Kılıçdaroğlu: O zaman niye horozlanıyorsun?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.
Kılıçdaroğlu, "Sayın Davutoğlu'na açık net çağrım; eğer gazetecilerin tutuklanmasını istemiyorsanız, gazeteciler tutuksuz yargılansın. Bunun yolunu açalım. Gerekirse yasal düzenleme yapalım. Biz kanun teklifi verdik, isterseniz siz de verin. İsterseniz biz çekelim siz verin. Türkiye'yi bu demokrasi ayıbından kurtaralım. Tutuklu gazeteci mi olur? Böyle bir şey kabul edilebilir mi?" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satırbaşları şöyle:
Gazeteci dünyanın her tarafından en saygın, en tehlikeli mesleklerden biridir. Bütün çağdaş demokrasilerde medya dördüncü güç olarak konumlandırılmıştır. Çünkü bütün bunları denetleyecek olan basının gücüdür. Birileri kapatmak, örtmek isteyebilir ama toplum adına medya bunu dillendirmek zorundadır. Bunu yaptığı için ona gazeteci diyeceğiz. Demokrasilerde medyanın böyle bir özelliği var.
Bizim gibi yarım demokrasilerde medya özgürlüğünden bahsedemeyiz. Dikta rejimlerine benzer kuşatma içindeler. Dikta rejimi bir havuz medyası oluşturur. İki objektif yayın yapan medyayı baskı altına alır.
"Ruslar da sınırlarımızı ihlal ettiğini biliyoruz"
Bir angajman kuralı açıklandı, hepimiz biliyoruz. Rusların da sınırlarımızı ihlal ettiğini biliyoruz. 15 gün önce bu konuda uyarıldı. Kurallara uyulmadı ve Rus uçağı düşürüldü. Hiçbir ülkenin hava sahasının ihlal edilmesi kabul edilemez. Kendi ülkemizin güvenliğini sağlamak zorundayız. Türkiye kendi sınırlarını korumak zorunda.
Peki sorun ne? Sorun, krizin iyi yönetilmemesi. Ciddi ve derin bir krizdir. Asıl sorun budur. İkinci büyük yanlış iç politikaya malzeme etmek. "Bilseydik Rus uçağını vurmazdık" diyor, peki niye horozlanıyorsun? Sonra görüşeceğiz, görüşme olmadı. Aradım, açmadı. Sonra doğalgaz konusu, tezek yakarız. Hadi sarayında tezek yak da görelim. Türkiye'yi yönetenlerde sorun var.
"Rusya ile ilişkilerimizin iyi olmasını isteriz"
Rusya'yla ilişkilerimizin olmasını hep isteriz. Tüm komşularımızla ilişkilerimizin iyi olmasını isteriz. Devletlerin karşılıklı ticaret, kültür alışverişinde bulunmasını isteriz. Eğer bu coğrafyada barışı sağlarsak herkes mutlu olur. Hem Türk, hem Rus yetkilileri sağduyuya davet ediyorum. Bir kriz yaşanmıştır ama bu krizi akıl ve mantıkla çözmek gerek.
Rus savaş gemileri Boğaz'dan geçerken, birisinin omzunda füzeler var. Eğer bu füze bilinçli olarak askerin omzuna konulmuşsa, bu Türk halkına yapılmış en büyük saygısızlıktır ve bunu asla kabul etmeyiz. Bunu yapan Rus yöneticilerin de düşünmesi lazım. Biz savaş meydanlarında bu ülkenin bağımsızlığını sağladık. Görüntüyü bu noktaya taşımak asla doğru değildir. Rus halkıyla bir sorunumuz yok. Ama yöneticilerin oturup düşünmesi gerekiyor. Bunu yaptığımız zaman Türkiye bu krizi aşar.
Dış politikada hatalı bir karar alırsanız bunu 78 milyon vatandaş öder. Çıkan şu krize bakın; turizmcisinde, sanayicisine kadar. 9 milyar dolarlık fatura çıkacak dediler. Stratejik akıldan yoksun bir yönetim Türkiye'yi bu noktaya getirdi. Bu hatayı gelecek kuşaklar da ödeyecek. Dış politikanın çok dikkatle yürütülmesi gerek. Herkesin bu konuda çok dikkatli olması gerek.
Biz hiçbir zaman CHP'nin dış politikası diye bir şey demedik. Türkiye'nin uzun dönemli, barış eksenli bir politikası olmalı. Siz hala Suriye'nin ne olduğunu kavrayamamışsanız bu ülkeyi yönetmeyin. Suriye politikasının yanlış olduğunu söyledik, öneride de bulunduk.
Türkiye, Ortadoğu'da çıkan her sorunda gözler Türkiye'ye çevriliyor. Neden Türkiye demokratik, laik, barışın güvencesi olan bir ülkeydi. Bu tamamen bırakıldı. Şam'a gideceklerdi, Suriye'de 2,5 milyon mülteci geldi. Suruç, Ankara katliamı... Bu yanlış politikanın faturası oldu. IŞİD konusunda bu hükümetin karnesi 21 Ekim 2011 tarihinden itibaren, 70 ilden 1050 militan IŞİD'e katıldı. Nasıl oldu? IŞİD "terör örgütü" demekten kaçındılar. Bir PKK belası vardı, bir de bu çıktı. "Yanlış yapıyorsunuz" dedik. Doğu, Güneydoğu'da PKK silah deposu yaparken, bunlar talimat verdi, "Sakın dokunmayın" diye. Türkiye yanlış, kötü yönetiliyor.
Bunlar ne için yapılıyor, Suriye'ye demokrasi gelsin diye. E sen kendi ülkene bak. Gazetecilere bak, yargının çivisi çıktı. Kalkmışsın Suriye diyorsun. Suriye'nin Rusya için ne kadar önemli olduğunu fark edemedin mi? Biz ülkemizin çıkarlarını savunuyoruz. Kim kaybetti?