Abdüllatif Şener: Erdoğan, Pensilvanya’ya Ahmet Ergün ile gitti
Abdüllatif Şener, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Mayıs 2000'deki ABD ziyaretinin detaylarını açıkladı. Şener, 'Dört kişi ABD'ye gitti. Erdoğan'ın ilk Pensilvanya ziyaretinde yanında Ahmet Ergün vardı. Fethullah Gülen ile görüştüler' dedi.
Sözcü gazetesinden Özlem Gürses'e konuşan CHP Milletvekili Abdüllatif Şener, "Şimdi Bank Asya'ya para yatırdı diye insanlar evlerinden alınıyor. Kendisi 10 yıl boyunca partisinin en üst kurul toplantılarını Kızılcahamam'daki Bank Asya tesislerinde yaptı. 3 senesi de yatılı yapıldı bu toplantılar. O işbirliğinden zevk aldığı kesindi, o işbirliği kendisine imkan sağlıyordu" ifadesini kullandı. Türkiye'de Erdoğan'a alternatif bir ismin çıkmamasının sebebinin FETÖ kadroları ve medyası olduğunu ileri süren Şener, "Birçok bürokratı, siyasetçiyi, Erdoğan karşıtlarını sürekli itibarsızlaştırdılar. Ben bıraktım, bana neler yapmadılar. Keza Turhan Çömez FETÖ hakkında uyardı, mektuplar yazdı diye başına gelmeyen kalmadı" diye konuştu.
Şener'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
*Nasıl görüyorsunuz seçim sürecini? En son kıraathane vaat etti Sayın Erdoğan…
İnsanların, özellikle de gençlerin iş bulamadıklarını, vakit geçirmek için kıraathanelere takıldıklarını, oradaki çay parasını bile ödeyemediklerini demek ki en iyi kendisi biliyor! Umudunu yitiren gençlerden çay parası almayarak onları sandıkta ikna etmeye çalışmaktır bu. Kendisinin ne kadar zayıf ve ne durumda olduğunu gösteren bir seçim vaadi.
*Ekonomi ne durumda gerçekten?
Bugün bütün ekonomik göstergeler perişan vaziyette, kaldı ki bazı veriler gerçeği de yansıtmıyor. Sürekli değiştiriyor, hesap yöntemlerini ortadan kaldırıyor. Milli Gelir Serileri hesap yöntemlerini değiştirdi mesela, 2011 öncesini de göremiyoruz. Buna rağmen ekonomiyi yakın takip edenler olup biteni görebiliyor. 2007'de ben bırakırken kişi başına milli gelir 9216 dolardı, bugün bu rakam 500 dolar aşağıda. Hele Suriyeli 4 milyon sığınmacıyı da eklerseniz daha da düştü.
*Peki Türkiye'de bir bankacılık krizi mi var?
Piyasa çok kötü. Batan, kredi borcu olan, borçlarını ödeyemez durumda olan çok sayıda iş adamı, girişimci, esnaf var. Garanti Fonu ile desteklenen krediler vermişti, şimdi onu sürekli uzatıyor. Seçim öncesinde piyasada bir şeylerin patlamasını önlemeye çalışıyor. Ama önemli bir işadamı kesimi kredi borçları nedeniyle zor durumda, iş yerleri batanlar var, yurtdışına çıkanlar var. Bütün bunlar bankacılık sektörünü de doğrudan etkiliyor tabi ki.
Geri ödemelerde bir zorluk çıktığında acaba bankalarımızın yapısı nasıl sorusu gündeme gelecek…
Politik ve popüler nedenlerle sürekli olarak kuralları bozan bir Tayyip Erdoğan var. Kafasında seçim var. Bu seçim nedeniyle bol keseden kaynak dağıtıyor, "hazine garantilidir" diyor. Bunlar bankacılık sektörünü zorlayacak durumlar. Bankalar iflas etmeye, çökmeye başladı mı Türkiye'de, bu 2001 krizi ile kıyaslanamayacak kadar ağır sonuçlar doğurur.
*Söylemeyecek misiniz şu Amerika ziyaretinin ayrıntılarını?
Söyledim. 2000 Mayıs'ında 4 kişi Amerika'ya gitti, Tayyip Erdoğan, Turhan Çömez, Ahmet Ergün ve Ali İbiş. Biri milletvekilliği yaptı zaten, Ali İbiş. Öbürü de Belediye döneminde Tayyip Erdoğan'ın en yakınıydı, Ahmet Ergün, hatta kasası olduğu iddiaları vardı. Şimdi neredeler, inanın ben de bilmiyorum. Sayın Erdoğan'ın şöyle bir adeti vardır, kendisine çok yakın olanları siyasette yanına almaz, ayırır.
*Amerika ziyaretinde Pensilvanya'ya gittiler mi gitmediler mi?
Israr ediyorsunuz madem, bir kademe ilerisini de söyleyeyim size, tweet de atacağım zaten, birlikte ABD'ye gittiklerinde Ahmet Ergün'le beraber Pensilvanya'ya gittiler ve Fethullah Gülen ile görüştüler. Tayyip Erdoğan'ın ilk Pensilvanya ziyaretinde yanında Ahmet Ergün vardı.
*Turhan Çömez var mıymış Pensilvanya'da?
O bölümlerini de sonra anlatacağım.
*Eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, Gül'ün bu son adaylığı gündeme geldiğinde şöyle bir tweet atmıştı "FETÖ'cü E. Uslu Sayın Gül'ün desteklenmesini önermiş. Acaba bugün Gül'ün yanındaki 20 kişiden 16'sı FETÖ'cü olduğu için mi?"
Çok yorum yapmayayım ama Sabri Uzun benim güvendiğim isimlerden biridir. Son kitabı "İN" bu konuda okuduğum önemli kitaplardan biridir. Söylediklerini yabana atmamak lazım.
*Bülent Arınç bugün Tayyip Beyin yanında…
Evet, oğlunu da milletvekili yapıyor. Bülent bey bir bakarsınız gözyaşı döker, bir bakasınız muhalefet eder, derken birden U dönüşü yapar. Bülent Bey işte, kendi bireysel dengeleriyle meşgul.
*Mehmet Ağar'ın oğlu AK Parti'den aday biliyorsunuz…
Eski dostlarmış demek ki.. birbirlerini de kollarlarmış demek ki… Ağar ile ilgili Tayyip Bey'in ağzından hiç olumsuz bir şey duymadım. O çizgiye yönelik sert bir şey söylediğine de hiç tanık olmadım.
*Davutoğlu ne yapıyor acaba?
Davutoğlu sessizce kaybolanlardandır.