aziz Yıldırım. Yarışıyor. Şimdi Boraçeli'ye bazı sorular soracağız. Bakalım seçim kongre nasıl gidiyor? Bora Bey. Tabii alayım sorunu. Bora Bey seçim nasıl gidiyor? Öncelikle şöyle yani tarihi bir katılım var. Fenerbahçe kongre tarihinin en geniş katılımının olduğunu görüyoruz. Bu şunu gösteriyor aslında yani Fenerbahçe taraftarlarını Fenerbahçe'nin geleceği için kenetlendiğini birlikte olduğunu görüyoruz. Dünkü yuhalamalar gibi olaylar bugün hiçbir şekilde olmadı. Yani iki adayın da birbirlerine yaptıkları o çağrıların olumlu olduğunu burada gözlemlemekteyiz. Herkes kendi adayına oy veriyor. Aziz Yıldırmalı oy veren, Ali Koç'a da oy veren, yan yana oturup beraber çayını kahvesini de içebiliyorlar. Ama bu seçimin değerlendirmek gerekirse şöyle bakmak gerekiyor. Şimdi Türk futbolunun üzerinde özellikle 10 yıldır 15 yıldır oynanan bir oyun var. Bir FETÖ yapılanmasının Türk futboluna nasıl girdiğini çok net bir şekilde gördük. Fenerbahçe'ye karşı olan o 3 Temmuz olayları ardından gelen otobüs kurşunamaları ardından gelen hakem atamaları ve ligin bir şekilde yönlendirildiği bir dönem yaşadık. Şimdi o dönemde de iki başkanın da tarihine baktığım zaman ben şunu görüyorum. Iıı Aziz Yıldırım'ın ııı hapis yatmak pahasına da olsa gittiği ona defalarca sen başkanlığı bırak bak hapis yatmazsın dedikleri halde gidip başkanlığı bırakmaması, o mücadeleyi devam etmesi ve buradan zaferle çıkması Aziz Yıldırım'ın zaten bu süreçte sınandığını gösteriyor. Ama diğer adaya baktığımız zaman Ali Koç'a o sürecin içerisinde yönetim kurumuna girmeme sebebini televizyon kanalında kendi ağzında şöyle söylüyor, diyor ki Koç ailesinin menfaatleri doğrultusunda ben bu sefer yönetimde olmadım. Şimdi Türk futbolundan Bu insanlar temizlendi mi 0? Bence temizlenmedi. O yüzden önümüzdeki dönemde Aziz Yıldırım gibi bir adayın başkan olmasının Fenerbahçe'nin tarihi bakımından da önemli bir rol üstleneceğini gördüğüm için bir taraf tuttum. Fenerbahçe taraftarıyım ama bugün burada Aziz Yıldırım'ın taraftarıyım. Aziz Yıldırım'a da o yüzden oy verdim. Peki Aziz Başkan'ın dün programda Türkiye Türk tarihinde iki tane efsane var. Biri Mustafa Kemal Atatürk, biri de Fatih Sultan Mehmet demesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Tabii ki çok doğru söylüyor. Bugünkü efsane dediği zaman Ali Bey biliyorsunuz Aziz Başkan'ı efsanevi olarak görüyor. Hatta veliahtınızı beni ilan ettiniz diyor. O sürecin içerisinde Aziz Başkan'ın söylediği diyor ki Bizim tarihimizde iki tane var. Birisi çağ kapattı Fatih Süleyman Mehmet, birisi cumhuriyeti kurdu. Mustafa Kemal Atatürk diyor. Onun izinden gideceğini söylüyor. Atamız tüzüğümüzün içerisinde de Fenerbahçe'nin Atatürk'ü nesiller yetiştirmek olarak bir hedef sunuluyor. Şimdi buradan da bakarken süreci içerisine Aziz Başkan'ın yaptığı şeyler sadece Fenerbahçe değil, Türk futbolunu da önünü açan şeyler oldu. Bugün gördüğünüz bu stad devlet desteği olmadan kendi çabalarıyla yapılmış bir stad ve Türkiye'de bakın ilk defa bu loja sistemini Türkiye'ye getiren o vizyonu koyan kimsenin aklında hayalinde yokken ya bunu yapacağız bunu yapacağız dediği zaman herkesin böyle ya olur mu olmaz mı derken bu işlemleri yaptı ve o sayede Türkiye'ye iyi oyuncular gelmeye başladı. Bugün işte Real Madrid'in kaptanı şampiyonlar ligini süper kupayı kaldırmış Roberto Carlos'u bir yıl sonra siz bu stadta görebiliyordunuz. Bunların hepsi işte o vizyonun sayesinde oldu. Bakmayın burada işte kale arkasında bir tane masa sandalye meselesi değil, bir tane koltuk meselesi değil. Siz onları yaptığınız zaman adım adım önünüze açılıyor. Ve bundan örnek alan diğer kulüpler de devlet desteğiyle beraber o şeylerini aldılar, aynı sistemi uyguladılar ve Türkiye'nin takımların, spor kulüplerinin gelirlerini arttırıcı vizyonel hamleler yaptılar. 98 yılında ilk geldiğimiz zaman Fenerbahçe'nin bir tane tapusu yoktu. Şu an 46 tane tapusu var. 50'ye yakın tapusu olmuş durumda. Oraya yakın yatırımlar olmuş. Amatör branşlar yoktu. 20'nin üzerinde amatör branşı yine Aziz Yıldırım'ın yaptığını görüyoruz. Yani Aziz Başkan'ın burada yaptığı sadece Fenerbahçe'yi değil, bir Türkiye'ye Türk futbolunun önünü açtığını, o vizyonun sayesinde onun olduğunu görüyoruz. Kendisinde söylediği gibi ben sadece bir başkan değilim, ben bir liderim diyor. Zaten 3 Temmuz'un o şike operasyonlarının olduğu zamanda da Aziz Başkan'ın tehdit olarak görmelerinin en büyük sebeplerinden bir tanesi o. Ben hala aynı dönemleri yaşadığımızı düşünüyorum. O yüzden de Aziz Yıldırım'a oy verdim. İkinci sebebim ise şuydu, Şimdi Ali Kuç'un 3 gün önce yaptığı televizyon programında şuna benzer sözler söyledi. İşte Türkiye'deki spor kulüplerinin başarılı olabilmesi için sahiplik, yani sahiplik dediğimiz herhangi bir iş insanının bir futbol takımını satın alarak başarılar elde edebileceği, şunu yapabileceği, bunu yapabileceğiydi.