Zincirleri kırmak!

Soner Polat Yazar ulusalkanaliletisim@gmail.com

Aslında çoğu zaman tutkularımızın eseri oluruz. Maddi hırslar önünde sonunda tutkuya dönüşür. Bu yenmenin en kolay yolu toplumsallaşmadır. Eğer toplumun çıkarlarını kişisel çıkarların önüne koyarsanız, hem kendinizi eğitir hem de mutlu olursunuz. Aslında mutluluk biraz da paylaşmaktır. Aşağıdaki anekdot çok şey anlatıyor:

Asya'da maymun yakalamak için kullanılan bir çeşit tuzak vardır.Bir Hindistan cevizi oyulur ve iple bir ağaca veya yerdeki bir kazığa bağlanır. Hindistan cevizinin altına ince bir yarık açılır ve oradan içine tatlı bir yiyecek konur.Bu yarık sadece maymunun elini açıkken sokacağı kadar büyüklüktedir, yumruk yaptığında elini dışarı çıkaramaz.

Maymun, tatlının kokusunu alır, yiyeceği yakalamak için elini içeri sokar yiyeceği kavrar, âmâ yiyecek elindeyken elini dışarı çıkarması olanaksızdır. Sıkıca yumruk yapılmış el, bu yarıktan dışarı çıkmaz. Avcılar geldiğinde, maymun çılgına döner ama kaçamaz.

Aslında bu maymunu tutsak eden hiçbir şey yoktur. Onu sadece kendi bağımlılığının gücü tutsak etmiştir. Yapması gereken tek şey elini açıp yiyeceği bırakmaktır. Âmâ zihninde açgözlülüğü o kadar güçlüdür ki bu tuzaktan kurtulan maymun çok nadir görülür.

Bizi tuzağa düşüren ve orada kalmamıza neden olan şey, arzularımız ve zihnimizde onlara bağımlı oluşumuzdur. Tüm yapmamız gereken, elimizi açıp benliğimizi ve bağımlı olduğumuz şeyleri serbest bırakmak, özgürleşmektir.

Joseph Goldstein öyküsü kısa ama nefes kesici!

Ülkemiz için tutkularımızdan vaz geçelim ve “hayır” diyelim.

Amiral Soner Polat

ulusalkanal.com.tr

Tüm yazılarını göster