Finansmanı eksik niyet mektubu

Çetin Ünsalan Yazar ulusalkanaliletisim@gmail.com

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak yeni ekonomi programını açıkladı. Bunun bir öncekinin reformu niteliğinde olduğu belirtiliyor. Öncelikle bir şeyi 6 ay içinde reforma tabi tutmayı elbette herkesin takdirine bırakıyorum.

Çünkü benim kanaatim odur ki, bu zaten bir öncekini neredeyse tamamen hükümsüz kılar. İşin bu tarafını bir kenara bırakırsak anlatılanları kısaca şöyle özetleyebilirim:

Bu süre içerisinde Türkiye’de yaşananlar, eleştiri konusu olanlar, beklentiler, yapılması gerekenler, ateşin düştüğü yerler, geçim sıkıntısından bankacılıktan yükselen alarma kadar tüm konular alt alta dizilmiş.

Ondan sonra denilmiş ki: Öyle bir program açıklayalım ki, herkes kendinden bir şeyler bulsun; ama tam olarak ne yapacağımız da anlaşılmasın. Buna anlatamama etkisini de ilave edersek, sanki bir şey yapmaya niyetliymişiz gibi bir görüntü ortaya çıkar. Böylece belki güven tesis edilir ve bu yolla da ülkeye para girişini sağlar, yükselen sesin bir nebze olsun kısılmasına da bahane üretiriz.

Yani anlaşılacağı üzere laf çok icraat yok cinsinden bir açıklamayı daha yaşadık. Gerçekçi, dönüşümsel ve sorunları ortadan kaldıracak başlıklar ya yok ya da bunların nasıl yapılacağı ile ilgili bir yol haritası bulunmuyor. Sadece ‘siyah siyahtır, beyaz da beyaz’ denildi.

Şöyle bir dinleseniz ‘evet ya bunları yapmak gerekiyor’ kanaatine kapılıyorsunuz. Ardından durup ‘peki nasıl yapacaklarmış’ sorusunu sorduğunuzda yanıt bulamıyorsunuz. Çünkü hepsinin temelinde dinlenmiş ama üzerinde üretim duygusuyla çalışmamış, ucundan tutan bir fotoğraf var.

Zira bazı başlıklar var ki, çözülmesi noktasında dikkat çekip, yemin etseniz başınızın ağrımayacağı yerler bulunuyor. Ama tüm bunları nasıl finanse edebileceğimiz ile ilgili içinde tek bir detay yok.

Bazı fonlar oluşturarak durumu kurtarmaya çalışan başlıklar ise ciddi anlamda şüphe götürecek cinsten. Yani için için bir imtiyaz devri ya da gelecekten para kullanma eğilimleri de göze çarpmıyor değil. Fakat bunda da ‘hayata geçer mi’ sorusunun yanıtı pek bulunamıyor.

Örnek mi? Emeklilere öyle bir para verilecekmiş ki, artık çalışmak zorunda kalmadıkları gibi, rahat rahat geçineneceklermiş. Yine turizm master planıyla ilgili öyle bir yol haritası oluşturuluyor ki, bunu da yakında bakanlık açıklayacak. En az 30 yıllık yılan hikayesi...

Tarım konusunda dev bir üretim hamlesinin başlatılacağı ifade edildi? Ama bu konuda da bakanlık yakında açıklama yapacak. Hangi bakanlık? Her sıkıştığında ithalatla sorun çözmeye çalışan bakanlık.

Bir örnek daha verelim. Bütçe dengesi için tasarruf adımların devam ettirileceği söylendi. O zaman adama sormazlar mı? Bugüne kadar nereden tasarruf yapıldı da, bu devam ettirilecek? Sözün özü şu: Artık dağ fare bile doğuramıyor.

Çetin Ünsalan

Tüm yazılarını göster