Slovenya, Kosova, İtalya ve Japonya'da halk sandık başında

Slovenya'da halk, ülkenin yeni cumhurbaşkanını seçmek üzere sandık başına gitti.

Ülkede 5'i kadın 9 adayın yarıştığı cumhurbaşkanlığı seçiminde, 1 milyon 716 bin 39 kayıtlı seçmen oy kullanıyor. Seçimlerde resmi olmayan ilk sonuçların gece yarısından önce açıklanması bekleniyor.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin 5 yılda bir yapıldığı Slovenya'da, yapılan ilk turda hiçbir adayın yüzde 50'nin üzerinde oy alamaması durumunda, en çok oy alan iki aday 12 Kasım'da yapılacak ikinci turda yeniden yarışacak.

Japonya'da halk genel seçim için oy kullanıyor. Japonya Başbakanı Şinzo Abe'nin eylül sonunda parlamentonun alt kanadı Temsilciler Meclisini feshederek erken seçime gidilmesi kararı alması üzerine ülkede genel seçimler düzenleniyor.

Anketlere göre, Abe'nin liderliğindeki Liberal Demokratların kazanacağı ve 465 koltuğun yaklaşık üçte ikisini alması bekleniyor. Ülkede oy verme işlemi yerel saatle 20.00'de son bulacak.

Kosova ise belediye başkanları ve meclis üyelerini belirlemek için sandık başına giderek oy kullanmaya başladı. Yerel seçimlerin 4 yılda bir yapıldığı ülkede seçmenler, 38 belediye başkanını ve belediye meclis üyesini belirleyecek.

1 milyon 890 bin 952 seçmenin oy kullanacağı seçimlerde 25 bağımsız adayın yanı sıra 35 siyasi parti, 1 koalisyon, 30 sivil girişimden 7 bin 100 kişi yarışıyor.

Kosova’daki Türk partilerinden Kosova Demokratik Türk Partisi, güneybatıdaki Prizren'de belediye başkan adayı çıkaran tek Türk partisi olurken, Kosova’nın tek Türk belediyesi Mamuşa’da ise KDTP ve Kosova Türk Adalet Partisi belediye başkan adayı gösterdi.

İspanya'da Katalanların özerklik girişiminden sonra İtalya'nın kuzeyinde de özerklik referandumu yapılıyor. İtalya'nın ekonomik açıdan zengin bölgelerinden Lombardiya ve Veneto'da merkezi yönetimden daha geniş haklar almak için düzenlenen referandumda oy kullanma işlemi başladı.

Referandum Lombardiya bölgesinde 7,9 milyon, Veneto’da ise 4 milyon kişiyi yakından ilgilendiren Veneto'da yüzde 50+1'lik katılım oranı şartı aranırken, Lombardiya’da ise böyle bir zorunluluk bulunmuyor.

Her yıl 50’şer milyar avrodan fazla vergiyi Roma'ya ödediklerini belirten iki bölge, bölgelerinde toplanan vergilerin idaresinden ve öz kaynakların kullanımına kadar birtakım geniş haklar elde etmek istiyor.

Herhangi bir bağımsızlık amacı taşımayan sadece danışma amaçlı yapılan referandumdan çıkacak sonucun hukuki bir bağlayıcılığı bulunmuyor. Ülkede bazı çevreler, referandumu "gereksiz" olarak nitelendiriyor.

ulusal.com.tr