Sevgili Ziraat Mühendisi Zooteknist Osman Tanju Güneri öncülüğünde kurulacak "Ulusal Küçükbaş Konseyi" şimdiden ülkemize hayırlı uğurlu olsun. Peki neden bu ülkenin küçükbaşçıları böyle bir konsey kurma gereği duydular. Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği ihtiyaçlarını karşılıyamıyor muydu? Demek ki karşılamıyor olmalı ki böyle bir girişimde bulunuluyor. Bu oluşum hayvancılıkta taşları yerinden oynatır gibime geliyor.
Taşları yerinden oynatırken, iktidarın arka bahçesi olan "Birlik" te birşeyler değişir mi bilemem. Yetiştiricinin derdine derman aramak yerine, yurtdışı fuarlarına heyetler halinde giderek köylüden kestikleri aidatlarla zevki sefa yapma geleneği biter mi onu da bilemem. Ya da birlik üyelerinin oy kullanma hakkını gasp edip oturduğu koltuktan kalkmama adeti son bulur mu? Olur mu olur.
Bir de kısmetse bu ayın 9'unda Gaziantep'te küçükbaş birlik başkanlığı seçimleri var. Orada da Veteriner Teknikeri olarak yıllarca Tarım Bakanlığı'nda sahada görev yapmış Osman Türkman 1 yılı aşkın süredir vermiş olduğu emeğin karşılığını alacak umarım. Gaziantep'deki bu değişim de Türkiye genelinde bir domino etkisi yaratır mı? Göreceğiz. Ama bu her iki isim de yılmadan mücadele etmenin önemli örnekleridir. Atatürk'ün belirttiği gibi çalışmadan yaşamaya alışmış milletler yok olmaya mahkumdurlar. Emperyalizme karşı en büyük savaş şekli çalışmak ve üretmektir. Bunun için de en önemli adım, üretimin ve üretenin önündeki engellerin kaldırılmasıdır. Trakya'da bir Osman, Gaziantep'te başka bir Osman, küçükbaş hayvancılığının Türkiye'de bir uçtan bir uca değişmesi yolunda önemli adımlar atıyorlar, atacaklar. Ve niceleri de bu olumlu gelişmelerde önemli katkıda bulunacaklardır. Küçükbaş hayvancılığın üzerine güneş elbet doğacak ve ülkemizin hayvancılık ile ilgili sorunları çözülecektir.
Cenk Özdemir
ulusal.com.tr