Çin karşıtı kampanya! Tipik bir gladyo tertibi
Türkiye, Suriye sınırında “ABD-İsrail Koridoru”nu tartışırken, birdenbire Çin Halk Cumhuriyeti’nin Uygurlara baskı yaptığı, oruç tutmalarını engellediği, ... haberleri piyasaya sürüldü. Bir merkezden düğmeye basılmışçasına protestolar başladı. Irak’ta ve Suriye’de yerlerinden yurtlarından edilen Türkmenler için kılını kıpırdatmayanlar, Çin aleyhine kampanya için sahneye çıktı.
Sokaklarda çekik gözlü kim varsa saldırının hedefi oldu. İş öyle bir noktaya getirildi ki Uygur kökenli Çinliler bile saldırıdan payını aldı.
Peki ne oldu da böyle oldu?
ABD’nin acelesi olduğu belli. Bir an önce “ABD-İsrail Koridorunu” Akdeniz’e ulaştırmak istiyor. Telabyat’ın ABD savaş uçaklarının bombalarıyla PKK/PYD’ye teslim edilmesinden sonra Türkiye uyandı. Kamuoyunda “ABD-İsrail Koridorunu kesme” fikri destek buldu. TSK’nın bu konuda kararlı tutumu hükümeti de etkiledi. Sınıra yığınak başladı. Savaş uçakları bölgeye gönderildi. Özel birlikler sınıra doğru harekete geçti.
İşte tam bu anda “Savaşa hayır” korosu devreye girdi. Eş zamanlı olarak “Ülkücüler”(!) sahneye çıktı. Çin Halk Cumhuriyeti aleyhine kampanya başlattı. Bu kampanyanın Erdoğan’ın Çin ziyareti öncesine rastlaması da anlamlı.
Eylemler de kampanya da zamanlama da manidar. Tipik bir GLADYO tertibi ile karşı karşıya olduğumuz çok açık. “Bize karşı çıkarsanız Türkiye kaosa girer” tehdidi gündemde!
KARAGÜL’ÜN UYARISI
Bu arada 1 Temmuz günü Yeni Şafak gazetesinden İbrahim Karagül ilginç bir yazı kaleme aldı. Karagül “Birileri IŞİD’i Doğu Türkistan’a taşıyor” başlıklı yazısında şu uyarılarda bulundu: “Güneyimizdeki büyük harita çalışmaları devam ederken Doğu Türkistan’daki gelişmelerin bu kadar organize biçimde gündeme getirilmesi beni şüphelendiriyor. Yanlış anlaşılmasın, oradaki kardeşlerimiz için hep teyakkuzda olacağız. Ama hiç tahmin etmediğim hatta yadırgadığım bazı çevrelerin bile bu kampanyanın içinde olması, uluslararası bir organizasyonun yürütülmesi, haber kaynaklarının zayıflığı, bilgilerin hep aynı kaynaktan yönetildiği görüntüsü, propaganda argümanlarının çoğunun gerçek olaylar yerine kurgu gibi durması beni endişelendiriyor. Endişem Doğu Türkistan’daki kardeşlerimiz için. Bütün bu çalışmalar IŞİD’e Doğu Türkistan kapısını açmak için olmasın! Belki bir hafta-on gün içinde IŞİD’in Doğu Türkistan kolu faaliyete geçer.”
Aydınlık