Leonardo Da Vinci'nin Yemek Tablosundaki Sır! Leonardo Da Vinci'ye Göre Kıyamet Ne Zaman Kopacak?

Rönezans döneminin erken tanıklarından olan Leonardo da Vinci dünyanın sonunu ve bunun ideal olandan daha erken gerçekleşeceğini öngörmüştü. Leonardo da Vinci hakkında .eşitli rivayetlere göre, 15. yüzyılın ünlü polimatı dünyanın sonunu öngörmüş ve kıyamet hayranları için bir Paskalya Yumurtası gibi Son Akşam Yemeği resimlerinin içine tarihin ipuçlarını sakladığı iddia ediliyor.

Leonardo da Vinci'nin Yemek Tablosundaki Sırrı

Vatikan araştırmacıları, Leonardo da Vinci'nin tablosu hakkında bir da Vinci şifresi olduğunu, sadece Dan Brown tarafından popüler hale getirilen ile sınırlı olmadığını ifade etti.

Leonardo da Vinci'nin yemek tablosundaki sırrı çözmek için kolları sıvayan araştırmacılar, Vinci'nin el yazmalarını inceledi ve el yazmalarından buldukları ipuçlarına göre 21 Mart 4006 tarihinde kıyamet kopacak. Araştırmacılar, Leonardo da Vinci'nin şifresi hakkında Vinci'nin saldırıya uğramaya karşı sakladığını ifade ettiler.

Leonardo da Vinci'nin mesajı tam olarak belirsizliğini korurken, araştırmacılar, "matematiksel ve astrolojik" bir bulmacayı çözdüğüne atıfta bulunuyor ve Vinci'nin şifresi hakkında "Güven bana kardeşim" yazdığını ifade ediyorlar.

Araştırmacılar, Leonardo da Vinci'nin eskizlerine dayanan ve Fransa Kralı 13. Louis'ye hediye edilen "Son Akşam Yemeği" goblenini inceledikten sonra bu sonuca vardı ve başka bir yerde Galitzia, İsa'nın üzerindeki pencerede gizlenmiş ipuçları olduğunu, ancak bunun dışında analiz edilecek çok fazla iddia olmadığını söyledi.

Leonardo da Vinci'nin Dünya'nın Sonu Hakkında Görüşleri

Bununla birlikte, da Vinci hayatının sonlarına doğru kıyamet olaylarına ilgi duymuş ve Dünyanın Sonu Vizyonları olarak bilinen bir seride bir dizi felaket sahnesi çizmiştir.

Sahneler gökten yağan ateşleri ve kaynayan denizleri gösterirken, eşlik eden notlar bulutların görünümünü tartışmaktadır.

Araştırmacılar, "Leonardo da Vinci hayatının son yıllarında hem çizimlerinde hem de yazılarında bir manzarayı mahveden dehşet verici bir fırtına konusunu tekrar tekrar işledi" diyerek açıklıyor. Ölüm ve yıkımla ilgili bu saplantı, sonuna yaklaşan bir sanatçının en büyük eserlerinden bazılarının gözlerinin önünde bittiğini ya da yok olduğunu gören ve her şeyin, hatta dünyanın kendisinin bile geçiciliğine dair derin bir duyguya sahip olan bir sanatçının son derece kişisel bir ifadesi olarak görülebilir.