26 HDP MYK üyesi için 301. maddeden fezleke

HDP Merkez Yürütme Kurulu üyesi 26 kişi hakkında “Ermeni soykırımı” ifadelerini kullandıkları için fezleke hazırlandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soykırım suçlaması yapan HDP’lilerin Ceza Kanunu’nun 301’inci maddesinden soruşturulmasını talep etti.. 301’inci maddeden soruşturma yapılması için Adalet Bakanlığı Abdülhamit Gül’ün izin vermesi için fezleke yazıldı.

Abone ol

Türkiye Cumhuriyeti Devletine soykırımcı suçlaması yapan HDP’nin 26 yöneticisinin Türk Ceza Kanunu’nun 301’inci maddesinden yargılanması için harekete geçildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 24 Nisan’da HDP Merkez Yürütme Kurulu üyelerinin 1915 tehcirini “Ermeni Soykırımı” olarak tanımasına yönelik fezleke hazırlandı. Başsavcılık 26 HDP MYK üyesinin Türk Ceza Kanunu’nun 301. Maddesinden soruşturulmasını istedi.

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’den soruşturma izni talep edilen fezlekede, BM’nin 1948 tarihli sözleşmesine göre, "bu tarihten önce yaşanan acı olaylar için 'soykırım' ifadesinin kullanılamayacağı, iddianın gerçek dışı olduğu" belirtildi. 10 sayfalık fezlekede 9 sayfa boyunca “bir milleti küçük düşürücü nitelikteki açıklamaların ifade özgürlüğü kapsama girmeyeceği” kaydedildi. Fezlekede, 'TBMM’de vekilleri yemin eden hiçbir partinin, milletin aleyhinde olacak eylemlerde bulunamayacağı' da savunuldu.

Yasaya göre 301. maddeden açılacak soruşturmalar izne tabi. İşte bu soruşturma açılması için Adalet Bakanı izin gerekiyor. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün onay vermesi durumunda HDP MYK üyesi 26 kişi hakkında Türk milletini ve Türkiye Cumhuriyeti devletini alenen aşağıladıkları gerekçesiyle soruşturma yürütülecek.

Adalet Bakanlığı’na gönderilen Başsavcılık fezlekesinde Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in mücadelesi sonucu AİHM’in “Ermenilere yönelik soykırım yapılmadığı” kararına da atıflar yapıldı:

- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Büyük Dairesi'nin sözde Ermeni soykırımı iddiaları ile ilgili olarak görülen Perinçek-İsviçre davasında vermiş olduğu kararında da belirtildiği üzere; soykırım Birleşmiş Milletler 1948 Sözleşmesinde açıkça tanımlanmış bir suçtur. Bu nedenle 1948 yılından önceki herhangi bir tarihte yaşanmış hiçbir acı nedeniyle bir millete ve topluluğa karşı soykırım suçlaması yöneltilemez. Soykırım suçunun varlığının ancak eylemin yapıldığı ülkenin yetkili ceza mahkemesi veya yetkili Uluslararası Ceza Mahkemesi karar verilebilir. 24 Nisan 1915'te meydana gelen söz konusu olaylar hakkında 'soykırım değildir' şeklinde yapılan açıklamalar ifade özgürlüğü kapsamında yer almaktadır.

Fezlekede HDP MYK bildirisinde sarf edilen sözler Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini tarih önünde zan altına bıraktığı vurgulandı:

- Türkiye Cumhuriyeti'nde milletvekili olan bir kişinin, vekili olduğu milletin menfaatlerine aykırı çalışmalar yapması, söz ve beyanlarda bulunması düşünülemez. Aynı şekilde Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na ve kanunlarına göre kurulan ve faaliyetlerde bulunan bir siyasi partinin mensuplarının bu kapsamda Türk milletinin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin menfaatlerinin aleyhine çalışmalar yapmasını hukuk düzeni korumaz.

HDP’nin 26 MYK üyesinin TCK 301’den soruşturulması için Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün ona vermesi gerekiyor.

MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı Ulusal Kanal'a konuştu: "İndirim çağrımız yankı buldu" Gündem BDDK isim isim açıkladı: 26 kişi hakkında suç duyurusu Gündem Bakan Dönmez: ''2022'de Karadeniz’den yeni bir müjde gelebilir'' Gündem CHP Sözcüsü Faik Öztrak yeni ekonomi modelini hedef aldı Gündem