Mesela Nepal. Neden Elçiliğimiz yok? İsrail'in var, BAE'nin var, Fransa'nın var, Brezilya'nın, Katar'ın, Norveç'in var... Büyüklerin hepsinin var. Nepal'in de haliyle Türkiye'de elçiliği yok ancak bizden çok daha küçük başka ülkelerde var.
Nepal sadece bir örnek. Türkiye'nin milyonlarca kişilik nüfusu olan bazı ülkelerde elçiliği yok. Bunun bir mantığı var mıdır?
Haksızlık yapmayalım. Türkiye, diplomatik misyonu olan ülkeler sıralamasında hiç fena bir yerde değil. Ancak bu karşılaştırmada önemli bir husus var. Misal, Avrupa Birliği'nin, üye ülkelerden hariç olarak yüzlerce diplomatik misyonu var ve bunlar, ülke misyonları ile birlikte çalışıyorlar. Bu yüzden, her bir Avrupa ülkesinin her yerde misyon açmasına gerek kalmadan güçlü bir temsil ve etkinlik sağlayabiliyorlar.
Fransa'nın büyükelçilik sayısı Türkiye'den yaklaşık 15-20 adet daha fazla, Almanya'nın 10 adet civarı fazla. Elbette bu işlerde nitelik nicelikten daha önemlidir ancak niteliği henüz ölçemediğimiz için nicelik karşılaştırması ile yetiniyoruz.
Dünyada yaklaşık 200 ülke var ve Türkiye’nin büyükelçilik sayısı 150 civarında.
TÜRKİYE'NİN NERELERDE ELÇİLİĞİ YOK?
Orta Amerika bölgesi bu konuda ilk göze çarpan bölge. Yan yana ülkeler olan Honduras, Nikaragua, Belize, Kosta Rika, El Salvador, buralarda elçilik yok.
Karayipler bölgesine gelirsek, Jamaika, Haiti, Bahamalar, Turks ve Caicos adaları Porto Riko (ABD'ye kısmen bağlı) ve ilave birkaç sömürge ada devleti.
Latin Amerika'ya bakarsak Guyana, Surinam; Trinidad ve Tobago.
Avrupa'ya bakalım, Avrupa'da eksik var mı? Evet var. İzlanda, Lihtenştayn, San Marino, Monako (ülke denebilirse).
Afrika'ya bakalım. Togo ve Liberya sanırım en son Cumhurbaşkanımızın ziyareti ile karar alındı hallolalacak. Gine-Bissau, Gambiya, Orta Afrika Cumhuriyeti, Malavi var. Güney Afrika'nın içinde iki küçük ülke var, Lesotho ve Esvatini ( eski Svaziland).
Asya'ya gelelim. Nepal demiştik. Butan, Ermenistan, Kuzey Kore, Maldivler.
Okyanusya'ya göz atalım. Papua Yeni Gine, Yeni Kaledonya (Fransa'ya bağlı) , Solomon Adaları, Fiji, Tuvalu, Marshall Adaları, Nauru ve birkaç küçük ada devleti daha.
EKONOMİK PERSPEKTİF
Kabul etmek lazım.. Bunların hepsine elçilik açmanın anlamı yok.. Minicik, 50 bin kişinin yaşadığı ülkeler bazıları.. Harcanan paraya yazık olur. Ancak bir kısmı küçük olmasına rağmen çeşitli sebeplerle önemli ülkeler olabiliyor. Açılacak elçilik sayesinde ileriki yıllarda Türkiye ile ticaret hacmi artırılabiliyorsa, kurulan şirket sayıları artırılabiliyorsa, Türkiye'ye gelen turist sayısı artırılabiliyorsa, bölgesel stratejiler desteklenebiliyorsa, Birleşmiş Milletler ve benzeri kurumlarda politik destek alınabiliyorsa yeni elçilik açmak geleceğe iyi bir yatırım olabilir. Birçok ülke, elçilikleri ve istihbarat örgütleri vasıtası ile, sorumu oldukları bölgelerde, belirli bir rakamın üzerindeki (genelde 100M USD) tüm ihaleleri takip eder ve ulusal şirketlerine iş devşirme çalışmaları yapar. Yeni elçilikler ile bu kanaldan gelecek iş hacmi de desteklenebilir. Elbette küçük ülkelere gerekirse daha makul masraf bütçesi olan az personelli elçilikler açılabilir. Çok sayıda ülkenin Ankara'da büyükelçilik ve İstanbul'da konsolosluk açması da Türkiye'ye ilave ekonomik canlılık ve kültürel zenginlik sağlayacaktır.
Elçilik açmak gerçekten ticarete faydalı olur mu? Elbette tahminimiz faydalı olacağı yönünde ancak bir de verilere bakalım. Orta Amerika'da bitişik birkaç ülkeye bakalım. Elçiliğimiz olan Kosta Rika ve Panama'ya bakalım. Bir de yandaki elçilik olmayan Honduras ve Nikaragua'ya bakalım. İlk ikisi ile ticaret hacimlerimiz 100 ve 260 milyon USD. Son ikisi ile hacimler 20 ve 12 milyon. Son iki ülkenin nüfusunun daha yüksek olduğunun da altını çizelim. Elbette bu karşılaştırma çok yüzeyseldir ancak bir fikir verir. Elçiliklerin masrafının, yaratacağı faydanın çok altında olacağını tahmin edebiliriz.
EKSİKLİĞİ HİSSEDİLEN ELÇİLİKLER HANGİLERİ?
MALDİVLER
Maldivler özel bir ülke. Çoğu ada ülkesinin aksine Müslüman (sünni) ağırlıklı bir ülke ve Hint Okyanusunda hayli stratejik bölgede. Turizm albenisi yüksek. Elçilik ve THY bağlantısı ile ekonomik fayda yaratılabilir. Muhtemelen THY için dönemsel olarak karlılık artırıcı bir bölge olacaktır. Uzun vadede Deniz Kuvvetleri için uygun bir ikmal noktası olabilir. Adalar ülkesinde Türk İHA'ları mutlaka işe yarayacaktır. Askeri kullanım haricinde ticari kullanım imkanları da Maldivler özelinde geliştirilebilir.
Maldivlerin jeopolitik önemi de hayli yüksek. Maldivler siyasetinde darbeleri, yolsuzluk iddialarını, kumpasları, gezi eylemleri benzeri, hükümet değişimi ile sonuçlanan barışçı eylem hareketlerini görmek mümkün. Biraz derine bakarsanız, Atlantikçi cephe ile halkçı cephe arasındaki mücadelenin deseni belli oluyor. Maldivler, Çin'in kuşak yol bölgesi içinde yer alıyor. Çin ve Maldivler ‘in devlet başkanları ve askeri heyetleri karşılıklı olarak ziyaretlerde bulunmaktalar. Çin ile ilişkiler hızla iyileşmekte, Hindistan ile kötüleşmekte. Çin'in savaş gemileri, Maldivler limanlarına uğrak yaptılar. Çin ve Maldivler ‘in ortak Okyanus gözlem istasyonu kurma kararı almasına Hindistan, Çin denizaltıları için askeri kullanım imkanı olacağı endişesi ile karşı çıktı. Çin'in Maldivlere yaptığı altyapı yatırımları, Maldivlerin çehresini değiştirmiş durumda.
Jeopolitik çekişmelerin yeni merkezine bu kadar yakın bir adalar ülkesinde Türkiye'nin elçilik ile bayrak göstermemesini kim nasıl açıklayabilir? Türkiye'nin politik gücü, Maldivler üzerinde (dini yakınlıktan dolayı) hem Çin'den hem ABD'den daha etkili olabilir.
ERMENİSTAN
Ermenistan toplumu ile köklü tarihi ve sosyal ilişkilerimiz var. Elçilik açarak doğrudan diyaloğu başlatmaktan zarar gelmeyecektir. Diplomatik ilişkinin komşumuz ile 3. ülkeler üzerinden yürümesi sağlıklı bir durum değildir ve manipülasyonlara açık ortam yaratılmaktadır. Zaten Ermenistan'ın ne kadar bağımsız, egemen bir ülke olduğu tartışılır bu yüzden büyük sorunlar çözülemese dahi vatandaşların günlük sorunları ile ilgili küçük sorunlar çözülebilir ve Ermenistan'ın daha iyi anlaşılması mümkün olur.
İZLANDA
İzlanda, 58 bin USD kişi başı gelir ile Avrupa'nın en zenginleri arasında. Ada ülkesi olduğu için havayoluna mahkum. Elçilik açılır ve THY destekler ise, hızla ticaret ve turizmin artma imkanı olabilir. Alüminyum konusunda işbirlikleri yapılabilir. İzlanda'nın nüfusu çok düşük ve jeopolitik önemi çok az bu yüzden küçük bütçeli bir temsilcilik makul olabilir.
NEPAL
Nepal, 30 milyon nüfusu ile elçilik konusunda geç kaldığımız ülkelerden. Fakir bir ülke. Turizm ve paralı asker ülkesi. 2015'te THY'nin yepyeni geniş gövdeli 230 milyon dolarlık A330 yolcu uçağı Nepal'de pistten çıkar ve pert olur. Bugün Nepalliler, THY uçağını müze yaptılar ve turistleri içinde gezdiriyorlar. Elçilik olsaydı durum değişir miydi bilemiyorum ancak THY nin uçtuğu bir ülke zaten elçilik olması gereken bir ülkedir. Nepal ayrıca İngiltere ordusu için Gurka askerlerinin temin edildiği ülkedir. Gurkalar ile 1. dünya savaşında Çanakkale'de ve öncesinde Filistin ve Mezopotamya'da münasebetlerimiz olmuştur. Son yıllarda ise Irak'ta ara sıra komşuluk yapmaktalar. Neredeyse kan kardeşi olduğumuz bu millete bir elçiliği esirgememek gerekir.
KUZEY KORE
Kuzey Kore, yüksek diplomatik potansiyel barındıran özel bir ülke. Yıllarca ABD ve müttefiklerine kafa tutabilmiş. Kapalı bir ekonomi ancak belirli askeri teknoloji yetkinlikleri hayli üst seviyede. Türkiye, bazı batılı ülkeler tarafından kuşatıldıkça ve tehdit edildikçe kaçınılmaz olarak doğuya yönelecektir ve bu kapsamda Kuzey Kore, elçilik açılmasından zarar görmeyeceğimiz ülkeler arasındadır. Kuzey Kore'de bir çok batılı ülkenin elçiliği faal durumdadır.Türk diplomasisi, Kore yarımadası bölgesinde kalıcı barışın sağlanması için yapıcı yol oynayabilir.
ORTA AMERİKA
Orta Amerika'da 10 milyon nüfus ile Honduras elbette elçilik konusunda geç kaldığımız başka bir ülkedir.
Genel olarak ABD'nin güneyindeki küçük devletlerde sular hep kaynatılır. Politik hayat normal akışında pek yürümez. Bu bölgelerdeki devletler, darbelere alışıktır. Honduras bu bölgede yine çok sorunu olan ülkelerdendir. Ayrıca bölgenin en fakir ülkeleri içindedir. ABD'nin Türkiye'yi askeri üsler ile çevrelediği bir dönemde hem Orta Amerika ülkeleri hem Karayip ülkeleri ve Latin Amerika ülkeleri ile uzun dönemli iyi ilişkiler geliştirmek, ticareti geliştirerek bu ülkelerin ABD bağımlılığını azaltmak yerine politikalar olur.
Orta Amerika'daki ekonomilerde tekstil sektörü ihracata dayalı yapısı ile hayli gelişmiştir ve ağırlıklı olarak ABD pazarına çalışır. Tekstil sektörünü iyi bilen Türk tekstilciler için uygun yatırım fırsatları bu ülkelerde olabilir.
Nikaragua'da Daniel Ortega uzun süredir başkanlık yapmaktadır. Bu ülke, Latin Amerika için Bolivarcı ittifak üyesi ülkeler ( ALBA) arasındadır. Honduras'a benzer sebepler ile Nikaragua'da da elçilik açılması faydalı olacaktır.
AFRİKA
Batı Afrika'da Gine-Biso ve Gambiya, Müslüman ağırlıklı olmaları ve hayli fakir olmalarından dolayı ( hızlı büyüme potansiyeli), nispeten kolay ulaşım imkanlarından dolayı ( liman şehirleri) yüksek ticari ve politik potansiyel taşıyan ülkelerdir ve Türkiye'nin Afrika'ya hayli yatırım yaptığı dönemde atlanmamaları gerekir. Zaten Nijerya'ya, Gabon'a mal götüren konteyner gemileri bu ülkelerin limanları önünden geçmektedir.
OKYANUSYA
Okyanusya ile Türkiye'nin ticari potansiyeli düşüktür çünkü ulaşım imkanları mesafelerden ötürü uzun ve pahalıdır. Diğer taraftan bu ülkelerin Jeopolitik, Ekolojik önemlerinde azalma değil artış mevcuttur.
Yeni Kaledonya örneğine bakalım. Okyanusya'da Türkiye'nin elçiliğinin olmadığı Fransız kolonisi bir ülke. 2018 de küçük bir fark ile Fransa'dan bağımsızlık referandumları başarısız oldu. Fransa'nın hem Türkiye'nin içişlerine, hem komşularının iç işlerine yoğun derecede müdahil olduğu bir dönemde, Türkiye'nin Yeni Kaledonya'da elçiliğinin olmamasını hangi stratejik derinlik ile açıklayabiliriz? Sonraki bağımsızlık referandumuna kadar Türkiye diplomatik misyonu ile bölgede pozisyonunu almalıdır.
Papua Yeni Gine örneğine bakalım. Okyanusya'nın Avustralya'dan sonra en büyük nüfusuna sahip ülke. Diplomatik ilişkilerin hala bu devirde Avustralya üzerinden ve fahri konsoloslar üzerinden yürümesi nasıl açıklanabilir?
Türkiye, açacağı elçilikler ile bu imkanı olmayan birçok dost ülkeye de diplomatik servis sağlayabilir ve sağlamalıdır. Azerbaycan, Katar, Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Macaristan, Özbekistan, Libya gibi ülkelere bu destek verilebilir.
Türkiye özellikle Orta Amerika, Latin Amerika ve Karayipler bölgesinde etkisini artırmak için daha çok İspanyolca (ve kısmen Portekizce) dilini ikinci yabancı dil olarak yaygınlaştırabilir. Türkiye'nin tarihi bağlardan dolayı Arapça, Rusça , Fransızca bilen insan kaynağı mevcuttur ancak dünyada 30 ülkede anadil olarak konuşulan İspanyolca + Portekizce'de durum geleceğe yönelik parlak gözükmemektedir.
Sonuç olarak Türkiye'nin eksik elçiliklerini tamamlaması, ekonomik ve politik gelişim açısından doğru yönde atılmış adımlar olacaktır.