Afrika ve Çoktaraflılık Konferansı: ''Türkiye Afrika'da Amerikan hegemonyasını zayıflatmakta rol oynayabilir''

Uluslararası siyaset analiz sitesi United World International tarafından 15 Ekim'de ''Afrika ve Çoktaraflılık'' başlıklı çevrimiçi konferans düzenlendi. Katılanlar arasında Güney Afrika Komünist Partisi Genel Sekreter Yardımcısı Chris Matlhako, United World International Uzmanı Mehmet Perinçek ve gazeteci Doğan Uyar gibi isimlerin de bulunduğu etkinlikte Afrika ülkelerinin bağımsızlık sonrası kalkınma rotası, ABD ve Fransa gibi emperyal güçlerin faaliyeti, Rusya, Çin ve Türkiye gibi yükselen Asya ülkelerinin kıtadaki etkinliği ve Libya gibi somut çatışma alanları ele alındı. Konuşmasında Türkiye'nin Afrika'daki rolüne değinen Chris Matlhako, ''Türkiye Afrika'da Amerikan hegemonyasını zayıflatmakta rol oynayabilir.'' dedi.

Abone ol

Uluslararası siyaset analiz sitesi United World International tarafından 15 Ekim'de ''Afrika ve Çoktaraflılık'' başlıklı çevrimiçi konferans düzenlendi.

Konferansta alanında uzman birçok katılımcı, Afrika ülkelerinin bağımsızlık sonrası kalkınma rotası, ABD ve Fransa gibi emperyal güçlerin faaliyeti, Rusya, Çin ve Türkiye gibi yükselen Asya ülkelerinin kıtadaki etkinliği ve Libya gibi somut çatışma alanları gibi konulara ilişkin değerlendirmelerini paylaştı.

Güney Afrika'da iktidar ortağı olan Komünist Partisi Genel Sekreter Yardımcısı Chris Matlhako, Afrika'da Türkiye'nin konumuna ilişkin şu ifadeleri kullandı:

- Türkiye-Afrika zirveleri Afrika'ya yeni bir boyut katıyor. Afrika'nın önünde yeni ufuklar açıyor. Türkiye Afrika'da Amerikan hegemonyasını zayıflatmakta rol oynayabilir.

17 yıldır Cezayir'de yaşayan gazeteci Doğan Duyar ise, Afrika'yı ve özellikle Sahel Bölgesi'ni ''patlamaya hazır bir yanardağa'' benzetiyor. Duyar'a göre bölge eski sömürge gücü Fransa ve yeni sömürgeci ABD'ye karşı ''ikinci İstiklal Savaşı'nı'' veriyor, Türkiye ise bu savaşta bölge ülkelerinin doğal müttefiki.

NEO-KOLONYAL İLİŞKİLER

Matlhako, kıta ülkelerinin bağımsızlık sonrası kendilerine ait bir kalkınma rotası geliştiremediğini, birçoğunun hala eski sömürgeye bağımlı kaldığını belirterek, yerli para ve Merkez Bankası kuramayıp Fransa'ya bağımlı kalan Batı Afrika ülkelerini örnek verdi. Matlhako'ya göre bu duruma, ABD'nin kıtada çok sayıda askeri üs kurması, bu üslerin birçok ülke temel döviz kaynağını oluşturması ve Washington'un kendi ekonomi politikalarını dayatması eklendi.

Duyar ise, 1960'ların sonu ve 70'lerin başı ile Batı merkezli askeri darbelerle Afrika devletlerinin ekonomik bağımsızlıklarını sağlama milli devletlerini güçlendire, milli ordularını oluşturma ve ulusal dilin kullanılmasını sekteye uğratıldığını ifade etti. Duyar, bugün dış destekli terörle mücadele eden Sahel bölgesinin, dünya çapında en zayıf ordulara sahip olduğunu vurguladı.

Konuşmacılar, gelinen noktada çok kutuplu dünyanın Afrika için yeni bir umut kaynağı oluşturduğuna ilişkin ortak görüşe sahip.

''TÜRKİYE AFRİKA'DA AMERİKAN HEGEMONYASINI ZAYIFLATABİLİR''

Matlhako konuşmasının devamında, ''Türkiye, Türk Hava Yolları'nın kıtadaki faaliyetleri ve ülkenin güçlü imalat sanayisi ile kıtaya yeni ufuklar açabilir. Türkiye, Amerikan hegemonyasını zayıflatmakta önemli rol oynayabilir.'' ifadelerini kullandı.

Duyar, özellikle Sahel bölgesi ülkeleri ile askeri işbirliğinin terörle mücadele ve egemenliğe destek sağlamak açısından taşıdığı öneme dikkat çekti.

ÇOK-KUTUPLU DÜNYA VE LİBYA ÖRNEĞİ

Konferansta Afrika'da yaşanan somut çatışmalar da Libya örneğinde ele alınırken bu ülkedeki çatışmalara karşı Rusya ve Türkiye'nin iş birliğinin de önemi vurgulandı.

Matlhako, Türk-Rus iş birliğinin, Suriye gibi Libya için de ''çok önemli'' olduğunu yineledi.

Duyar da konuya ilişkin, Libya'nın Arap Baharı'nda Batı emperyalizmi tarafından hedef alındığını, ancak Türkiye'nin müdahalesinin Libya'yı rahatlattığını belirterek, bu müdahalenin Cezayir ve Mali gibi Fransa ile mücadelede bulunan ülkelere de destek olduğunu belirtti. Duyar, Çin, Rusya ve Türkiye gibi ülkelerin yerel güçlerle işbirliği içinde bu ülkelerin bağımsızlık egemenlik mücadelesine büyük destekte bulunabileceğini ifade etti.

LİBYA'DA EMPERYALİSTLERİ KOVAN ANLAŞMA: TÜRKİYE-RUSYA UZLAŞMASI

Konferansa katılan bir diğer isim de United World International Uzmanı Mehmet Perinçek. Perinçek, Libya konusunda Türkiye ve Rusya'nın rolüne değindi:

- Rusya ve Türkiye, askeri olarak Libya'da garantör rolü oynayabilir. İki taraf sorumlu oldukları iki farklı bölgenin güvenlik garantörü olabilir. Burada ülkeyi etki alanlarına ayırmak ya da bölmekten bahsetmiyorum. Libya'nın bütünlüğünü en önemli madde. Temel hedef bu. Bahsettiğim, yeni çatışmaların önlenmesi, statükonun istikrarlı hale getirilmesi ve hem Libya'nın tüm siyasi, mezhepsel, etnik aşiret gruplarının katıldığı, hem de ülkenin komşularının önemsediği unsurların göz önüne alındığı, gerçek bir bütünleşme çalışmasının başlatılması.

Perinçek sözlerine şu şekilde devam etti:

- Libya, Türkiye ve Rusya'nın anlaşması sayesinde Batı'nın yıkıcı güçlerinin dışlandığı bir coğrafyaya dönüşebilir. Bugün ABD ve Fransa, Türkiye ve Rusya'yı Libya'dan dışlamak istiyor. Oysa, ülkenin farklı bölgelerindeki güvenlik üzerinde Rusya ve Türkiye kendi arasında anlaşabilirse, bu iki ülke emperyalist güçleri Libya'dan atabilir.

Libya'dan ABD üslerine, Afrika'nın borç krizinden geri kalan sanayileşmeye değin tüm alanlarda, dünyada oluşan çok kutuplu düzenin kıta içinde büyük fırsatlar yarattığı konusunda katılımcılar hemfikir.

ÇOK KUTUPLU DÜNYA VE AFRİKA

Matlhako, Afrika'da Çin faktörüne ilişkin de konuştu. Matlhako'ya göre örneğin BRICS faaliyetleri ve Çin yatırımları, Afrika'nın sanayileşmesine büyük katkı sağlıyor ve orta vadede IMF yerine yeni bir kalkınma bankasının faaliyete geçmesine imkan tanıyabilir.

Doğan Duyar, 2013 yılından itibaren Afrika ülkelerinin çoğunluğunun Kuşak Yol İnisiyatifi ortağı olduğunu vurgulayarak, kıtanın bu tarihten itibaren ABD ve Fransa'ya karşı verdiği mücadelede Rusya, Çin ve Türkiye gibi ülkelerin doğan müttefik olduğunu belirtti.

Matlhako, Afrika için çok kutuplu dünyanın kendine özgü bir kalkınma yolu çizmesine büyük katkı sağlayabileceğini söyledi.

Konuşmacıların tümünde, Amerikan hegemonyasının tüm dünya ile birlikte Afrika'da da gerilediği ve buna karşılık çok kutuplu düzenin kıtada yeni gerçekliği oluşturmaya başladığı fikri hakimdi.

Ekrem İmamoğlu: "Gördüğüm ilgi sorumluluğumu büyüttü, diğer illere adım atmayalım mı?'' Gündem PKK'nın siyasi uzantısı yargılanıyor: 6-8 Ekim davasında tutuklu sayısı 21'e yükseldi Gündem Azerbaycan'ın bağımsızlığının 30. yıl dönümü İstanbul'da coşkuyla kutlandı Gündem Yunanistan Dışişleri Bakanı: ''Türkiye'nin itirazlarını dikkate almıyoruz'' Gündem