Türkiye onbirinci kez kalkınma planı yapıyor. Öncelikle büyümeden kalkınma anlayışına geçmiş olmamızın memnuniyet verici olduğunu söylemek gerekir. Bu konuyla ilgili çalışmanın TBMM’ye gönderildiğini ve çıkan üzerinden yeni bir değerlendirme yapma ihtiyacı olduğunu da belirtmek gerekir.
Ama elimizdeki verilerle baktığımızda eğitimden sanayiye kadar büyük bir dönüşümden bahsedildiği gözleniyor. ortaya çıkıyor. Yani bir dönüşüm ihtiyacı olduğu konusunda herkes hemfikir.
Fakat bunun hayata geçip geçmemesi, bununla ilgili doğru işlerin yapılıp yapılmaması ayrı bir konu. Mesela öngörülen o ki, yerli tedarik oranımızı arttıracağız ve katma değerli ürünler ihraç ederek, istihdamda da önemli bir yol alacağız.
Şimdi bunları söylemek kolay. Olumlu ya da olumsuz değerlendirme yapmak da mümkün değil. Yani kimsenin niyetini bilemezsiniz. Fakat ortaya konulan projeksiyon üzerinden, belki niyeti değil ama sonucu yorumlayabilirsiniz.
Bu nedenle ben meseleye buradan ve dış ticaret rakamları üzerinden bakacağım. Öncelikle 2014 yılına dönelim ve 2023 hedeflerini hatırlayalım. O yıllarda 100. senemize geldiğimizde ihracatımızın 545 milyar dolar; ithalatımızın da 625 milyar dolar olacağı ifade ediliyordu.
Her ne kadar 500 milyar dolar öne çıksa da, dönemin TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, resmen bu rakamları telaffuz etmişti. Üretim yapımızda bir değişikliğe gitmediğimiz için de 80 milyar dolarlık bir açık ile karşı karşıya kalacağımız görülüyordu.
Peki bu açığın ihracat geliri içindeki darbesi neydi? Takribi yüzde 15... Bugüne geldiğimizde ilk 6 aylık dış ticaret rakamlarımıza baktığımızda bu ağırlığın yüzde 17 civarında olduğunu görüyoruz. Yani aradan geçen beş yılda işi iyileştirmek yerine kötüleştirmişiz.
Üstelik dış ticaret hacmindeki daralma, üretim maliyetlerindeki artış, işsizlikteki patlama gibi faktörleri de ele almıyoruz. Şimdi deniliyor ki Türkiye ders aldı ve 2023 yılında iç tedarik ve yerli üretimle bu durumu tersine çevirecek.
O zaman 2023 dış ticaret rakamlarının sağlamasını yapalım. Öngörülen ihracat 226,6 milyar dolar. Hemen altını çizelim yüzde 100 hedef sapmasının hesabını birinin vermesi gerekiyor. Dönersek konumuza...
İthalatımız da 2023 yılında 293,5 milyar dolar olacak deniliyor. Peki ihracat gelirinin içinde açık oranına baktığımızda durum ne oluyor? Yüzde 15’lik öngörü yüzde 25’e çıkıyor. Yani Türkiye yine içten tedarik yapmayacak. Bundan tek anlaşılan bu.
Zaten işsizliğin yüzde 10 düzeyinde tahmin edilmiş olması da bir sıçrama öngörülmediğini gösteriyor. Bitti mi? Hayır... Kilogram ihracat kazancımızın ortalamada bugünküyle aynı olarak 1,3 dolar olarak hedeflenmesi, katma değerli üretime de yönelmeyeceğimizi anlatıyor.
Velhasıl kelam rakamlar bu bir kalkınma planı değil diyor. Söylem mi? Lafı güzaf...
[email protected]