AB'den George Floyd tepkisi
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, ABD'de siyahi vatandaş George Floyd'un polis şiddeti sonucu hayatını kaybetmesine ilişkin, "Tüm toplumlar aşırı güç kullanımına karşı duyarlı olmalı ve bu tür olaylara karşı güvenli, etkili ve hukukun üstünlüğü ile insan haklarına saygılı şekilde cevap vermeli." dedi.
Borrell, AB Komisyonu Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi ve AB Komisyonu Uluslararası Ortaklıklardan Sorumlu Üyesi Jutta Urpilainen, AB’nin gelecekteki bütçesinde dış ilişkiler alanına aktarılması planlanan kaynaklar hakkında basın toplantısı düzenledi.
ABD'de polis şiddeti sonucu yaşamını yitiren George Floyd ve ardından düzenlenen gösteriler hakkındaki soruyu yanıtlayan Borrell, Avrupa'nın bu korkunç ölüm karşısında şoke olduğunu ve dehşete kapıldığını aktardı.
Borrell, "Tüm toplumlar aşırı güç kullanımına karşı duyarlı olmalı ve bu tür olaylara karşı güvenli, etkili ve hukukun üstünlüğü ile insan haklarına saygılı bir şekilde cevap vermeli." çağrısında bulundu.
Demokratik toplumların aynı zamanda gücün bu şekilde kullanılmasını engellemesi gerektiğine işaret eden Borrell, "Bu olay gücün suistimali anlamına gelmektedir ve bununla her şekilde mücadele edilmelidir." ifadesini kullandı.
"Her türlü ırkçılık ve şiddeti kınıyoruz"
Borrell, "Her türlü ırkçılık ve şiddeti kınıyoruz" diyerek, vatandaşların özgür şekilde gösteri düzenleme hakkını desteklediklerini vurguladı.
ABD halkının birlik olarak bu olayların üstesinden gelebileceğine inandığını ifade eden Borrell, "Siyahiler dahil tüm hayatlar önemlidir." mesajını verdi.
Floyd'un "Nefes alamıyorum" feryadı, polis şiddetini gündeme taşıdı
46 yaşındaki George Floyd, dolandırıcılık şüphesiyle Minneapolis’te polisler tarafından gözaltına alınırken, bir polisin uzun süre ensesine diziyle basması nedeniyle dakikalarca "Nefes alamıyorum." diye yalvarmıştı.
Floyd'un, olay yerine gelen acil sağlık ekipleri tarafından kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği belirtilirken, olayı gösteren görüntüler sosyal medyada büyük tepki toplamıştı.
Görüntüler, ülkede siyahilere yönelik polis şiddeti tartışmalarını yeniden alevlendirmiş ve Minneapolis başta olmak üzere birçok şehirde protestolara yol açmıştı.
Eyalette acil durum ilan edilirken, durumu kontrol altına almaları için Ulusal Muhafızlar da görevlendirilmişti.