Ankara’da hâkimler var
Türkiye büyük çözümlerin beşiği. Haysiyetli coğrafya. Başı dik! Mahkumiyeti kabul etmiyor. Her zaman bir çıkış yolu var. Dağların arasında sıkışmıyor, geçitleri ve boğazları var. Amiralimiz Cem Gürdeniz’i anmadan geçemiyorum, yurdumuzun üç yanı denizlerle çevrili. Belki de o nedenle, ufukları yedi iklime açılıyor.
YARGIMIZI ESİR ALANLAR ORDUMUZU ESİR ALMIŞTI
Son HSYK seçimleri yeniden bu gerçeklerimizi hatırlattı.
Türkiye’nin bir yargı sorunu var, millet adaleti arıyor.
ABD emperyalizmi, AKP iktidarını kullanarak ve yargıdaki tertiplerle, Türk Silahlı Kuvvetlerini tek kurşun atmadan yenilgiye uğrattı. Binin üzerinde üst rütbeli subayımız, amiralimiz ve generalimiz esir düştü. Dünya savaşlar tarihinde bir başka örnek yok. Küresel güçler ve Ortaçağ yobazlığı, üzerimize baltayla veya uçakla değil, yargıdaki karanlık örgütlenmesiyle geldi. Millet olarak, şeyhler ve cemaatler ülkesi haline gelmenin bedelini ödedik. Yargımızı esir alanlar, ordumuzu esir almıştı.
CUMHURİYET SAVAŞI
Bu savaş Türkiye’nin bağımsızlık savaşıydı.
Savaş, Cumhuriyetin savaşıydı.
Cumhuriyet yargısı bu savaşın elbette tarafıydı.
Düşman Cumhuriyet yargısına karşı Cemaat yargısını kurmaya kalkıştı.
Bu savaşta Yargıtaylar, Danıştaylar direndi. Yargıçlar, savcılar direndi. O yürüyüşü hatırlayınız, Ankara’da cübbeleriyle yürüdüler. Barolarımız hep ayakta ve o yürüyüşteydi.
Şimdi yargı bütünleşti.
CUMHURİYET YARGISI DEVRİMLE KURULDU
Bir yargıç çocuğuyum. Bizim evimizde Yargıtay kutsal bir kurumdu. Babam, her akşam dosyalarla gelir, gece üçlere kadar çalışırdı. Sabah 7.00’de kalkar yürüyerek Yargıtay’a giderdi.
Salonda kardeşimle karşı karşıya yatıyoruz. Gece uyanırdım, lamba yanıyor ve babam çalışıyor. Bir daha uyanırdım, babam dosya okuyor, kırmızı kalemle çiziyor.
Babamın arkadaşları vardı, Yargıtay’ın yargıç ve savcıları. Fehmi Tüzün amcalar, Cahit Özden amcalar, yargıç ve savcı teyzelerim Mediha hanımlar, Mualla hanımlar...
Yargıtay merdivenlerindeki fotoğraflarına bakarım sık sık. Kadınlı erkekli özenli giyimleri ve duruşlarıyla güven ve kuvvet verirler. Onlarda adaleti ve vicdanı tanıdım. Hepsi Mahmut Esat Bozkurt’un yargıç ve savcılarıydı. İnandım onlara, onlardan ışık aldım.
Cumhuriyet yargısını bir devrim yarattı. Onun vicdan ve ahlâkının temelinde Atatürk Devrimi ötesinde imparatorlukların adalet geleneği de vardır. Büyük devletler, padişahlar ve beyler tarafından yönetilse de adaletle yaşayabilir.
Tarih içinde oluşan birikimler, büyük kimyacı Lavoisier’nin yasasına uyarlar: Hiçbir şey varken yok olmaz! Bizim yargı ve adalet birikimimiz de böyledir.
ADALET KILICINI VURDU
Türkiyemizde 15 bin 332 yargıç ve savcı var. Ne cemaat, ne Tayyip Erdoğan! O 15 bin vicdanlı Cumhuriyet hukukçusunu ele geçirebilecek kuvvet tanımıyoruz.
HSYK seçiminde 13 bin 994 yargıç ve savcı oy kullandı. Çözümü üreten, Cumhuriyet yargıçlarının taban hareketidir.
Adaletin elinde yalnız terazi yok, kılıç da var. O kılıç, devletin yaptırım gücüdür ve teraziyle kullanılır.
Son HSYK seçiminde, Cumhuriyet Yargısı kılıcını vurdu ve kördüğümü çözdü.
CUMHURİYET YARGIÇ VE SAVCILARININ BİRLİĞİ
Cumhuriyet yargıç ve savcılarına güveneceksin veya güvenmeyeceksin!
Güvenenler haklı çıkmıştır.
Yargıda Birlik, Türkiye’nin Cumhuriyet yargıçlarının ve savcılarının birliğini temsil ediyor. Tarafgirliği ve partizanlığı değil, Cumhuriyete taraf olmanın erdemini görüyoruz bu harekette.
Sıradan yargıç ve savcı, o Cumhuriyet geleneği içinde yetişmiştir. Mayalarında Atatürk Devrimi vardır. Ne olursa olsun, bozulmayan, yıkılmayan bir vicdan ve adalet duygusu yaşar yargıcın bilincinde.
Savcılar, yeryüzünde yalnız Türkiye’de Cumhuriyetin savcılarıdır. Mahmut Esat Bozkurt’un Ankara Hukuk Fakültesi’nin açılışındaki o gür sesi, bilinçlerinde yankılanır.
Küçük gruplar ele geçirilebilir ama yargıç kitlesi ele geçirilemez. Bunu anlamayanlar ve bilmeyenler var.
CEMAATİN VE PKK’NIN KADER ORTAKLARI
Önceki günün gazetelerinin çoğu, Cumhuriyet yargısının başarısını “AKP kazandı” diye yansıttılar. ABD’nin ve cemaatin cephesinden yazanların hep bu hallere düştüğünü görüyoruz. Özellikle Cumhuriyet ve Sözcü gazetelerinin başlıkları, yüz karasıdır, çünkü Cumhuriyetin güçlerini yanıltıyorlar.
Cemaatin ve PKK’nın kalkanı haline gelen Kılıçdaroğlu yönetimine bağlılığın faturası, yalnız vatan ve cumhuriyete vefasızlıkla değil, gerçeğe sadakatsizlikle de ödeniyor.
CUMHURİYET YARGIÇLARININ HÜKMÜ
Bugün hiç olmazsa Hürriyet gazetesi gerçeği teslim ediyor:
Kırıkkale Başsavcısı Metin Yandırmaz, Ergenekon şüphelisidir. Türkiye’ye küresel saldırının hedefi olmuştur. En yüksek oyla seçildi. Aldığı oy: 5836’dır.
Hüsnü Çalmuk, Ergenekon Mahkemesinin yargıcıdır. Çok sayıda vatansevere, bu satırların yazarı dahil, üç kez ağırlaştırılmış müebbet cezası kesmiştir. Aldığı oy: 35.
İşte Cumhuriyet yargıç ve savcılarının hükmü budur.
MİLLETİN BİRLİĞİ KAZANDI
Yargıda Birlik, sözcüsü Abbas Özden’in kişiliğiyle, ayrım gözetmeyen bileşimiyle milletin birliğini temsil ediyor. Yargıda Birlik, Sünni ve Alevi kökenli yargıçları ve savcıları Laik Cumhuriyet temelinde birleştirmiştir. Mezhep bağnazlığı yapan AKP’ye çok önemli bir ihtardır bu.
Türkçenin en güzel konuşulduğu ve türküleştiği yörelerimizden Arguvan doğumlu olan Yargıda Birlik Sözcüsü Abbas Özden, kimliğini şöyle açıklıyor:
Atatürk Devrimini yıkmaya kalkanlar, Cumhuriyet Devrimi kanunlarından korksunlar, Cumhuriyet yargısından korksunlar.
MAHMUT ESAT BOZKURT’UN YARGIÇLARI VE SAVCILARI KAZANDI
HSYK seçimlerini AKP kazanmadı, yargıçların ve savcıların birliği kazandı.
Mahmut Esat Bozkurt’un yargıçları ve savcıları kazandı.
HSYK seçimini cemaatler ve tarikatlar kaybetti, Devrim Yasalarını uygulayacak Cumhuriyet Yargısı kazandı.
HSYK seçimini milleti bölenler kaybetti, birleştirenler kazandı.
Mezhep ayrımı yapan bölücülük kaybetti, Sünni-Alevi ayrımı yapmayanlar kazandı.
SUÇLULAR ADALETTEN KORKSUN
Yeni oluşan HSYK’nın “hükümetin emrinde olduğu” yalanını yayanlar, utanacaklar.
Bu yalanın arkasında büyük korku var.
Cemaatle ve en son PKK ile ittifak yapan Kılıçdaroğlu CHP’si korkuyor. Çünkü Yargı, Ergenekon ve Balyoz tertiplerindeki suçluları yargılayacak.
Suçlular, Türk yargısından korksun!
Adalet isteyenler, adalet dağıtması için Cumhuriyet yargısına güç versin.
BÜYÜK KARARLAR YARGIDA BAŞLADI
“Türkiye’yi bölenlerin devri geçti, Türkiye’yi birleştirenler iktidar olacak” diyorduk.
Bu süreç yargıda başladı.
“Türkiye büyük kararların eşiğindedir” diyorduk.
O büyük kararlar yargıda başladı.
Güven duyalım, Ankara’da hâkimler var.
Doğu Perinçek
ROTA / Aydınlık