Prof. Dr. Muhammet Nur Doğan, Vatan Partisi’ne katıldı

Araştırmacı ve Yazar Prof. Dr. Muhammet Nur Doğan, “Yüksek ahlak, erdem ve millilikle yoğrulmuş bir siyaset kapısından içeri adımımı attım. Hayatımı adadığım hizmet anlayışımı, milletimize, devletimize, tarihimize ve dil ile düşünce dünyamıza bağlılığına inandığım Vatan Partisi çatısı altında sürdüreceğim.” dedi.

Akademisyen Prof. Dr. Muhammet Nur Doğan,  Vatan Partisi’ne katıldı ve rozetini Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek taktı. Doğan, "Hayatımın hizmet amacı, bu sefer, milletimiz, devletimiz, tarihimiz, dilimiz ve düşünce dünyamıza adanmış bu partiyle devam edecek." sözleriyle duygularını ifade etti. Dr. Perinçek ise, “Bugün çok önemli bir müjde veriyoruz.” diyerek açıklamalarda bulundu:

“Akademisyen Prof. Dr. Muhammet Nur Doğan olanca birikimiyle, tarihsel birikimiyle, imparatorluklar kültüründen bugünlere uzanan milli kültürümüzün birikimiyle Vatan Partisi’ne üye olmaktadır. Vatan Partisi’nin öncü kadroları içerisinde ona çok büyük görevler düşüyor. Biz bundan iftihar duyuyoruz. Hocamızın katılımıyla Vatan Partisi Türk milletine çok daha büyük hizmetler yapabilecek konuma gelmektedir. Büyük bir entelektüel birikimdir. Türk Dili, Divan Edebiyatı, Modern Türk Edebiyatı konularında ve tarih konusunda milletimizin yetiştirdiği büyük değerler arasında bulunuyor. Bugüne kadar onun ortaya çıkardığı eserleri izledik, okuduk, faydalandık. Şimdi Vatan Partili olarak partimizin birikimine büyük katkıları olacak.

“Türkiye’de Türk tarihini, Türkiye’nin birikimini, kültürünü; Osmanlı, Selçuklu, Karahanlı, Gazneli, Orhun yazıtları, Göktürklere kadar reddeden bir akım var. Bazı kendini bilmezler, Türk tarihini neredeyse bugünle veya son 200 yıl ile başlatıyorlar. Son 200 yılın büyük devriminde rol alan Namık Kemaller, Talat Paşalar, Enver Paşalar, Mustafa Kemaller de o büyük imparatorluk birikiminin ürünleri. O imparatorluk birikimi devlet kurma, ordular örgütleme, uygarlık birikimi. Uygarlık çok önemli çünkü uygarlık devlet ile başlıyor. Devlet olmadan uygarlık olmuyor. Hocamızın hem kariyerinde üniversitedeki çalışmalarıyla hem de yayın hayatındaki çalışmalarıyla bizim büyük tarihsel birikimimizin genç kuşaklara taşınmasında çok önemli katkıları oldu. Uzun zamandır fikir alışverişlerinde bulunuyoruz. Hep aynı cephede mücadele ettik. Vatan Partisi’ne katkıları önümüzdeki dönemde eşsiz olacaktır.”

‘MİLLİLİK KOKAN SİYASET KAPISINDAN ADIMIMI ATIYORUM’

“Toplumu aydınlanmaya yönelten vatansever kadroların içerisinde olmak, onlara katkıda bulunmak benim için çok büyük bir onur.” ifadelerini kullanan Prof. Dr. Doğan da Vatan Partili olmasının nedenini şöyle anlattı:

“40 yıllık akademik faaliyet dönemi boyunca yetiştirdiği binlerce öğretmen, onlarca doktor, doçent, profesör unvanını kazandırmış akademisyen; ürettiği 20’den fazla kitap, sunduğu yüzlerce ulusal, uluslararası sempozyum, bilgi şöleni bildirisi, kaleme aldığı çok sayıda akademik dergi makalesi, katıldığı yüzlerce televizyon tartışmaları programlarıyla bir öğretim üyesi, araştırmacı, yazar, saygın edebiyat dergilerinde şair olarak aziz milletimizin düşünce, duygu, dil ve edebiyat hayatına hizmet etmeyi şiar edilmiş bir kardeşinizim. Benim için bir yaşam amacı olan bu hizmet anlayışını bu sefer milletimize, devletimize, tarihimize, dil ve düşünce dünyamıza aşkla bağlı olduğunu gördüğüm Vatan Partisi’nde sürdüreceğim. Değerli yöneticileri ve yüzlerinde samimiyet, vatan, millet aşkıyla parıldayan kadrolarıyla birlikte milli siyaset sahasında sürdürme kararındayım.

"Benim için siyaset, milletimizin yüksek kültürüne varlığının teminatı olan diline, duygu ve düşünce dünyamızın estetik yansıması. Milli kültürün kozmik odası anlamına sahip edebiyatımız, dışta ve içte bizim için hayati önem taşıyan stratejik hedeflerimize ulaşma amacına hizmetten ibarettir. Bu anlamdaki milli ve ahlaki siyaset; evrensel İslam’da ibadet, yani hizmet kavramı ile birebir uyuşmaktadır. Siyaset sözcüğünün atın yarışa hazırlanması, bilim ve sanat demek olan seyislikten türemiş olduğu düşünülür. Bundan hareketle gerçekleştirilmiş bir metafor ile hayırda, bilimde, değer üretiminde, ahlakta, hakça paylaşımda birbiriyle yarışan fertleriyle muhteşem bir yarış atına benzetilen milletin; bu kutsal yarışını zafere ulaştırmada olan ilim ve siyaset daha anlaşılabilir. Kuvvete, paraya ve güce tapan Batı kaynaklı; demagojiye, sömürüye, aldatmaya dayalı politika ile temelde ayrıştığı çok iyi biliniyor. İşte ben böyle bir yüksek ahlak, erdem ve millilik kokan bir siyaset kapısından bugün adımımı atmış bulunuyorum.”