Efsane son yolculuğuna uğurlanırken ''Seba yapsana, stadın adını Seba Yapsana''

Soner Polat Yazar ulusalkanaliletisim@gmail.com

Yaşayan bir efsane olan Beşiktaş'ın eski Başkanı Süleyman Seba'yı son yolculuğuna uğurladık. Başta Beşiktaş camiası olmak üzere tüm sporseverlerin bası sağ olsun! "Dürüst ve temiz spor" denilince ilk akla gelen isim olarak daima kalbimizde yaşayacaktır. Ruhu şad, mekanı cennet olsun!

Cenaze töreninde Başkan Fikret Orman konuşma yaparken, Beşiktaş sevdalılarının attığı bir slogan beni oldukça düşündürdü: "Seba yapsana, stadın adını Seba yapsana!"

Dünyanın her ülkesinde devlet kuran tarihe mal olmuş kişilerin bir kutsiyeti vardır. Bu kişiler, toplumdaki her türlü tartışmanın dışında ve üstündedir.

Örneğin, Pakistan'in kurucusu Muhammed Ali Cinnah'ı (1876-1948) hedef alırsanız, tüm Pakistan halkını karşınızda bulursunuz. Cinnah, muharebe falan da kazanmamış, İngilizlerin dümen suyuna girerek, Hindistan'ın bölünme sürecinde kullanılmıştır. Buna rağmen, "Cinnah" ismi Pakistan ile özdeşleşmiştir.

ABD'de General George Washington'u (1732-1799) hafifçe eleştiren bir kişi ya da kuruluş karşısında Amerikan halkını ve ABD devletini bulur.

İngiltere'de Amiral Horatio Nelson'un (1758-1805) ismini bir yerden kaldırırsanız, bütün İngiltere ayağa kalkar. Cüret edenlerin ayaklarını yerden keserler!

Her devletin, özerk bölgenin, hatta kabilenin bile onur verdiği, saygı duyduğu kurucu büyükleri vardır. Onlara hiç kimsenin, bırakın laf söylemeyi, dudak bükmesine bile izin verilmez.

Eğer, bir millet kurucu ve önder atalarını tartışmaya açıyor, ayyaş diye tanımlıyor, onlara hakaret edilmesine izin veriyorsa, geriye dönüş başlamış demektir. Millet halk, halk toplum, toplum kalabalık, kalabalık güruh olmaya başlar.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yedi düveli diz çöktüren kuruluş sürecinde Büyük Önderi Atatürk, Milli Şefi İnönü'dur.

Beşiktaş Kulübü, Süleyman Seba'dan sonraki "piyasaya uyum" sürecinde, stadına ismini veren İnönü'nün adının önüne bir ticari marka ekleyerek, bilinçli ve duyarlı sporseverleri büyük bir hayal kırıklığına uğratmıştır.

Basın yayın organlarında stadın adının "Vodafone Arena" olacağına dair haberler yer almaktadır. Vodafone yabancı bir GSM şebekesidir. Arena, kadim çağlarda çaresiz insanların vahşi ve yırtıcı hayvanların önüne atıldığı, Batı kültürünün parçası olan bir zulüm alanıdır. İnsanlığın, geriye dönüp baktığında, utanç duyacağı bir işkence mekanıdır. Vodafone Arena'da Türk'e ait ne vardır!

Beşiktaş, bu konuda ilkeli, tutarlı ve Türk tarihine saygılı bir tavır takınan Fenerbahçe'yi izlemeli, yeşil dolara ilkelerini ve değerlerini teslim eden, tuttuğum takım olan Galatasaray'ın peşinden gitmemelidir.

Eğer, Türk'ün her değerine yürekten bağlı ve hayatın futbol topu dışındaki yönlerini de gören Süleyman Seba yaşasaydı, İnönü'nün adının kazındığı bir stada kendi isminin verilmesine asla razı olmazdı! Şirket kâr bilançolarını incelemekten zaman bulabilenler, Seba'nın hayatını ayrıntılı olarak gözden geçirebilirler. Acaba Çarşı Grubu, bu konuda ne düşünüyor?

Amiral Soner Polat

ulusalkanal.com.tr

Tüm yazılarını göster