Büyük Türk Milleti,
Teoman Alili, adımını partiye ilk attığı 18 yaşından son ana kadar (25 yıl) partiliydi. Sonsuza kadar partili. Partinin öğrencisiydi, şimdi yaşamıyla hepimizin öğretmeni. Boşluğu doldurulamayacak eşsiz bir insandı. Resneli Niyazi Resneliydi, o ise onun mayasından biri.
Gülmekten ve ağlamaktan, duygularını sergilemekten asla korkmazdı. Bu durumu, “Duygusu olmayan insanın insanlığından şüphe ederim ve duygularımı paylaşırım” sözleriyle açıklardı. Duygularını gizlemezdi ama kalbi kırılsa, üzülse de asla kızmazdı. Hoşgörülüydü. Başkasının kusurunu onarmaya çalışırdı.
Onu TGB Genel Başkan Yardımcısı olarak İstanbul’a yerleştiğim 2008 yılında tanıdım. 2012 yılında onun yaptığı programlara defalarca konuk oldum. Ekranda olmayı pek sevmem. İletişim Fakültesi’nde okudum ama ekran korkum var. Görevse,zorunluysa kaçış yok. Defalarca ekrana çıktım zorunlu olarak. Kameranın karşısına geçince, gözüne fener tutulmuş tavşan misali donar kalır, söyleyeceğim her şeyi unuturum. Bunun tek istisnası vardı. Programın sunucusu Teoman ise kaygım kaybolurdu. O an izleyici yok, kamera yok sadece Teoman Alili var. Abi kardeş sohbet ediyor rahatlığındaydım. Onun gülümseyişinde, gürül gürül akan sesinde coşkum katlanırdı. Program nasıl da çabucak biterdi, şaşardım.
YEMİNİNİ ÇİĞNEMEDİ ÇİĞNETMEDİ
On sekiz yaşında verdiği yeminine son nefesine kadar sadık kaldı. Yeminini çiğnemedi, asla çiğnetmedi. Vatan Partisi’ne yan gözle bakanlarla iletişimini nasıl kestiğinin yakın tanığıyım ama bu başka bir yazının konusu. Bu yazıyı Ulusal Kanal ile sınırlı tutalım.
Ulusal Kanal’da neler yapmadı,hangi görevleri almadı ki… Görevden göreve koştu. O kocaman gövdesine rağmen en hızlımız oydu. Her yere yetişirdi.Kanalda muhabir olduğum 2012 yılında pazar günleri haber müdürlüğüne o vekalet ediyordu. Ben de onun yardımcısıydım. “Birinci haber ne olmalı? Haberde nelere dikkat edilmeli?” gibi konularda yol gösterici oldu. Bir öğretmenim de oydu. Güvenirdi, inisiyatif tanırdı ama habere ve haber sıralamasına son halini mutlaka o verirdi.
ULUSAL KANAL’DA ÜSTLENDİĞİ BAZI GÖREVLER
‘Söz uçar, yazı kalır’, bilmeyenler için yazalım. Teoman Alili, kurulduğu 2000 yılından yaşamını yitirdiği güne kadar Ulusal Kanal’da hangi görevleri aldı, birer birer sıralayalım:
- Ulusal Kanal kurucu kadrosu içinde muhabir.
- Ulusal Kanal Spor Servisi’nin ilk sorumlusu.
- Ulusal Kanal Spor Servisi kurucusu.
- Ulusal Kanal Spor Haberleri Sunucusu.
- Ulusal Kanal Dış Haberler Servisi’nin ilk sorumlusu.
- Ulusal Kanal Dış Haberler Muhabiri.
- Ulusal Kanal Dış Haberler Şefi.
- Ulusal Kanal Dünya Turu Programı Yapımcısı ve Sunucusu.
- Ulusal Kanal Avrasya Güncesi Programı Sunucusu.
- Ulusal Kanal Hafta Sonu Haberleri Sunucusu.
- Ulusal Kanal Haber Masası Sunucusu ve Yapımcısı.
- Ulusal Kanal Ana Haber Sunucusu.
- Ulusal Kanal Dedem Korkut Programı Sunucusu.
- Ulusal Kanal Haber Müdür Yardımcısı.
- Ulusal Kanal Haber Müdürü.
- Ulusal Kanal Sabah Gazete Programı Sunucusu.
- Ulusal Kanal Avrupa Gönüllü Bürosu Çalışanı.
- Çalışma izni olmadığı dönemde programların düzenli konuğu.
- Ulusal Kanal sabah 06.30 Muhabbet Programı Sunucusu.
- Ulusal Kanal Gönüllü Bürosu Çalışanı.
- Ulusal Gönüllüleri programının bazen sunucusu, sıklıkla da konuğu…
- Ulusal Kanal’ın sayısız özel yayınının sorumlusu ve sunucusu.
- Ulusal Kanal “Var mısın” Programı Sunucusu ve Yapımcısı.
- Ulusal Kanal İki Yüz Artı Programı Yapımcı ve Sorumlusu.
- Hafta Sonu Sabah Kuşağı Programı Yapımcı ve Sorumlusu.
- Gece Görüşü Programı Sunucusu ve Yapımcısı.
- Yeniden Ulusal Kanal Ana Haber Sunucusu.
Eksiği var fazlası yok. Her şeyde izi var. Yayıncılık alanında onun tecrübesine erişebilmek mümkün değil. Aldığı görevler "Teoman Alili nasıl Teoman Alili oldu?" sorusunun da en güzel yanıtını veriyor.
KİTAPLARININ GELİRİNİ ULUSAL KANAL’A BAĞIŞLAMIŞTI
Ulusal Kanal programcıları içinde 'Gönüllü' bürosuyla en yakın ilişkide olan ve her programında gönüllü çağrısı yapıp çok sayıda gönüllü yapan kişi de ondan başkası değildi. Gönüllü kartı satışı planlayan, reklamını çeken, çekmekle kalmayıp reklamında oynayan da oydu.
30 Ağustos başta olmak üzere tüm özel günlerde kanala yüzlerce reklam buldu. Gönüllü toplantılarına öncülük etti. Sadece gönüllüler değil kanalımıza ortaklar kazandı. Aldığı maaşın kat be kat fazlasını Ulusal Kanal kasasına koyan kişiydi.
Evde oturup, rahatını bozmadan‘aydın’ elbisesi giyerek yazar çizer tayfasına sokabilirdi kendisini ama yapmadı, zaten yapamazdı. Kitaplarını mücadele siperinde yazdı. Kitaplarının gelirini de Ulusal Kanal’a bağışladı.
''HER İŞİMİ VATAN İÇİN YAPARIM''
Ekonomik sorunlar yaşandı. Maaşını düzenli alamadığı günler oldu.“Maaşını da vaktinde ödeyemedik ama” denilecek olsa cümlenin tamamlanmasını şu sözüyle engellerdi: “Ben her işimi Vatan için yaparım.”
Zaten her şeyi Vatan'dı! Vatan Hastanesi'nde doğdu. Vatan Mahallesi'nde büyüdü. Vatan İlkokulu'nda okudu. Vatan Caddesi'nde evlendi. Vatan Partiliydi. Vatan toprağına verildi. Vatan sağ olsun.
Vatanına ve Vatan Partisi’ne yan gözle bakana eyvallah etmedi, ezip geçti. Hey gidi Teoman Alili! Balkanların yiğit devrimcisi. “Yenerim, gel de boza içelim bari. İstanbul’un o güzel semtinde” yazmıştı bir mesajında. Boza içecek, türküler ve marşlar söyleyeceğiz İstanbul’un her bir semtinde.
Seni anlatacağız çocuklarımıza! Söze “Büyük Milletimiz” diye başlayıp, “Varlığımız Türk varlığına armağan olsun!”diye bitireceğiz, senin gibi.