'Milletin efendisi kazanacak'

Ahmetler Kanyonu'na kurulmak istenen HES'e karşı yaklaşık 40 gündür kurdukları nöbet çadırında mücadele veren Ahmetler Köylüsü'ne destek çığ gibi büyüyor. Soğuk, yağmur, çamur demeden HES'e karşı tutukları nöbetten asla vazgeçmeyen Ahmetler köylülerini İşçi Partisi Köylü Bürosu ziyaret etti. İP MKK üyesi ve Köylü Bürosu Başkanı Mustafa Güleç Başkanlığındaki İşçi Partisi Antalya İl ve Manavgat İlçe Başkanlıklarından oluşan kalabalık heyet Ahmetler köylüsüne destek ziyaretinde bulundu. Kanyonda incelemelerde bulunan İşçi Partililer, Ahmetlerli yurttaşların haklı direnişini kendi ağızlarından dinledi. Birlikte yemekler yendi, sohbetler edildi. Güleç burada yaptığı açıklamada Ahmetler Köylüsü'nün direniş nöbetini 'Türkiye toprağına, doğasına sahip çıkma nöbeti' olarak nitelendirip aslında HES'e karşı mücadelenin bittiğini ve Ahmetler Köylüsünün kazandığını ifade etti. Gece köylülerle birlikte nöbet tutan İşçi Partililer, direniş ateşinin etrafında türküler söyledi.

Bu Nöbet, Türkiye'ye Sahip Çıkma Nöbetidir

Direnişlerinde destanlaşan, mücadeleleri kısa filmlere konu olan ve başarının ramağındaki Ahmetler Köylüsü'ne bir destekte İşçi Partisi Köylü Bürosu'ndan geldi. İP Köylü Bürosu Akdeniz'de başlattığı üretici atağındaki çalışmalara anlamlı bir görevi de ekleyerek Ahmetler Köylüsü'nün direniş çadırına dayanışma ziyaretinde bulundu. Köylülerin sıcak karşılamasıyla başlayan ziyarette yemekler yendi, sohbetler edildi. Köylülerimizin destan yazan mücadelesini ilk ağızdan dinleyen İşçi Partililer kanyonda incelemelerde de bulundu. İzlenimlerini Ulusal Kanal'la paylaşan İşçi Partisi MKK üyesi ve Köylü Bürosu Başkanı Mustafa Güleç, Ahmetler Köylüsünün mücadelesinin yalnızca bir su mücadelesi olmadığını, doğayı katlederek başka işlerin planlandığını dile getirdi. Ahmetler Köylüsünün de bu gerçeği kavrayarak direnişini sürdürdüğünü belirten Güleç, "Bu nöbet esasında yalnızca Ahmetler Köyünün nöbeti değil. Bu nöbet Türkiye toprağına ve doğasına sahip çıkma nöbetidir. Tüm Türkiye'nin emekçileri, köylüleri ve işçilerinin Ahmetler Köylülerinden alacağı ders vardır. O derste; bir karış toprağına göz dikene karşı, göğsünü siper etmek. Kadınlı kızlı, erkekli, gecesini gündüzüne katarak mücadele ediyorlar" ifadelerini kullandı. Ahmetler Köylüsünün mücadelesinin zafere ulaştığını da belirten Güleç şunları kaydetti; "Bu mücadele bitmiştir bence. Ahmetler Köyü bu mücadeleyi kazanmıştır. Bunun sadece resmi olarak duyurusu kalmıştır. Oda çok yakında başarıya ulaşacaktır."

Ahmetler Köylüsü Zaferi Kazanmıştır

Ahmetler Köyünde gördüğü dostluk, dayanışma ve mücadelenin tüm ülkeye örnek olduğunu, özellikle mücadelenin en önünde yer alan Ahmetlerli kadınları kutladığını dile getiren Güleç, "Türkiye'de eşine az rastlanan mücadeledir. Dağın başında, kadınlı kızlı erkekli, gece gündüz, 40 gündür çadırlı, 90 günlük mücadele. Karda soğukta, yağmurda, burada Türkiye'nin köylü mücadelesine örnek teşkil edecek bir duruş sergiliyorlar. Bütün Türkiye köylüsü hatta Avrupa bu mücadeleden örnek almalıdır. Birbiriyle dayanışma içindeler. Bu doğayı katledenler, Amerika'nın ve Avrupa'nın emrine verip peşkeş çekenler var ya, bilsinler; onlar tepe taklak gidiyorlar. Onlar musalla taşına yattılar, cenazesini hep birlikte kaldıracağız yakında" ifadelerini kullandı.

Ahmetler Köylüleri Huzurlu Günlerini Geri İstiyor

İşçi Partisi'nin desteğinden memnuniyetini dile getiren köylüler, yaklaşık 40 gündür sürdürdükleri nöbetten vazgeçmeyeceklerini, yapılması planlanan HES'e asla izin vermeyeceklerini belirttiler. Hayvanlarını, evlerini, çoluklarını çocuklarını mücadele uğruna bırakarak kanyona nöbete gelen köylüler, köylerinde ekip biçerek, yaşadıkları o huzura yeniden kavuşana kadar mücadelelerini sürdüreceklerinin altını çizdiler. Ahmetler Köyü Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Mustafa Güzel suyun hayatları olduğunu belirterek, hayatlarından vazgeçmeme adına mücadelede kararlı olduklarını vurguladı. Devlet yetkililerinin bu yanlışlıktan döneceğine olan inancını dile getirerek çözüm isteyen Güzel, 7'den 70'e kanyonda nöbetini sürdüren köylülerin ve askerin bir an önce huzura kavuşmasını diledi.

İşçi Partililer Köylülerin Zaferinden Emin

İşçi Partisi Manavgat İlçe Başkanlığından gelen partililerde izlenimlerini paylaştılar. Haklı mücadelelerinde sonuna kadar Ahmetler Köylüsünün yanında olduklarını söyleyen partililer Ahmetler Köylüsünün Türkiye'ye örnek bir mücadele yürüttüğünün altını çizdiler. İşçi Partililer, Ahmetler Köylüsünün mücadelesinin zafere ulaşacağından emin olduklarını kaydettiler.

Milletin Efendisi Direniyor

İşçi Partisi Köylü Bürosu Sekreteri Rıza Türkmendağ, Köylü Bürosu Antalya Temsilcisi Osman Yılmaz ve parti üyeleri, geceyi Ahmetler Köylüleriyle birlikte nöbet çadırında geçirdiler. İP Köylü Bürosu Sekreteri Rıza Türkmendağ, mücadelenin yalnızca Ahmetler Köyünün değil, tüm Türkiye'de HES'e karşı, doğa talanına karşı ayağa kalkanların mücadelesi olduğunu kaydetti. Türkmendağ; "İşçi Partisi olarak her zaman mücadele edenin, Türkiye'ye sahip çıkan, vatanına, toprağına sahip çıkanın yanındayız. Onun için bugün buradayız. Bugün burada Ahmetler köylüleri ile nöbet tutuyoruz. Bu nöbet bir vatan nöbetidir. Onları bu mücadelelerinden dolayı tebrik ediyorum. İşte Mustafa Kemal'in köylüsü, işte milletin efendileri. Milletin efendileri direniyor, tebrik ediyoruz" diye konuştu.

Kurtuluş Savaşındaki Dirençle Topraklarını ve Suyunu Savunuyorlar

İşçi Partisi Antalya Köylü Bürosu Temsilcisi Osman Yılmaz da; "Nasıl ki Kurtuluş Savaşı'nda Nene Hatunlar ve Mustafa Kemal Atatürk'ün isimsiz askerleri bu vatanı savunduysa, Ahmetler Köylüsü de aynı sabırla, aynı dirençle topraklarını savunmaktalar. Ahmetlerli yurttaşlar diyorlar ki, 'biz sonuna kadar bu mücadelede var olacağız. Geleceğimizi, ekmeğimizi, emeğimizi asla bırakmayız.' Ahmetlerlilerin mücadelesini destekliyoruz" ifadelerini kullandı.

Değil 40 Gün 400 Gün Bile Sürse Buradayız

Gece nöbetindeki köylülerde mücadelede kararlılıklarını tek tek dile getirdiler. Yalnızca kendi köyünün derdinde olmadıklarını, bu köyde doğduklarını ve burada öleceklerinin altını çizen köylüler, HESçi şirketin yaptıklarını da unutmuş değil. Taşla, sopayla, silahla tehdit edildiklerini bir an olsun unutmayan ve hatırlatan köylüler, "değil 40 gün 400 gün bile sürse biz buradayız" dediler. Köylüler kazanacaklarını söylediler.

Direniş çadırında duman tütmeye, direniş ateşi büyümeye devam ediyor. Köylüler ise kazanacaklarından bir an olsun şüphe etmiyorlar. Türkülerin avazında, marşların isyanında nöbet sürüyor. Sabahın ilk saatlerinde yeryüzünü aydınlatan güneş elbette bir gün köylüler içinde doğacak, biliyorlar...

Haber: Devrim Dönmez - Fotoğraf: Özkan Dizlek

ulusalkanal.com.tr