Çocuğumuz süt içmeli mi? Doğru beslenmenin ABC'si...
Eğer bu süt anne sütü ise cevap her zaman evet olmalıdır. Cevap inek sütü ise, çocuk yaş grubuna bağlı olarak değişkenlik gösterebilmektedir.
Anne sütüne her zaman EVET
Eğer bu süt anne sütü ise cevap her zaman evet olmalıdır. Cevap inek sütü ise, çocuk yaş grubuna bağlı olarak değişkenlik gösterebilmektedir. Süt ve süt ürünleri çocukluk çağında güçlü ve sağlam bir kemik yapı oluşumunda anahtar rol oynamaktadır. Kalsiyum ayrıca kas ve sinirlerin düzgün çalışmasını da sağlar. Bu denklemde D vitamini de kemik gelişimi için çok önemlidir. 1-18 yaş arası günlük 600 IU vitamin D alımı önerilir. Bu anlamda süt ve süt ürünleri çocuk beslenmesinde çok önemli bir kalsiyum ve vitamin D kaynağıdır. Fakat süt ve süt ürünleri dışında da pek çok besinden günlük olarak ihtiyacımız olan kalsiyum miktarını alabiliriz. İstanbul Florence Nightingale Hastanesinden, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları uzmanı Dr. Başak Namdar Çelikkan beslenmede sütün önemini belirtiyor;
İyi bir kalsiyum almanın yolu sadece inek sütü içmekten geçmiyor!
Çoğu toplumlarda yeterli miktarda kalsiyum almak için süt içmek gerektiği düşünülür ama işin aslı öyle değildir. Bazı besinler de en az süt kadar kalsiyum içerir. Bir yemek kaşığı kekik günlük kalsiyum ihtiyacının %8 ni, 100 gram dereotu günlük ihtiyacın %21 ni, 100 gram badem %27 sini karşılar.
Yeşil yapraklı sebzeleri ve peynirlerden parmesanı tüketin
Yeşil yapraklı sebzelerden ıspanak, brokoli, roka da iyi bir kalsiyum kaynağıdır. Özellikle peynirin her türü çok güçlü bir kalsiyum kaynağıdır. Bir bardak süt ve bir kase yoğurdun kalsiyum değerlerinin birbirine yakın olmasına karşın, peynirin kalsiyum oranı çok daha yüksektir. Bir bardak sütte 120 mg kalsiyum var iken aynı miktardaki eski kaşarda 7 kat fazla kalsiyum bulunmaktadır. 100 gram beyaz peynir ise günlük kalsiyum ihtiyacının yarısını karşılar. Peynir ayrıca B12 vitamini, fosfor ve protein bakımından da zengindir. Peynirler içinde en yüksek kalsiyum oranına sahip olan parmesandır, bir yemek kaşığı günlük ihtiyacın %6 sını karşılar.
Bir yaşından küçük çocuklara inek sütü verilmemeli
Ülkemizde maliyetin düşük olması ve süte ulaşmanın kolaylığı nedeniyle inek sütü çok sık tercih edilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü inek sütünü 1 yaşından küçük çocukların beslenmesinde önermemektedir. Bunun sebebi yüksek konsantrasyonda protein ve mineral içeriğinin tam olgunlaşmamış böbrekte yarattığı yüktür. Ayrıca bebeklerin ihtiyacı kadar demir , vitamin C ve diğer besin içeriğinin yetersiz olmasıdır. 6. Aydan itibaren yoğurt ise bebeklere başlanmaktadır. Yoğurdun hazmı kolaydır ve sütün mayalanmış şeklidir. Yoğurdun evde hazırlanması da daha sağlıklı ve faydalıdır. Dışardan alınan yoğurtlar kolay kolay ekşimez ama evde yapılan yoğurt 2-3 gün içinde ekşimektedir. Ekşiyen ve sulanan yoğurt içinde bol miktarda faydalı mikroplar bulunmaktadır. Kazein ise inek sütünde bulunan bir proteindir ve miktarının fazla olması da allerjik sorunlara yol açabilmektedir. Bunlar mide barsak sorunları, solunum sistemi ve cilt döküntüleridir. Yapılan çalışmalar tüketilen pastörize inek sütü ile çocuklarda görülen çocukluk çağı şeker hastalığı, allerjik hastalıklar arasında güçlü bir ilişki olduğunu gösterir.
Asya kökenli toplumlarda sık yaşanan bir sorun: laktoz hassasiyeti
Bizim toplumumuzda ve Asya kökenli diğer toplumlarda daha sık görülen laktoz hassasiyeti ayrı bir sorundur. Sütte bulunan laktozu parçalayan enzimlere sahip değilseniz, karın ağrısı, kusma, karında şişlik gibi sindirim sistemi sorunları ile karşılaşabilirsiniz.
Ayrıca çok fazla miktarda süt tüketen çocuklarda iştahsızlık, kansızlık ve kabızlık şikayetleri de görülür. Anne sütündeki demirin %50 si emilirken, inek sütündeki demirin %10 emilmektedir. Böylece fazla süt tüketimi iştahsızlık ve kan yapıcı yiyeceklerin yenmemesine yol açar. Bu da kansızlık ile sonuçlanmaktadır. En iyi kan yapıcı besin kırmızı et özellikle karaciğerdir. Büyüme çağındaki bir çocuğun her gün kırmızı et tüketimi ile demir ihtiyacı karşılanabilir.
Peki süt yerine yoğurt, peynir tüketmek aynı besin desteğini sağlar mı?
Bu sorunun cevabı yeteri kadar yoğurt ve peynir tüketimi ile evettir. Yoğurt da peynir gibi çok güçlü bir protein ve kalsiyum kaynağıdır. Sütün fermente edilmesi ile peynir ve yoğurt oluşur. Fermentasyon işlemi ile besin değerlerinde olumlu değişmeler meydana gelmekte özellikle aminoasit miktarları artmaktadır. Aminoasitler proteinlerin yapıtaşlarıdır. Bu işlemle oluşan gıdalar insan sağlığında dengeli beslenme açısından önem taşır. Fermente süt ürünlerinin diğer olumlu bir etkisi laktoz hassasiyeti olanlarda süt ürünlerini tüketebilmesidir. Bu gıdalar kolesterol açısından olumlu etkilere yol açmakta olup ayrıca probiyotik açısından da çok zengindir. Tam yağlı sütün ise doymuş yağ oranı da daha yüksektir. Bu da daha fazla kalori ileride kilolu çocuklar ve artmiş kolesterol seviyeleri ile artmiş kalp sorunları anlamına gelmektedir. Dünya Sağlık Örgütü bu sebeple 2 yaşından büyük çocuklarda yağ oranı azaltılmış süt içilmesini önermektedir. Az yağlı süt ve süt ürünleri tam yağlı olanlara göre daha fazla kalsiyum içerir. Böylece az yağlı süt ürünleri tüketmek ile hem daha fazla kalsiyum almış hem de obezite, kalp hastalıkları, şeker hastalığı ve yüksek kolesterole karşı korunmuş oluruz.
Küçük ve ergenlik çağındaki çocuklar için hergün bir kase yoğurt!
Küçük ve ergenlik çağındaki çocukların hatta erişkinlerin her gün süt yerine yoğurt (1 kase) , peynir ve alınan diğer besinler ile günlük kalsiyum ihtiyacını karşılamada yeterlidir. Ayran da yoğurt yerine tercih edilecek başka bir kaynaktır.
2 bardak ayran 1 kase yoğurda eşdeğerdir. Ayranın hazır alınması yerine evde yapılması tercih edilmelidir. Hazır ayranların tuz miktarları fazladır.
Özetle inek sütü yerine diğer mayalanmış süt ürünleri özellikle yağı azaltılmış olanların tercih edilmesi, sağlık içinde iyi bir destek olup yan etkiler açısından da daha güvenlidir.