Güvenli bölge tuzak mı?

ABD’nin bu tuzağını daha önce Irak’ın kuzeyinde gördük ve Türkiye’ye 30 yıldır nasıl bir beka sorunu yaşattığına tanık olduk. Halen de yaşatmaya devam ediyor! O zaman 36’ncı paralelin kuzeyinde, adı 'Provide Comfort for Kurd' (Kürtlere Güven Sağlama) olan bir bölge tahsis ettiler.

Abone ol

O dönem Kuzey Irak’ta Kürtlere güvenlikli bir bölge (Barzanistan) yaratılmasında nasıl edilgen politika izlediysek, bugün de Suriye’nin kuzeyinde oluşturulacak güvenli bölge veya tampon bölge oluşumuna destek vermek, takviyeli beka sorunu oluşturacaktır. Daha önce defalarca belirttiğim gibi, ABD Suriye’den çekilmiyor, Türkiye’yi oyalıyor. Astana Süreci’ni baltalamak ve S-400 alımından caydırmak istiyor.

PATRIOTLARIN TETİĞİ ABD’Lİ GENERALDE OLACAK

Teklif ettiği Patriotların tetiğini Amerikalı general kullanacak, İran’ı kontrol maksatlı kurulan Kürecik Radarı ile, olası İran’ın İsrail’i vuracak balistik füzelerini de Türkiye’ye satmaya çalıştığı Patriotlar ile düşürmeyi planlıyor. Yani S-400 alımı ulusal savunmamız için hayatidir. Patriotlar ise NATO, yani ABD kontrolünde, komşumuz İran ve Rusya ile düşman durumuna gelmemizi sağlayacak bir tuzaktır.

POLİTİK VE STRATEJİK HEDEFLER BELLİ DEĞİL

ABD, çekilme kararından önce PKK/PYD’den oluşan en az 60 bin kişilik bir modern bir silahlı çete ordusu oluşturmuştur. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın, “Güvenli bölge Türkiye’nin kontrolünde olacak” söylemine karşı, Tayyip Erdoğan ve Bakan Çavuşoğlu, güvenlikli bölge veya tampon bölge için, “ABD’nin ne düşündüğünü bilmiyoruz? Görüşeceğiz, görüşlerimiz örtüşüyor mu, örtüşmüyor mu göreceğiz” diyorlar. Oysa Erdoğan, Trump ile görüştükten sonra güvenlikli bölgeyi olumlu karşıladığını bildirmişti. Bu, Türkiye’nin mukadderatını elinde bulunduranların, Suriye için politik ve stratejik hedeflerimizi oluşturmadığını gösteriyor. Bu durumda güney sınırımıza yığılan Kara Kuvvetleri’nin askeri stratejik hedefleri de belirsiz demektir ki bu da, askeri kuvvetler için harp prensipleri açısından asla kabul edilemeyecek bir durumdur. Ayrıca güvenlikli bölgede uçuş kontrolü nasıl ve kimin tarafından sağlanacaktır? Ayrıca Suriye’nin 350-400 kilometre derinliğindeki IŞİD terör örgütünün yok edilmesi Türkiye’nin değil, Suriye Devleti’nin sorunudur. Ancak Türk Hükümeti, maalesef ABD’ye IŞİD ile mücadele edeceğini de deklare etmiştir! Bu karar Türkiye’nin hangi politik ve stratejik hedefleri arasında yer almaktadır?

DİPLOMATİK ATAK YAPILMALI

Özetle, Türkiye güvenikli bölge kurulması kararından vazgeçerek, Suriye Hükümeti ile derhal diplomatik ilişki kurmalıdır. ABD ile son zamanlarda kurulmaya çalışılan ortaklığa, birlikte çalışma yaklaşımlarına son verilmelidir. Suriye, Lübnan, Irak, İran, Azerbeycan ve Rusya ile “Bölgesel İşbirliği ve Saldırmazlık Antlaşması” için diplomatik atak yapılmalıdır. Bu Antlaşma ile birlikte bir nota verilerek İncirlik ve Diyarbakır üsleri ile Kürecik Radarı’nın Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kontrolüne geçtiği ilan edilmelidir.

E. TUĞAMİRAL İLKER GÜVEN / Aydınlık

MSB: 6 terörist etkisiz hale getirildi Gündem Türkiye ayakta, hükümet fren pedalında Gündem Ataşehir'de silahlı saldırı Gündem Zeytin Dalı Harekatı'nın 1. yıl dönümü Gündem