CKD Genel Başkanı Prof. Dr. Tülin Oygür: ''Milletimizin talebini yerine getirin ve terörün partisi HDP’yi kapatın!''

Türk milleti, Amerikan malı PKKterörünün kesin şekilde bitirileceği günü sabırla beklemektedir. Kahraman güvenlik güçlerimizin 24 Temmuz 2015’te silahlı mücadele başlatarak PKK’yı kendi kazdıkları hendeklere gömmesi, milletçe beklediğimiz müjdeli sonun işaret fişeği olmuştur. Ordumuzun sınır ötesinde, Suriye ve Irak’ın kuzeyinde başarıyla yürüttüğü harekâtlarla PKK erimekte ve Amerika’nın bölgede kukla devlet kurma planları son bulmaktadır. Bütün dünya anlamış olmalıdır ki, Türkiye’mizi bölmeye hiçbir güç yetmez; Türkiye bölünemez!

CKD Genel Başkanı Prof. Dr. Tülin Oygür, bugün (22 Şubat 2021) CKD Ankara Genel Merkezi’nden yaptığı açıklamada şunları ifade etti:

PKK’yı biliyoruz; peki HDP nedir? HDP Türkiye’yi önce özerklik ve federasyona, ardından parçalanmaya götürüp buradan ABD kuklası bir “Kürdistan” yaratmanın peşinde olan örgüttür. Yani, HDP ve PKK aynıdır. Birisi dağdadır, diğeri Meclis’tedir. HDP il binasında Öcalan posterleri bulunur; PKK inlerine de HDP milletvekilleri girer çıkar. İkisi o kadar aynıdır ki, Diyarbakır Anneleri PKK’ya kaçırılan evlatlarını HDP’den istemektedir; çünkü evlatlarını HDP kaçırmıştır. Anneler evlatlarını yanlış yerde aramaz!

HDP/PKK ilişkisini somut şekilde ortaya koyan belgeler, dosyalar dolusudur. Dahası, PKK ile ilişkisi HDP’nin övüncüdür. Kendilerini kaybetmiş şekilde sarf ettikleri “Biz sırtımızı PKK’ya dayıyoruz. PKK Türk ordusunu tükürüğüyle boğar,” sözleri bu övüncün yansımasıdır. HDP “Ben PKK’yım” diye bağırırken bazıları hala “Hani ispatı?” diyerek Türk milletiyle alay etmektedir.

Pek öykündüğümüz Batı demokrasilerinde terörü övmek parti kapatma nedeni sayılır. Bizde ise, varlık amacı bölücü terör örgütü PKK’yı beslemek olan HDP, TBMM çatısı altında PKK marşı söyleyerek particilik oynamaktadır. Ve bu, milletimize “demokratik siyaset” diye yutturulmaya çalışılmaktadır. HDP’yi PKK’ya tavır almaya davet eden kesimlerse milletin aklıyla alay etmektir. Bu sahtekârlık içimizi acıtmaktadır.

“Ama HDP’nin oyları?..” diyen demokrasi meraklıları HDP/PKK ilişkisini ağızlarına alamamaktadır. Türkiye’yi bölmenin demokrasisi mi olur? Demokrasi bu mudur? PKK’yı bombalarıyla beraber şehirlere yerleştiren HDP’li belediyelerin görevden alınmasına itiraz edenlere sormak isteriz. Seçmen oyunu HDP’ye “PKK terörünü desteklemek” için mi vermiştir? İşte Hakkâri, Şırnak, Van, Diyarbakır illerimizde Kürt’üyle, Türk’üyle, Büyük Türk Milletimiz birleşmiştir ve terörü lanetlemektedir. Kürt vatandaşımız HDP’nin gerçek yüzünü artık görmektedir. Devletimiz PKK’ya vurdukça, en başta Kürtlerimiz özgürleşmektedir. HDP de PKK gibi erimektedir.

Kimse milletimizi demokrasi sahtekârlığıyla aldatmaya kalkmasın! Gerçek demokrasi ancak terör lanetinin bitirilmesiyle mümkündür. Terör; parti kisvesiyle Meclis’te barınırken, şehitler vererek yürüttüğümüz mücadele eksik kalmaktadır.

Cumhuriyet Kadınları Derneğimiz bu bilinçle, TBMM eski başkanvekili Sayın Hasan Korkmazcan önderliğinde başlatılan “HDP Kapatılsın” kampanyasında ilk günden itibaren yerini almış, HDP’nin PKK ile bağını dünyaya gösteren Diyarbakır Annelerinin yanında olmuştur. Şimdi de İzmir şubelerimiz, “İzmir HDP Kapatılsın Platformu”nda mücadeleye atılmışlardır.

İlgili makam ve kurumlara bir kez daha sesleniyoruz: Artık yeter!

Milletimizin talebini yerine getirin ve terörün partisi HDP’yi kapatın!