'Önümüzdeki gelişme Türkiye’nin bölünmesi değil, Batı Asya’nın birleşmesidir'
İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ferit İlsever bugün İmralı'daki Apo görüntülerinin sonuncusunu yayımlayarak basın açıklaması yaptı. İlsever açıklamasında şunları ifade etti.
İşçi Partisi olarak bugüne kadar Kürt sorununun çözümünün Türk ve Kürt halklarının birliği ve emperyalizme karşı ortak mücadelesiyle başarılacağını savunduk ve savunmaya devam ediyoruz. Kürt’ümüzü emperyalizm ve enstrümanlarının kelepçelerinden kurtarmak için bugüne kadar canımız pahasına mücadele verdik. Hayatını Türk ve Kürt halkının birliği, faili meçhullerin katili Gladyo örgütlenmesinin aydınlanmasına adayan, yaptığı yayınlarla Hizbulkontra gibi ülkenin karanlık ve bölücü odaklarını ifşa eden, bu uğurda mücadele ederken Gladyo kurşunuyla katledilen, 2000’e Doğru dergimizin Diyarbakır temsilcisi Halit Güngen’ i 21. Ölüm yıldönümünde saygıyla anıyoruz.
KÜRDÜMÜZÜ ÖZGÜRLEŞTİRİYORUZ
Önümüzdeki gelişme Türkiye’nin bölünmesi değil, Batı Asya’nın birleşmesidir
Abdullah Öcalan İmralı’da yapılan sorgulamasında ısrarla Türkiye’yi; İran, Irak ve Suriye aleyhine kışkırtmaya çalışıyor. Öcalan Türkiye’ye;
· Kuzey Irak’ı Irak’tan koparmayı
· İran’daki Kürtleri ayaklandırmayı
· Irak’ı zayıflatmayı
· Ve bütün komşuları “zorlamayı” önermektedir.
Öcalan’ın önerileri, emperyalizmin ezilen dünya ülkelerini birbirine düşürme politikası ile uyumludur. PKK da birbirine düşmüş bölge ülkeleri arasındaki çatlaklara girerek yaşamak umudundadır. Gerek Türkiye gerek diğer bölge ülkeleri 1990’lı yılların sonuna kadar küçük hesaplarla Kürt sorununu komşularına karşı kullanma politikası izlediler. Bu politika “Kendi Kürt’ünü döv, komşu Kürt’ünü sev” olarak özetlenebilir.
Bütün bölge ülkeleri 1990’ların sonunda bir yandan kendi Kürt sorunlarını olumlu yolda attıkları adımlarla çözerken, öte yandan komşularıyla dostluk politikasına yöneldiler. Bu olumlu yönelim PKK’nın 1999’daki yenilgisini getirdi.
AKP iktidarı ile birlikte Türkiye dış politikadaki olumlu duruşunu terk etti. Öcalan’ın 1999’da İmralı’da söylediği “Misakı Milli’yi güncelleyelim” teklifi, Erdoğan ve Davutoğlu tarafından dillendirilir oldu.
Türkiye’nin dış politikasındaki vahim yanlışlar bütün komşularıyla ilişkilerimizi bozmuş ve PKK’ya hayal edemeyeceği olanaklar yaratmıştır.
Ama dünyada ve bölgemizde gelişme bölgesel birlikler yönündedir.
Türkiye’nin içinde olduğu Batı Asya’da da birlik eğilimi hem devletler, hem de halklar arasında gelişiyor.
Batı Asya Birliği, bütün bölge milletlerinin yararlanacağı, dünyanın en büyük en müreffeh ekonomik-siyasi birliklerinden biri olur.
İşçi Partisi’nin “Ortadoğu’da Barış Türkiye’de Barış” programı, bölgemizde emperyalist müdahalelerin önünü kesecek ve birliği gerçekleştirerek Kürt Sorunu dâhil bütün sorunların çözümünün yolunu açacaktır.
İşçi Partisi'nin Yurtta Barış, Ortadoğu'da Barış Programı- 12 Haziran 2007
1. Doğru Felsefe, Büyük Millet Kavramı
Bölücü terör belasından kurtulmak için öncelikle doğru felsefe gerekir. Ülkemize hükmeden anlayışa göre, yurdumuzun güneydoğu bölgesi “başka bir coğrafyadır” ve orada yaşayan insanlarımız “başka bir sosyolojik yapıdadır.” Bu görüş, PKK’nın görüşüyle aynıdır.
Türk kavramını bir etnik gruba, bir ırka indirgeyen anlayış, Kürt yurttaşlarımızı kucaklayamamakta, onları itmektedir. İşçi Partisi, bölücülüğe temel olan bu anlayışı, öncelikle devlet katından ve zamanla toplumdan temizleyecektir.
Türk milletinin tanımı, tarihsel temeline oturtulacaktır. Türk milleti, bir etnik grup veya ırk değildir. Atatürk’ün 1930 yılında Medeni Bilgiler kitabında tanımladığı üzere, “Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk milleti denir.”
Türk milletinin tarihsel kökleri, binlerce yıllık bir imparatorluklar geleneğine, kıtalararası ticaret yolları üzerindeki egemenliğe ve Türk dilinin gücüne dayanır. İmparatorluk kültürü, halkları birlikte yaşatma kültürüdür. Türk milleti, farklı etnik grupları kaynaştıran bu tarihsel mirastan kuvvet alan çağdaş bir devrimle, Atatürk Devrimi’yle meydana gelmiştir.
İşçi Partisi, bu tarihsel gerçeğe dayanarak, her etnik kökenden yurttaşımızı öz kardeş, tek millet anlayışı temelinde birleştirecek ve terörün ırkçı zeminini temizleyecektir. Türkiye’de “biz ve onlar” ayrımını kabul etmiyoruz. Türk de biziz, Kürt de biziz; hepimiz Türk milletiyiz.
2. ABD Güdümünden ve AB Kapısından Kurtulmak
Türkiye, terörü bitirmek için ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi’ne karşı konumlanmak ve AB aday üyeliğinden derhal çekilmek zorundadır. Irak’ı işgal ederek bölen ABD, oradan Türkiye’ye terör ihraç etmektedir. ABD ile ittifak, bugün teröre kucak açmak anlamına gelmektedir. Öte yandan AB’ye üye olma programı, Türkiye Cumhuriyeti devletinin tasfiye edilmekte olduğu kanısını perçinlemekte ve Türkiye’yi öncelikle yurttaşlarımızın zihninde bölmektedir. Milletimizin ve özellikle milletimizin ayrılmaz parçası olan Kürt yurttaşlarımızın beklentileri, Washington ve Brüksel’e yönlendirilmiştir; Türkiye Cumhuriyeti bir umut olmaktan çıkarılmaktadır. Oysa Millî Devlet, özgürleşme ve zenginleşmenin biricik siyasal çerçevesi ve aracıdır.
3. Halkı Kazanmak ve Seferber Etmek
Türkiye’mizin her bölgesinde ve özellikle Güneydoğu’da yaşayan yurttaşlarımızı kazanmak, terörü bitirmenin en temel şartıdır. Halkı kazanan savaşı kazanır.
İşçi Partisi, iktidara gelir gelmez, “Yurtta Barış Ortadoğu’da Barış Programı” gereği, binlerce gönüllüyü seferber ederek, Güneydoğu bölgemizde en uzak dağın başındaki mezraya kadar bir Halk Seferberliği yürütecektir. Bu seferberlikte, yurttaşlarımıza talepleri sorulacak, halk kucaklanacak ve bölücülüğün ve terörün nelere mal olacağı anlatılacaktır.
4. Aciz Devlete Son, Güçlü Devlet
Bugün devlet teröre karşı aciz durumdadır. Devlet cenaze törenlerinde ağlamaktadır. Çünkü ABD güdümünde ve AB kapısında eli kolu bağlanmış, çaresiz kalmıştır. Ülkenin kanını emen iktidar sahipleri, çıkarlarını ABD’nin emelleriyle birleştirmişlerdir. Onlar, Büyük Ortadoğu Projesi’ndeki görevleri gereği, Türk Ordusu’nun yenilgiye uğratılması planlarına hizmet etmektedirler. Bu iktidar kesinlikle devrilecektir.
İşçi Partisi’nin kuracağı Milli Hükümet, bölücü teröre karşı, devletin yaptırım gücünü, milletin bütün olanaklarını seferber ederek, kararlı ve etkin biçimde uygulayacaktır. Teröre aman verilmeyecektir.
Devleti çaresizlikten ve çözülmeden kurtaracağız!
Güçlü devleti kuracağız!
Vatanı bölücüden, yıkıcıdan kurtaracağız!
5. Teröre ve Bölünmeye Özgürlük Yok,
İkiz İhanet Yasası Kaldırılacak
Geldiğimiz aşamada Kürt sorunu, demokratik haklar açısından esas olarak çözülmüştür. Kürt dili üzerindeki yasak ve baskılar kaldırılmıştır. Kürtçe öğrenim kurumları açılabilmekte, Kürt kültür kurumları faaliyet gösterebilmektedir. Televizyonlardan Kürtçe yayınların önü açılmış, Kürtçe gazete ve dergiler yayınlanmaktadır.
AB kapısında Türkiye’mize “İnsan hakları” yaftası altında teröre özgürlük hukuku dayatılmıştır. 2001 yılında DSP-MHP-ANAP Hükümeti’nin Bakanlar Kurulu kararıyla kabul ettiği ve 2003 yılında AKP ve CHP oylarıyla yasalaştırılan İkiz İhanet Yasası derhal kaldırılacaktır. Teröre ve bölücülüğe özgürlük sağlayan düzenlemeler değiştirilecek, terörün kararlılıkla tasfiyesi için gerekli hukuki düzenlemeler getirilecektir. Etnik grup, din ve mezhep temelinde siyasal örgütlenme yasağı kararlı olarak uygulanacaktır. Bağımsızlık ve barış içinde yaşamak, en büyük insan hakkıdır.
6. Herkese İş, Köylüye Toprak, Çarşıya Bereket,
Bölgeler Arası Denge, Vatana Bütünlük
Kamu yatırımlarıyla Güneydoğu’da herkese iş sağlanacaktır. Köklü bir toprak reformuyla hazine toprakları, mayınlı araziler, aşiret ve ağa toprakları köylüye dağıtılacak, bölgedeki ağalık ve şeyhlik düzeni tasfiye edilecektir. 1934 tarihli ve 2510 sayılı İskân Kanunu’nun topraksız ve yoksul köylüyü destekleyen hükümleri uygulanacaktır. Kooperatifleşme yoluyla çağdaş ve verimli tarım geliştirilecek, köylü özgürleştirilecek ve zenginleştirilecektir. Ucuz mazot, ucuz gübre, ucuz tarım ilacı ve tohumluk, faizsiz kredi ile köylü desteklenecektir.
Türkiye’mizin varlığını tehdit eden dış ve iç güçlere karşı bir millî direnme ekonomisi yapılandırılacak, bölgeler arasında dengesizlikler giderilecektir.
7. Irak’ın Toprak Bütünlüğü
Irak’ın toprak bütünlüğü Türkiye’nin toprak bütünlüğüdür. Irak halkı ve bölge ülkeleriyle işbirliği yapılarak, Irak’ın toprak bütünlüğü sağlanacaktır.
8. Ortadoğu İttifakıyla Ortadoğu’ya Barış
Türkiye’mizin ve bölge ülkelerinin bağımsızlığı, egemenliği, bütünlüğü ve barış amacıyla Irak halkı başta olmak üzere İran, Suriye ve Azerbaycan ile ittifak kurulacak ve geliştirilecektir. Bu ülkelerle güvenlik dâhil her alanda işbirliği yapılacak, gümrüklerin kaldırılmasından bir Ortadoğu Devletler Birliği’ne uzanan kapsamlı bir beraberliğin koşulları adım adım geliştirilecektir.
9. Avrasya İttifakı
Türkiye, ABD’nin Haçlı saldırısına, etnik bölücülüğüne ve yıkıcılığına karşı, Rusya, Orta Asya Cumhuriyetleri, Hindistan ve Çin Halk Cumhuriyeti ekseninde oluşan Avrasya işbirliğine katılacaktır.