Niye bütçe yaptınız?

Çetin Ünsalan Yazar ulusalkanaliletisim@gmail.com

Plan Bütçe Komisyonu ciddi ciddi çalıştı ya da biz öyle zannettik, ortaya 2013 yılının bütçesi çıkarıldı, şimdi Genel Kurul’a gelecek. Komisyonda sıkılan sembolik biber gazı etkilemiş olacak ki, hesaplar üzerine tartıştılar. Sanırım aradaki parfümler de meselenin hoş karşılanmasını sağladı.

Şimdi Genel Kurul’da ne olacak? Bilmem ne bakanlığının bütçesini binde 3 oranında artırdık, kilimcinin kör oğlu müsteşarlığının alacağından düştük, kafana göre takıl tarikatının payına ekledik, böldük, çarptık, topladık, köşeden dönünce sıcak paraya avanta garantisi verdik, durumu toparladık. Aynen söyleyin vatandaşa, zaten herkes yiyor.

Ankara’daki beyler! Siz bizimle dalga mı geçiyorsunuz? Ne bütçesinden bahsediyorsunuz? Zaten hiçbir bakanlık kendisine ayrılan paya uymuyor, örtülü ödenek fersah fersah aşılıyor, Maliye sıkıştıkça tepemize vergi diye biniyor, kimse yılsonunda harcadığının hesabını vermiyor ve siz de utanmadan bu manzaraya bütçe yapmak mı diyorsunuz?

O zaman ben sorayım birkaç soru: Şu vergi aflarından geldiği söylenen para ne oldu? Çünkü o kayıt bütçe adına, ne bir öncekinde, ne de sonrakinde gözükmüyor. İki arada bir derede gitti. Yıllardır topladığınız fonlar var. Örnek mi? Deprem amaçlı özel tüketim vergisi… Tartışıldı, edildi. 2011 itibariyle bu para 40 milyar TL idi. Yol, su, elektrik deyip işin içinden çıktınız.

Oysa fonlar amacı dışında harcanamaz. Nereye gitti bu para? Bunun hesabını verdiniz mi ki, yeni bütçe yapmaktan bahsediyorsunuz? Çok uzağa gitmeyelim. Geçen sene iki net harcama bakan ağzından kamuoyuna açıklandı.

Libya’ya 200 milyon dolar, Suriye’deki teröristlere de 300 milyon dolar civarında bir para harcandı. Üstelik açıklamadan bu yana geçen sürede harcanmaya da devam ediliyor. Peki 2012 bütçesinde böyle bir kalem var mıydı? Nereden buldunuz parayı? İğneden ipliğe zam yaptınız. Peki siyaseten zaten ahlaki olmayan, ama ekonomik temelde de bakıldığında karşılığı olmayan bu harcamanın hesabını verdiniz mi?

Sağlıkta reform yapıyoruz diye önleyici hekimliği işlemez hale getirip, insanları hasta olduktan sonra tedavi etmeye başladınız. Ali Tezel’in araştırmalarına göre sözde reformdan bu yana özel hastanelere aktarılan kaynak, astronomik oranlarda kat be kat arttı. Herhalde bu parayı da cebinizden vermediniz. Hem sağlık maliyeti, hem tedavi maliyeti… Bunun hesabı kapandı mı?

Şimdi bir de füze belası çıkardınız başımıza. Komşularımızda aramızın bozulması yetmiyormuş gibi, ‘düğmenin kimin elinde olacağı’ konusundaki açıklamalarınızla da boşa düştünüz. Ne demişti Hüseyin Çelik? ‘Bizde olacak.’ NATO Genel Sekreteri Fogh ne dedi? ‘Patriotların komutası NATO’da olacak.’ Bingo! Hoş bu kaçıncı yakalanışınız?

Gerçi bana kalırsa tetikte kimin parmağının olduğunun da önemi yok. Sıcak paraya muhtaç ve kağıt üzerinde ayakta duran, ama 2 saatlik para çekme operasyonunda yerle bir olacak bir ekonomiye sahipseniz, parmağınız yabancılar açısından düğmede durabilir. İsterseniz ‘bas’ dediğinde basmayın.

Hata, zaten o füzelerin konulmasıyla başlıyor. Bir de gözümüzün içine baka baka ‘sizin güvenliğiniz için, siz istediniz’ gibilerinden masal okunuyor. Yetti mi? Yok… Dönelim bütçeye… Bunları biz talep etmişiz ya. O yüzden parasını da biz ödeyeceğiz. Var mı bütçe hesaplarında karşılığı? Hiç sanmıyorum. Füzeyi yerleştirdin. Cengaversiniz ya… Rusya, İran, Suriye dış ticaretiniz etkilenir mi? Gelir düştü… Peki daha çok ısrar ederseniz enerji maliyetleriniz artır mı? Gider arttı?

Eskiden hiç olmazsa görev zararları bütçeyi alt üst ederdi. Şimdi şu konuştuğumuz saçmalıklara bakın. Tekrar soruyorum: Var mı bu hesaplar bütçenin içinde. Elbette yok. O zaman usanmadan son soruyu soralım: Niye bütçe yaptınız? Bizimle dalga mı geçiyorsunuz?

Çetin Ünsalan

ulusalkanal.com.tr

Tüm yazılarını göster