Salih Uçan'dan A'dan Z'ye açıklamalar

Fenerbahçe'den kiralık olarak İtalya'nın Serie A ekiplerinden AS Roma'ya giden Salih Uçan, "Marmaris'ten sonra Fenerbahçe ikinci evim" dedi.

Abone ol

Altınordu Başkanı Seyit Mehmet Özkan'ın, "İtalyancanı geliştirmen için İtalyan sevgilin olması lazım" tavsiyesi hatırlatılan Salih, "Hayır, henüz bir sevgilim yok" dedi.

İtalyanlar O'nu "Il talento Turco" yani "Türk yetenek" olarak niteliyor. Futbol serüveni, henüz 10 yaşındayken Marmaris Belediyespor'un (2004-2008) altyapısıyla başlayan Salih Uçan, Bucaspor (2008-2010) altapı deneyiminden sonra Bucaspor'un as takımına alındı. Kısa sürede yükselen grafiği göze çarpan Salih, öncelikle iki sezon geçirdiği Fenerbahçe'ye transfer oldu, ardından sezon başında dikkatlerini cezbettiği Roma'ya kiralandı.

Yaşadığı iki sakatlık ve kadro tercihi gibi sebeplerden ötürü şimdiye kadar sadece 2'si ilk 11'de olmak üzere 4 kez maça çıkabilen Salih, yaklaşık 166 dakika sahada kaldı.

Satın alma opsiyonlu olarak iki yıllığına sarı-kırmızılı ekibe kiralanmış olan Salih, ilk başta zorlandığını söylese de Roma'ya oldukça alışmış. Öyle ki, Romalılara has bazı jestleri kullanmaktan da geri durmuyor.

Takımı Şampiyonlar Ligi'ne gidiş vizesini almış olan ve Pazar günkü sezonun son maçında Palermo karşısında 90 dakika sahada kalan Salih, Roma'daki Türk gazetecilere açıklamalarda bulundu.

"SAKATLIKLAR TEMPOMU DÜŞÜRDÜ"

Hazırlık kamplarını iyi geçirmesine karşın, ligin ilk günlerinde yaşadığı ilk sakatlıktan sonra 6-7 maç takımdan uzak kaldığını söyleyen Salih, "O arada takım çıktığı bütün maçları kazandı. Antrenman seviyesi de yüksekti ve oyuncular da temposunu bayağı yukarı çekti" derken kendi temposunun ise düştüğünü söyledi.

Bu nedenle antrenmanların kendisi için zor geçtiğini anlatan Salih, dili bilmemesi ve çok arkadaş edinememesinden dolayı yaşadığı sıkıntıya bir de ikinci sakatlığın eklendiğini söylerken, "Bu, kariyerimdeki en uzun sakatlıktı. Burada iki sakatlık yaşadım. Bir tanesi arka adalemden, öbürü de kasığımdan. Daha önce hiç kas sakatlığı yaşamamıştım. Buraya denk geldi. Arkadaşlarımla konuşurken de, daha önce hiç kas sakatlığı ve adale sakatlığı yaşamadığımı söylediğimde onlar da 'Gayet normal, yeni bir ülkedesin, alışma dönemindesin' demişti. Yanlış hatırlamıyorsam 47-48 gün antrenmana çıkamadım. İnanılmaz uzun bir dönem. Takım o sırada Şampiyonlar Ligi'nden elendi. UEFA Kupası, İtalya Kupası maçları oynadı, ben de hiçbirinde bulunamadım" diye üzüntüsünü dile getirdi.

ROMA'DAKİ İLK 90 DAKİKA ZOR GEÇTİ

Palermo karşısında sahada kaldığı 90 dakikanın kendisi için zor geçtiğini anlatan 21 yaşındaki yetenek, "Bir anda ilk 11 başlayınca 40'ıncı dakikadan sonra çok yoruldum. Dakika 80'den sonra falan ayağıma kramp girmeye başladı. Vücut artık oynamamak istiyor, çünkü oynamadığımdan tempo az" dedi.

"HEDEFİM 15 MAÇA ÇIKMAKTI"

Kadroya giremediğinde motivasyonunu nasıl sağladığına da değinen orta saha oyuncusu buraya, ilk döneminde 15 maça çıkma hedefiyle geldiğini belirterek, "Kafanızda bir şeyler kuruyorsunuz, bir sakatlık oluyor. 15 maç hedeflemiştim, ama baktım ki, böyle olunca bir anda motivasyon olarak düşüyorsun. Takım antrenmana çıkıyor, ben 45 gün boyunca revire gittim. Motivasyonum bir ara bayağı düştü. Yapacak bir şey yok, toparlanıp kendini motive ediyorsun" diye konuştu.

"İTALYA'DA TEMPO DAHA YÜKSEK"

İtalya ve Türkiye futbolunun kıyaslamasının kendisine sıkça sorulduğunu söyleyen Salih, "Futbolun dili bir diye düşünüyorum. Burada inanılmaz ekstra şöyle yapıyoruz diyemem. Sadece çok fazla oynamadığım için gözlemleyerek söyleyebiliyorum; tempo daha yüksek" değerlendirmesinde bulundu.

"FAZLA OYNAMAYINCA KISIR KALDIM"

Fazla oynayamasa da İtalya'da olmanın kendisini nasıl zenginleştirdiği sorulan Salih, "Dün (Pazar) mesela Ömer Uzun menajerim de maçı tribünden izledi. 'Benim gözlemlediğim, pozisyon alma defansif yerde durmayı daha geliştirmişsin' dedi. Ben de öyle düşünüyorum. Pozisyon almayı geliştirdim yani. İşte oynasam, full oynasam 'şunu geliştirdim, tempom gelişti, ufkum açıldı' diyebilirim ama çok fazla oynamayınca da fazla geliştiremedim, biraz kısır kalındı" diye karşılık verdi.

"HEDEFİM ROMA'DA DEVAM ETMEK"

Salih, gelecek sezon hedeflerini ise şöyle anlattı:

"Sürekli yola çıkıyoruz. İlk olarak Marmarisspor'dan Buca'ya transfer olduğumda orada A takıma çıkmaktı hedefim. İki sene altyapıda oynadım, sonra A takıma çıktım. Süper Lig'de oynama hedefim vardı Bank Asya'ya düştük. Takıma da transfer yasağı geldi. 'Salih ortam müsait gösterebildiğin kadar göster kendini' dedim. O sene 20-25 maç oynadım. Sonra Fenerbahçe'ye geldim. Orta sahalar Christian, Alex, Mehmet Topal geldi. Yok yoktu. Yine bir 10-15 maç oynasam iyi diyordum, ama ben Türkiye Kupası'nda çok iyi performans gösterdim ve Aykut Hoca bana güvendi. Sezon sonunda 27 maça falan çıktım. Sonra A Milli Takımı hedefledim. Fatih Hoca, A Milli Takım'a çağırdı. Sonrasında şimdi Roma'ya transfer oldum. Tekrar bir yol başladı benim için. Buradaki hedefim, burada devam etmek."

"SEVGİLİM DEĞİL, KIZ ARKADAŞIM VAR"

Takımda Adem Ljajic ve Lukas Skoroupski gibi isimlerle iyi anlaştığını söyleyen Salih, "Tabi bekar oyuncular olduğumuz için sürekli birlikte çıkıyoruz, yemekler yiyoruz" dedi.

Altınordu Başkanı Seyit Mehmet Özkan'ın, "İtalyancanı geliştirmen için İtalyan sevgilin olması lazım" tavsiyesi hatırlatılan Salih gülerek, "Sevgilim yok, kız arkadaşım var. O İtalyan ama sevgilim değil" diye karşılık verdi.

"İTALYAN TEKNİK ADAMLAR TÜRKİYE'DE BAŞARILI OLAMADI"

Fenerbahçe'ye İtalyan bir sportif direktör (Giuliano Terraneo) gelmiş olmasını nasıl değerlendirdiği sorulan genç oyuncu buna, "Yeni gelen sportif direktörü tanımadığım için onunla ilgili pek yorum yapamıyorum.

Aziz Başkan (Yıldırım) herhalde araştırmıştır, yapmıştır. Ama İtalyan sportif direktörlerin iyi olduğu söyleniyor. Bizim takımda da Walter Sabatini'nin olduğu gibi. Yaptığı transferler, gönderdiği, sattığı oyuncular, projeleri iyi olduğu için İtalyan sportif direktöre güvenmiş olmalılar" diye cevap verdi.

İsmail Kartal ile yolların ayrılmasından sonra Fenerbahçe için adı geçen teknik adamlar arasında İtalyanların da olduğu hatırlatılan Salih, "Türkiye'de, Roberto Mancini geldi çok fazla başarılı olamadı. Onun dışında Prandelli geldi, o da başarılı olamadı. Tabi yeni gelen hoca da başarılı olamayacak diye bir şey yok, çünkü Türkiye'de her şey açık, her şey olabilir. Her hocanın kendi düşüncesi var farklı" ifadelerini kullandı.

"FENERBAHÇELİ ARKADAŞLARIMLA WHATSAPP'TA GRUBUMUZ VAR"

Fenerbahçe'deki arkadaşlarıyla Whatsapp'ta bir grup kurduklarını ve her gün konuştuklarını söyleyen Salih, Avrupa macerasında Fenerbahçe'nin bir İtalyan takımıyla karşılaşma ihtimali sorulduğunda gülerek, "Bilmiyorum, Fenerbahçe grubu atlasın da hangi takım çıkarsa çıksın" diye karşılık verdi.

GARCIA İYİ BİR HOCA

Salih Uçan, hocası Rudi Garcia'yı ise şöyle değerlendirdi:

"Oyuncularıyla iletişimi iyi. Neşeli bir insan. Yeri geldiğinde sert de bir insan. Yeri geldiğinde, bazen bir konuşma yapıyor, çok sert başlıyor falan, ama sonra espriyle, gülerek bitiriyor. 'Hadi bugün antrenmanda eğlenelim' vesaire de diyor. Yaptığımız antrenmanlarda da iyi. Mesela bazen takım yorgun oluyor, zor bir maça çıkıyoruz. Bir gün sonrasında izin de verebiliyor hoca. Bir gün sonrasında sabah sadece bir eğlence antrenmanı yapıp, bitirdiğimiz de oluyor. Bence iyi bir hoca. Oyuncu psikolojisini anlayabiliyor."

ROMA KIRILMA NOKTASI YAŞAYINCA JUVENTUS ALDI GÖTÜRDÜ

İyi bir grafik yakalamasına rağmen, Roma'nın peş peşe beraberliklerle birlikte geriye düştüğü ve bu kırılma noktasının nereden kaynaklandığı sorulan Salih, "Oynayamadım, ama gözlemlediğim şu: bir anda sakatlıklar çok oldu. Sonra Keita ve Gervinho Afrika Kupası'na gitti. Onlar doğal olarak yorgun döndüler. Çünkü onlar takımın ilk 11 oyuncularındandı. Sonra yerlerine başka oyuncular adapte oldu, onlar geri döndü falan bir anda peş peşe beraberlikler oldu. Bir anda orada kırılma noktası oldu işte. Ondan sonra Juventus aldı götürdü zaten" diye konuştu.

"TOTTI ÇOK SESSİZ"

Salih, Francesco Totti'nin ağabeylik yapma beklentisine karşın bir röportajında aslında Daniele De Rossi'nin böyle olduğunu söylemesini şu sözlerle açıklığa kavuşturdu: "Biraz yanlış anlaşıldı o. Totti kişilik olarak çok konuşmayan bir insan. Gençlere yol göstermiyor falan değil yani. Sadece kişilik olarak az konuşan biri. De Rossi daha çok konuşan, 'şunu yapalım, bunu yapalım' diyen biri. Morgan De Sanctis mesela bütün organizasyonları yapar. 'Yarın akşam şurada yemek yapacağız'... herkes orada toplanıyor. 'Haydi gençler yemeğe çıkmıyor musunuz? Yemeğe çıkın' falan.. De Sanctis de ilgileniyor. Totti biraz daha sessiz."

"ROMA'DA DERBİ OYNAMAYI İSTERDİM"

Salih Uçan, Roma derbisinde forma giyememesinin eksikliğini nasıl hissettiğine ilişkin ise, "Emin değilim tam olarak, ama Türkiye'de Galatasaray'a 2 veya 3 kez oynadım galiba. Baya heyecanlıydım tabii, derbiyi yaşamak güzeldi. Burada istedim tabii oynamayı, ama oynayamadık sağlık olsun" şeklinde konuştu.

"BURADA DERBİ ATMOSFERİ ÇOK GÜZEL"

Türkiye'de güvenlik nedeniyle derbi maçlarında bir tarafın taraftarlarının maçı izleyemediği konusundaki yorumu sorulan Salih, "Deplasmanda taraftarın gelmesi gerekiyor bence. Biz Lazio ile aynı stadı paylaşıyoruz mesela. Son derbide (Lazio ev sahibiydi), Mapou ve Iturbe golü attılar ve taraftara doğru koştular. Bu çok güzel bir duygu. Deplasmanda öne geçiyorsun ve taraftarın çok seviniyor. Türkiye'de böyle bir şey yok. Keşke olsa" diye konuştu.

"FENERBAHÇE İKİNCİ EVİM"

Roma'da sahaya çıktığı zaman Fenerbahçe taraftarlarının sosyal medyada, "Seni sabırsızlıkla Türkiye'ye bekliyoruz" mesajları yazdığı aktarılan Salih, Fenerbahçeli taraftarlara şunları söyledi:

"Tabii ki. Yani Fenerbahçe'de iki sene yaşadım. İlk senemde Türkiye kupasını kazandık. UEFA Kupası'nda yarı final oynadık. İkinci senemde şampiyon olduk. İnanılmaz iki sene geçirdim. 40'ın üzerinde maça çıktım. Taraftarlar benim adıma beste yaptı. Marmaris benim birinci, Fenerbahçe ikinci evim oldu. Çok seviyorum. Bir yola çıktık. Şimdi hedefim burada kalmak ve devam etmek. Onlara selamlar yolluyorum."

"EMRE AĞABEYDEN TAVSİYELER ALDIM"

Salih, uzun dönem Inter'de oynamış olan Emre Belözoğlu'ndan tavsiyeler aldığını ise şöyle anlattı: "Çok konuştuk Emre ağabeyle. Roma beni, şampiyon olduğumuz sezonun, yani geçen yılın devre arasında falan istemişti. Bana doğru olup olmadığını sordu ve 'İyi bakalım hadi' falan... Sonra ilk yarı olmadı, sezon sonunda transfer bittiğinde Emre ağabeyle yüz yüze de görüştük. 'Ne diyorsun Emre ağabey, ne yapmalıyım?' falan... 'Orada sana iyi bakarlar, sen merak etme' dedi. 'Çünkü biz İnter'e gittiğimizde hemen hocalar yardımcı oldu' falan dedi. Burada da 7-8 tane hoca var. Hepsi de çok ilgilendi. Onun dışında 'Salih dili öğren' dedi. 'Ben 4 sene kaldım, benim bayağı iyi' dedi. 'Dili ne kadar çabuk öğrenirsen adaptasyonun ve arkadaş ortamın daha iyi olur dedi. Bu da senin performansını bile daha da ileriye taşır' diye."

"ROMA YÖNETCİSİ 90 DAKİKADAN SONRA BENİ TEBRİK ETTİ"

Roma Kulübü Genel Müdürü Mauro Baldissoni'nin, 90 dakika sahada kaldığı Palermo maçı sonrası yanına gelerek başını okşadığını söyleyen Salih, aralarında geçen diyalogu, "Baldissoni bani, 'İyi oynadın maçta. Çok da fazla oynamıyordun, tempon da iyi değildi, ama senin adına iyi geçti. Aferin' deyip tebrik etti" diye anlattı.

Türkiye'den hangi futbolcunun İtalyan ligine yakışabileceğine ilişkin bir soruya ise Salih, "Çok futbolcu var aslında. İlk aklıma gelen Mehmet Topal, Caner, Selçuk İnan da oynar" diye yanıt verdi.

Esma ÇAKIR

DHA

Artık Kadıköy'e dönmek istiyor Spor İşte Roberto Carlos'un yeni takımı Spor Babası, Barcelona'dan yıllık 12 milyon Euro istiyor! Spor Periscope'daki ilk günde rekor kırdı! Spor