Mandaların Kızılırmak Deltası'na salımı başladı
Samsun'da kış aylarında ahırlarda tutulan mandalar, ilkbaharın gelip havaların ısınmasıyla Kızılırmak Deltası'na salınmaya başlandı.
Samsun'da kış aylarında ahırlarda tutulan mandalar, ilkbaharın gelip havaların ısınmasıyla KızılırmakDeltası'na salınmaya başlandı.
Yaklaşık 19 bin manda ile Türkiye'de bu alanda ilk sıralarda yer alan Samsun'da, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının desteği, Birleşmiş Milletler Kalkınma ve Çevre Programları ile Dünya Bankası tarafından yönetilen Küresel Çevre Fonu (GEF) ve Küçük Destek Programı (SGP) kapsamında "Kızılırmak Deltası'nda mandacılığın geliştirilmesi projesi" yürütülüyor.
Proje kapsamında Karadeniz Bölgesi'nin en önemli sulak alanı olan Kızılırmak Deltası'nda azalan manda varlığının artırılması hedefleniyor. Deltada, 2008 yılında 8 bin olan manda sayısı, proje kapsamında yürütülen çalışmalarla 13 binlere yaklaştı.
Bölgede kış aylarında ahırlarda tutulan mandalar da ilkbaharın gelip havaların ısınmasıyla Kızılırmak Deltası'na salınmaya başlandı.
Yaz boyunca deltada serbest kalacak olan hayvanlar, sonbaharda havaların soğumasının ardından yine ahırlara alınacak.
Mandalar yaz boyunca dışarıda kalacak
Samsun İli Damızlık Manda Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Şener, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kızılırmak'ın Karadeniz'e döküldüğü bölgenin de içinde yer aldığı 56 bin hektar genişliğindeki Kızılırmak Deltası'nda son dönemde manda yetiştiriciliğinde ciddi atılım yaşandığını söyledi.
Türkiye'de manda yetiştiriciliğinin Samsun, Sinop, Tokat, Çorum, Amasya, Sivas, Yozgat, Afyonkarahisar, İstanbul, Muş ve Diyarbakır'da yoğun olarak yapıldığını belirten Şener, 2008 yılında uygulanmaya başlanan anaç manda desteğiyle düşüşe geçen sektörün yeniden canlanmaya başladığını anlattı.
Kızılırmak Deltası'nda son 50 yılda azalan manda varlığını son yıllarda önemli oranda arttırdıklarına işaret eden Şener, Samsun'un manda varlığının büyük bölümünün Kızılırmak Deltası'nda yer aldığını aktardı.
Şener, mandaların sağlıklı bir sulak alan ekosisteminin ayrılmaz parçalarından olduğunu vurgulayarak, birçok sulak alan bitkisinin dağılışını kontrol etmesi, diğer canlıların yuva yapması için korunaklı alanlar oluşturması dolayısıyla deltadaki manda varlığının devam etmesinin taşıdığı öneme değindi.
Mandaların deltadaki doğal dengenin devamına katkı sağladığının altını çizen Şener, "Bu nedenle nisan ayının ortasından sonra ilkbaharda doğanın canlanmasıyla deltaya mandaların salınması ayrı bir önem kazanıyor. Ekim veya kasım ayından sonra sahiplerince ahırda bakılan mandalar, nisan ayının ortasında tekrar doğal yaşama bırakılıyor. Deltada 6-7 ay kendi halinde yaşamını sürdürüyorlar. Burada yavru yapıyor, beslenmesini sağlıyorlar. Mandalar, havalar soğumaya başlayınca sahipleri tarafından tekrar ahırlara alınıyor." ifadelerini kullandı.
Manda yetiştiricisi Kemal Denizci ise havaların ısınmasıyla ahırda baktıkları mandaların deltaya salımını yaptıklarını dile getirdi.
Kendisinin 70 mandasının bulunduğunu, arkadaşlarıyla 250 mandayı deltaya saldıklarını belirten Denizci, "Geçmişte manda sayımız çok azdı ancak sağlanan desteklerle hayvan sayımızı her yıl artırıyoruz. Yaz aylarında deltada kendi kendine besleyebiliyorlar ancak bu yıl delta aşırı yağış aldı. Çayır, mera alanları henüz su altında. Dolayısıyla mandaların yayılım yapma alanları daraldı. Sular çekilince meralar yeşerirse yaşamları daha rahat olacak. Biz de haftada bir deltaya gelerek mandaları kontrol edeceğiz." diye konuştu.