Türk halkı belirgin bir şekilde değişim ve dönüşüm geçiriyor. Batı’nın Türkiye’yi bölmek için doludizgin koştuğu bir dönemde ülkeyi savunan güçler kabuk değiştiriyor. Geleneksel değerler silsilesine bağlı muhafazakâr kesim ülke bütünlüğü için öne çıkarken, kendisini ilerici olarak sunanlar esen rüzgârlarla savruluyor…
Beşiktaş’ın göbeğinde yapılan “Sessiz Çığlık” eylemlerine kimsenin dönüp baktığını bile görmedim. Eğitimli kesim Ermeni soykırımyalanını savunanları, PKK avukatlarını Meclis’e göndermekte hiçbir beis görmüyor! Atamıza “kefere” diyen bile baş tacı edildi! Lüks sitelerde oturanlar, HDP’yi çılgınca destekliyorlar… Dayanılmaz bir kibir ve kendini beğenmişlik hemen göze çarpıyor.
Cumhurbaşkanı seçiminde de Ekmeleddin aşkına tutulmuşlardı.Bu kitlenin ne istediğini bildiğini de sanmıyorum. Bu durum ülkenin geleceği açısından hiç de hayra alamet değil!
Boyalı ve güdümlü basının AKP ve MHP seçmeni üzerinde hiçbir etkisi yok! Ama aynı basın iyi semtlerde oturan seçmeni istediği istikamete sürükleyebiliyor… Ülkemizdeki oteller sinek avlarken dört beş yayınla bu kesimi Yunanistan’a tatile gönderdiler!
Toplumu Yönlendirenlerin Hal-i Pür Melali
Toplumun eğitimli ve üst gelir grubunda olanları yönlendirenler de başka bir âlem!Seçim sonrasında holding basını, Sözcü, Yurt, Cumhuriyet, Halk TV zafer çığlıkları attı. Neyin zaferi olduğunu bir türlü anlayamadım… AKP ve Erdoğan’ın ipini çektiklerini sanıyorlardı!
İlk anda CHP-MHP-HDP koalisyonu önerdiler! “AKP-CHP koalisyonu kurulursa, CHP’nin biteceğini” söylediler! Mars’dan uzaylı getirseydik, onlar bile MHP’nin HDP ile bir araya gelmeyeceğini söylerdi!
“Olası bir AKP-CHP evliliğinde, CHP’nin yok olacağını” dillerine dolayanlar, çok geçmeden AKP’ye yalvarır bir konuma düştüler! Aslında, “gelmiş geçmiş en kötü dışişleri bakanı!” dedikleri Davutoğlu çok iyiydi ama Erdoğan oyunbozanlık ediyordu… CHP, vatan millet aşkına, oy kaybını göze alarak topa giriyordu!
Kos -Türkçe isminin İstanköy olduğunu hatırlatayım!- adasında kös kös gülerken, okurlarını Yunanistan’da tatil yapmaya davet ediyorlardı. Bu arada Doğu Akdeniz’de Mısır ve Yunanistan’ın anlaştığı ve Türkiye’nin dışlandığı yönünde haberler geçiyorlardı.
Oh olsun! AKP’nin yanlış politikaları sonucu bu kayıplar yaşanıyor! Bedelini AKP ödesin!
Sevgili dostlar, AKP’nin hiçbir şey kaybettiği yok! Bir eli yağda, bir eli balda! Kaybeden Türkiye! Olsun, olsun, beter olsunlar, AKP yüzünden oldu!
Nihat Genç’i Dinleyelim
Nihat Genç, Odatv’deki “Mustafa Kemal’in itleri lafına alınmadınız, şerefsizler lafına saldırıya geçtiniz!” başlıklı yazısında bakın neler söylüyor:
Ve meclis başkanlığı seçiminden başlayarak MHP’nin ‘bayram sevinçlerini’ bozduğunu ‘kıllık’ çıkarttığını söylemeye başladılar. MHP AKP muhalifidir ama milli endişeler söz konusuysa önceliği terör karşıtlığıdır, bunu bilmek için müneccim olmaya gerek yok.
CHP’yi kimliksizleştirip PKKsever hale getirip meydanı MHP’ye bırakan bu kolpa liberal tayfadır. Doğrusu bir ülkede milli endişeleri, cumhuriyetin hukukunu, bölünmez bütünlüğü savunmak için göğsünü siper eden parti MHP değil CHP olmalıydı.
Ancak daha birkaç sene önce bu PKKsever yazarlar Onur Öymen’e, Birgül Ayman’a daha bir çok CHP’li siyasetçiye şimdi MHP’ye saldırdıkları gibi taarruzlar düzenleyip CHP’nin içinin boşaltılmasını sağladılar.
Bu ülkede herkes demokrat özgürlükçü olmak için sizin gibi PKKsever olmak zorunda değildir, ya da Sözcü Gazetesi ve Halk TV’de ikâmet eden çok akıllı yazarlar gibi, bu ülkede herkes AKP düşmanlığı için terör örgütüyle siyasi ittifaka girmek zorunda hiç değildir.
CHP’yi parçalamak sizin için çok kolaydı hadi AKP’yi parçalayın da görelim.CHP’nin içini oymak çok kolaydı, hadi MHP’yi oyun da görelim.
Anlamak Gerçekten Zor
Ortaya çıkan çok garip bir durum var. Kendisini Atatürkçü ve Cumhuriyetçi olarak tanımlayan kesimler giderek HDP’ye yaklaşırken, daha yoksul ve muhafazakâr çevreler vatanın bölünmez bütünlüğü için seslerini yükseltiyor…
CHP’ye el koyan dar kadro partiyi değerler kapsamında alt üst ederken, hem seçmenini hem yazarçizer takımını başkalaştırıyor… Ekmeleddin gönüllüsükalemşorlar hızlı silah çekiyor ve yeni CHP yönetiminin önünde duranları bir bir yere seriyor…
Peki, “bu eğilimin doğal sonucunu ne olur?” derseniz, bindiği dalı kesenlerin yerçekimini yendikleri görülmemiştir!
Amiral Soner Polat
ulusalkanal.com.tr