Gerekli tedbirler…

Çetin Ünsalan Yazar ulusalkanaliletisim@gmail.com

Her şey Ağustos 2012’de Erdoğan ve Davutoğlu öncülüğünde hükümetin Suriye Devlet Başkanı Esad’a ‘ömrü haftalarla sayılı’ demesiyle başladı. O günden bugüne dünyada dengeler, algılar, beklentiler, çıkarlar değişti. Ama Türkiye mıh gibi yerinde çakılı kaldı.

Bir başka ülkenin iç işlerine karışıp, kendisine karışılmasına karşı çıkan çarpık bir zihniyet ile karşı karşıyayız. Elbette kimse bizim iç işlerimize karışmasın. Lakin biz de kimsenin iç meselesine girmeyelim. Ne yazık ki bu hatayı yaptık. Yapmakla kalmadık; boşa düştük.

O günden itibaren bölgesinde hızla yalnızlaşan, güvenilir olma özelliğini yitiren, sıfır sorundan herkesle sorunlu noktasına gelen Türkiye’de iktidara sahip olanlar sadece konuştu. Kâh ‘sabrımızı zorlamayın’ dediler; kâh ‘bizi test etmeyin’... Oysa dünya notunu çoktan vermişti ve notu verilenleri tekrar sözlüye kaldırmaya da niyeti yoktu.

Ağustos 2012’de Suriye takıntısıyla başlayan, Kasım 2015’te Rusya ile burun buruna gelen bir Türkiye… İşin siyasi hatalarla dolu tarafı bir yana, dış siyasetteki bu açmaz, çoklaşan kutup sayısıyla değişen dünya koşulları, hep bizim gerimizde kaldı. Ve her meselede sadece konuşmakla yetindik.

İş öyle bir noktaya geldi ki, uçağa binerken ayrı, uçaktan inerken ayrı konuşan yönetim kademesine şahit olduk. Libya’da, Mısır’da, Suriye’de, Irak’ın kuzeyinde ve aklınıza gelebilecek her yerde boşa düştük. Ege’de adalarımıza el konulurken sesimiz çıkmadı, Kıbrıs elimizden kayarken kafayı öbür tarafa çevirdik; ama iş konuşmaya geldi mi ‘sabrımızı test etmeyin’ dedik.

Şimdi uçak kriziyle başlayan ve gerginleşen Rusya ilişkilerinde ekonomik yaptırımlar yavaş yavaş kendisini hissettirmeye başladı. Sadece bir örnek vereceğim. Rusya turizm ile ilgili tavrını net koydu; yurttaşlarına gitmemeyi tavsiye etti; olanları boş uçak yollayıp geri aldı.

Mesele kontrolden çıkınca Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım açıklamayı yaptı: “Rusya’dan tur iptalleri geçmiş dönemlerde, daha ağır savaş şartlarında bile olmadı, bu şartlarda da olacağını düşünmüyoruz. Olursa da gereken tedbirleri alırız.”

İptaller oldu haberi bile yok ama bakın bütün tartışmaların dışına çıkıyorum. Sadece bu söz üzerinden bir şey soracağım. Neymiş gereken tedbirler? Ne yapacaksınız? Mars’tan turist mi ithal edeceksiniz?

Ortadoğu yangın yeri, dünya daralmaya gidiyor; Avrupa krizde, petrol geliri olanlar çökmüş. Hadi göremediğimiz ne var söyleyin. Daha doğrusu konuşmuş olmak için konuşmayın.

Söyleyemezsiniz; çünkü alınacak hiçbir tedbiriniz yok. Yine kuru gürültü yapıyor; laf olsun diye konuşuyorsunuz. Madem alınacak tedbirler vardı niye almadınız? Hep boş laf… Daha acısı ne biliyor musunuz? Bunun boş bir laf olduğunu biz biliyoruz da; dünya da biliyor.

10 senede közleyip, 3 senede ülkeyi felaketin eşiğine getirdiniz, bari boş boş konuşup komik duruma düşürmeyin. Bu kurtlar seçmene benzemez. Gerçekten politikanız olması lazım. O da sizde yok. Olan, canım memleketime oluyor.

Çetin Ünsalan

Tüm yazılarını göster