Kaçın filler geliyor

Çetin Ünsalan Yazar ulusalkanaliletisim@gmail.com

Herkesin bildiği bir sözdür: Filler tepişir, çimenler ezilir. Türkiye’yi bundan daha güzel ne özetleyebilir ki?

İşte tam da bu benzetmeden yola çıkabiliriz. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Batman’da bir açıklama yaptı. Ortalama yüzde 70 dolaylı vergiyle gelirini sağlayan Maliye’nin Bakanı vergi yükünün çok olmadığından bahsetti ve bombayı patlattı?

“Biz vergiyi tabana yaydık.” Güler misin, ağlar mısın? Oysa Türkiye’de sabit gelirli emekli, memur, işçi, sabit geliri olmayan esnaf ve hatta geliri bile olmayan işsiz bu dünyanın en ahlâksız vergisini milyar doları olan ile eşit ödüyor.

Yani Maliye Bakanı’nın söylediği itiraf gibi bir şey. Vergicilik biliminin aksine Türkiye’de ihtiyaç olan verginin tabana değil, tavana yayılması… Çünkü zaten tabanın üzerinde tepiniyorsunuz; tavandan vergi almıyorsunuz.

Dolar milyonerlerin hızla arttığı, milyar dolarlıkların vergi listesinde tek tük gözüktüğü, trilyona satılan dairelerin sahiplerinin soruşturulmadığı, milyonlarca Avro’nun ayakkabı kutularından çıktığı, sıfırlaya sıfırlaya kaldığı söylenen 30 milyon Avro’nun 3-5 kuruş olarak nitelendirildiği ülkenin fillerinin paylaşım kavgasını izliyoruz.

Sonra vatandaş çıkmış kimin haklı olduğunu tartışıyor. Bu, akşam evine çorba götüremeyen adamın, tuttuğu takımın 20 milyon Avro’ya yaptığı transferle övünmesi gibi bir şey.

Prof. Dr. Osman Altuğ’un tabiriyle ‘parakrosi’nin bundan daha net bir anlatımı olabilir mi? Açın televizyonları, gazeteleri… Halkın gündemine dair ne var? Nerede işsizlik, yoksulluk, öğretmensiz okullar, borçları nedeniyle intihar edenler?

Gündem de onların, para da… Bir tarafta rüşveti, öte tarafta devlet erkinin kimde olduğunu, bir tarafta borsanın durumunu, öte tarafta ihaleleri tartışıyoruz. Ama hiç kimse aybaşında kirasını ödeyemeyen ya da iş bulmaktan ümidini kesen insanlara bakmıyor.

Bankaların kârlılığından bahsediliyor da, siftah yapamayan esnaftan ya da sattığı malın parasını tahsil edemeyen küçük ve orta boy üreticiden söz edilmiyor. Kamu bankalarından medya kuruluşu almak için yaratılan havuzlar gündemde de, aynı bankanın finanse etmesi gereken çiftçi ortada yok.

İşverenin ödeyemediği vergiler konuşuluyor da, işçinin alamadığı maaştan bahsedilmiyor. Ama bir taraf tüm giderlerini vergiden düşebilirken, diğerinin maaşından peşin kesiliyor. Ardından da sokağa çıkıp aynı dolaylı vergiyi ödüyorlar.

Sonra da bu ülkenin Maliye Bakanı çıkmış vergiyi tabana yaymakla övünüyor. Mr. Şimşek! Tabanı bırakın, zaten canına okudunuz. Siz tavandaki yol arkadaşlarınıza hesap sorun.

Çetin Ünsalan

ulusalkanal.com.tr

Tüm yazılarını göster