Tanrı’nın en çok sanatçılardan çektiği söylenir… Çünkü onlar yaratıcı yetenekleri ile mikro düzeyde de olsa bir rekabet ortamı yaratırlar! Kutsal kitaplara da giren Babil Kulesi efsanesi insanların hırslarına tanrısal bir gem vurma olayıdır. İnsanların büyük bir kule ile göğe yükselme hırsına Rab kızar… Kule inşasının arkasında da üstün nitelikli sanatçılar vardır! Rab yeryüzüne inerek birbirlerini anlamamaları için dillerini karıştırır! İnsanlar farklı dillerle Babil’i terk eder ve yeryüzüne dağılırlar… Babil Kulesi yapımı da böylece durmuş olur!
SANATÇI DÜNYAYA BİZLERDEN FARKLI BAKAR
Biz sıradan insanlar sadece 5 duyu organımızla çevremizdeki gerçeklikleri algılamaya çalışırız. Sonra da zihin gücümüzü kullanarak tespit ettiklerimizi yerli yerine koymak için gayret sarf ederiz.Her şeyi anlamak çok da kolay değildir… Örneğin, şimşeği önce görür sonra sesini işitiriz! Çünkü ışık hızı ses hızından çok daha fazladır. Duyu organlarımız kolaylıkla bizi aldatabilir…
Sanatçılar bizlerden farklıdır. Onların sanki 5 yerine 15 duyu organı vardır… Bizler bakarken, onlar görürler… Sezgileri son kerte güçlüdür! Gözleri ile göremediklerini kalpleri ile görürler… Gerçekler ayrıntılarda gizlidir. Ayrıntıları ikinci gözleri ile yakalarlar. Bizler “bardak” der geçeriz. Onlar aynı bardaktan yüzlerce sonuç çıkarırlar…Fırça darbeleri ile tek bir resimde 500 kitap ile açıklanamayacak sırları açığa çıkarırlar…
ATAMIZ SANATÇILARI NASIL GÖRDÜ?
Sanatın dünyayı değiştirmek ve tarihi ileri doğru sıçratmak için en büyük vasıta olduğunu bilen Atatürk bakın sanat ve sanatçılar için neler söylemiş:
“Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz. Hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz… Ama sanatkâr olamazsınız!”
“Bir millet sanattan ve sanatkârdan mahrumsa tam bir hayata malik olamaz! Böyle bir millet bir ayağı topal, bir kolu çolak, sakat ve alil bir kimse gibidir. Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından birisi kopmuş demektir…”
Bir toplantı sonunda Yaveri Atatürk’ün yanına yaklaşır: “Efendim, müsaadelerinizle sanatçı misafirlerimiz elinizi öpüp ayrılmak istiyorlar…” Atatürk’ün cevabı oldukça çarpıcıdır: “Ne münasebet! Olur mu öyle şey! Sanatçı el öpmez! Bilakis, sanatçının eli öpülür!”
PEKİ, SANATÇILARDAN NE BEKLENİR?
Bu nedenle her toplum sanatçısından kendine yol göstermesini, rota çizmesini bekler… Özellikle kafaların karışık olduğu, doğru ile yanlışın birbirine girdiği, at izinin it izine karıştığıdönemlerde sanatçıların öne çıkması beklenir. Böyle dönemlerde sanatçı, ışığının şiddetini artırarak toplumu aydınlatır. Demagogların kara, kirli propagandasını boşa çıkarır. Asıl böyle dönemlerde sanatçılara ihtiyaç vardır… Millet o sanatçıların irfanı ile beslenir; direnme gücü kazanır; düşmanların karşısına bilenmiş olarak çıkar!
SANATÇI VATAN MİLLET DÜŞMANLARININ UCUZ PROPAGANDASINA TESLİM OLUR MU?
Emperyalist Batı ülkemizi bölmek için bütün gücü yüklenmektedir… PKK kıyafeti giyerek karşımıza çıkmıştır! Mehmetçik vatanını savunmak için canı kanı pahasına savaşmaktadır… Durum öylesine açık ve ortadır ki bunu anlamak için sanatçı olmaya bile gerek yoktur! Daha karmaşık durumlarda bizleri aydınlatmasını beklediğimiz sanatçıların, bu koşullarda “Savaşa Hayır!” ile özetlenebilecek açıklamalar yapması üzücü ve düşündürücüdür. Böyle bir açıklama “sanatçı” sıfatını bile tartışmaya açabilecek risk unsurlarını bünyesinde barındırmaktadır…
TÜRKİYE’DE SANATÇILAR VAR MI?
Çok şükür Türkiye namuslu ve vicdanlı sanatçıların cennetidir! Ne mutlu bize ki gurur duyacağımız sanatkârlarımız o kadar çok ki! 4 Ekim 2015 akşamı Ulusal Kanalana haber bülteninde gözyaşlarımı tutamadım… Devlet Sanatçısı Sayın Dilek Türker, yüzlercegerçek sanatçının imzaladığı bir bildiriyi sahnede okudu… Aman Allah’ım, o ne muhteşem diksiyon, o ne muazzam sahne hâkimiyeti! Göz kamaştıran, bir yıldız gibi semalarda gezen dolaşan büyük sanatçımızın sözleri bütün Türkiye’yi gümbür gümbür sallıyordu:
Bu bir Vatan Savaşı’dır!
Terörle barış, teröristle müzakere olmaz!
Başta biz sanatçılar olmak üzere Türk milleti olarak haykırıyoruz:
Ülkemizi böldürtmeyeceğiz…
Bizler Vatan Savaşı’nda Mehmetçik ile omuz omuza olanlarız…
Amiral Soner Polat
ulusalkanal.com.tr