Akademisyenler Beyazıt Meydanı'nda Cübbeleriyle Protesto Etti
Türkiye'de birçok üniversiteden akademisyenler, İstanbul Beyazıt Meydanı'nda İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etti. Grup adına açıklama yapan...
Türkiye'deki birçok üniversiteden akademisyenler, Beyazıt Meydanı'nda cübbeleriyle İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etti.
Bir grup akademisyen; Eğitimciler Birliği Sendikası, Cihannüma Dayanışma ve İşbirliği Derneği ile İslam Ülkeleri Akademisyenler ve Yazarlar Birliği organizasyonuyla Beyazıt Meydanı'nda toplandı.
Akademisyenler Sloganlarla Protesto Etti
Ellerinde Türkçe ve İngilizce "Soykırımı durdur", "İki yüzlü Batı" ve "Katil İsrail" pankartları taşıyan akademisyenler, İsrail'i sloganlarla protesto etti, Gazze'ye saldırıların durdurulması çağrısında bulundu.
Grup adına açıklama yapan Doç. Dr. Yaşar Kahraman, akademisyenler olarak tarihi bir sorumluluğa sahip olduklarını belirterek:
-Akademik haysiyet ve aydın sorumluluğu gereğince sesimizi ve sözümüzü yükseltmek için bilim insanları ve üniversite çalışanları olarak bugün burada toplandık dedi.
Bir Ölüm Vadisine, Devasa Bir Toplu Mezara Dönüştü
Kahraman, onlarca yıldır bir açık hava hapishanesine ve toplama kampına dönüştürülen Filistin ve özellikle Gazze'nin, İsrail ve işbirlikçi devletlerin 40 gündür uyguladığı şiddet nedeniyle bir ölüm vadisine, devasa bir toplu mezara dönüştüğünü söyledi.
Birleşmiş Milletler (BM) dahil uluslararası kuruluşların katliamı durdurma konusunda sessiz ve yetersiz kaldığını vurgulayan Kahraman, Filistin halkının yalnız bırakıldığını ifade etti.
Kahraman, Gazze'deki durumun savaştan öte olduğunu dile getirerek "Etnik temizlik ve hatta soykırım ifadeleri bile İsrail’in işlediği cürümleri ifadede yetersiz kalmaktadır." dedi.
Savaş suçlularının yargılanması için çalışmalar yapıldığını belirten Kahraman şöyle devam etti:
-Filistin topraklarında İsrail'in işlediği savaş suçlarını soruşturma çağrısı, savaş suçlarının belgelenmesi için özel birim kurulması, Türkiye'nin de aralarında olduğu 7 ülkenin ciddi ve gerçek bir siyasi süreci başlatmak üzere görevlendirilmesi gibi somut adım içeren kararların alınması elbette önemlidir. Ancak yine de biz buradan, İsrail'e karşı somut adımların atılması için gecikmeden harekete geçme zorunluluğunu tüm Müslüman ülkelere bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
Kahraman, akademisyenler olarak saldırıların durdurulması, suçluların cezalandırılması çağrısı yaptıklarını aktararak ''Zalim İsrail'i muhatap almıyor, 'İşgal ve soykırımdan vazgeç.' demiyoruz. 'İsrail durdurulmalıdır.' diyoruz. İsrail, bir devlet değil terör yapılanmasıdır, hastalıklı siyonist ideolojinin taşeronudur. İsrail’in yerinden yurdundan ettiği Filistinlilerin mülklerine el koyanlar yerleşimci değil gaspçıdır, hırsızdır." diye konuştu.
Protestoda, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ve can kayıplarına ilişkin görseller de paylaşıldı.