Bütçe görüşmeleri başladı

Çetin Ünsalan Yazar ulusalkanaliletisim@gmail.com

Meclis toplanmıştır. Herkes yerini almış, biraz sonra yapacağı konuşmanın detaylarını aklından geçirmektedir. Ortamda kulakları yırtan bir sessizlik vardır. Biraz sonra herkes görüşlerini ve taleplerini ortaya koyacak, belki de eleştirilerini sıralayacaktır.

Sonra kapı açılır. Elleri, bedeni kadar yorgun adam, dalgın gözlerle içeri girer. Toplantıyı başlatmak için başıyla onay verir. İlk sözü almak üzere meclisin en küçüğü ortaya çıkar ve konuşmaya başlar.

Sürekli bakkala gönderilmekten şikâyetçiyim. Bakkal Ahmet Amca son gittiğimde beni azarladı. ‘Evdekilere söyle, büyük alışverişlerini kredi kartıyla marketten yapıp, günlük ekmek gibi ihtiyaçlarını benden alıyor, sonra da veresiye defterine yazdırıyorlar’ diye tersledi beni. Bundan sonra parayı cebime koymadan gelmeyecekmişim. Ayrıca bu kış da paltomu yenilemediniz. Şimdi başıma bir de serbest kıyafet çıktı. Seneye de böyle giderse okulu bırakmak istiyorum.

Sözü ortanca çocuk olan kız alır: Verdiğiniz harçlık yetmiyor. Arkadaşlarımın hepsi teneffüs saatlerinde kantinden tost yiyor. Bense her seferinde tok olduğumu söylüyorum. Ama artık yeter. Hadi ayakkabımın altının delik olduğuna yanmıyorum da, son model cep telefonlarıyla bana caka satıyorlar ya, ona çok bozuluyorum. Gelecek sene ya bana iyi bir cep telefonu ve ayakkabı alın ya da okulumu değiştirin.

Sıra üniversitede okuyan Bekir’e gelir. Biraz daha durulmuştur Bekir. Söze girer: Baba, okula yürüyerek gidip geliyorum. Ne yazık ki iki aydır aylık kartımı dolduramadık. Biliyorsun harçlığımı çıkartmak için simit satmaya başlamıştım. Önce diğer simitçiler dövdü, bugün de zabıta tezgâhıma el koydu. Eğer imkân olursa, önümüzdeki ay aylık seyahat kartımı alsan yeter. Harçlık da istemem.

Evin annesine gelir sıra… Yıllardır Rıza ile birlikte aynı yastığa baş koymuş, kötü günlere göğüs germiş, ailesini bir arada tutmanın çabasını göstermiştir. Fakat deniz tükenmiş, Fatma’nın da mecali kalmamıştır. ‘Bey’ der. Biliyorum dardayız. Ama bu sobayı yakmaya ne kadar devam edeceğiz. Hiç olmazsa önümüzdeki sene buna ekstra bir kaynak bulalım. Ben konuştum komşu ablayla, bana öğleden sonraları da temizlik iyi bulacak. Bulamazsak, sen olurunu söyle.

Meclisi yöneten baba ayağa kalkar. Çocuklarının ve eşinin yüzüne bakarken, kapı çalınır. Gelen postacı kredi kartının icra uyarısıyla ev sahibinin ‘çıkın’ tebligatını getirir. Adam durur, yeniden ev ahalisinin yüzüne bakar ve ‘Bugün beni işten çıkardılar’ der.

Bütçe görüşmeleri son bulur. Sıfır gelir, çok giderle yeni yılın bütçesi onaylanır.

Çetin Ünsalan

ulusalkanal.com.tr

Tüm yazılarını göster