Arap Birliği: Trump'ın açıkladığı karar hükümsüzdür
Arap Birliği Dışişleri Bakanları Olağanüstü Kudüs Toplantısı'nın ardından yayımlanan bildiride, ABD Başkanı Trump'ın Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanıyan kararının "hükümsüz" olduğu belirtildi.
Filistin ve Ürdün’ün talebi üzerine Mısır'ın başkenti Kahire'de düzenlenen Arap Birliği Dışişleri Bakanları Olağanüstü Kudüs Toplantısı sona erdi.
Toplantının ardından Arap Dışişleri Bakanları Konseyi, "ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in Başkenti Olarak Tanıması ve Büyükelçiliğini Taşıması" başlığı altında 16 maddelik sonuç bildirisi yayımladı.
Bildiride, Arap Birliği'nin toplantılarına devam edeceği ve gelişmeler ışığında gelecekte atılacak adımları belirlemek ve durum değerlendirmesi yapmak üzere bir ay geçmeden toplantı yapacağı, bu bağlamda dönem başkanı olarak Ürdün'de olağanüstü zirve gerçekleştirilmesinin gündemde olduğu belirtildi.
"Trump'ın açıkladığı kararın hukuki bağlayıcılığı yoktur"
Bildiride, "ABD Başkanı Donald Trump'ın açıkladığı karar hükümsüzdür, uluslararası hukukun ve BM kararlarının tehlikeli bir ihlalidir, hukuki bağlayıcılığı yoktur." değerlendirmesinde bulunuldu.
Trump'ın Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak ilan etmesinin, barış çabalarını baltaladığı, gerginlik ve kızgınlığı körüklediği, bölgeyi şiddet, kaos ve istikrarsızlığa sürüklediğine işaret edilen bildiride, ABD'nin Kudüs siyasetindeki bu dönüşüm, "Washington yönetiminin kendisini İsrail yanlısı bir noktada konumlandırdığı, barış sürecindeki arabuluculuk rolünden kendini azlettiği ve uluslararası hukukun çiğnendiği tehlikeli bir gelişme" olarak nitelendirildi.
Kudüs'ün statüsünü değiştirmeye yönelik tek taraflı adımların, "hak kazandırmayacağının" vurgulandığı BM Güvenlik Konseyi kararlarına bağlı kalındığı ifade edilen bildiride, Kudüs'ün mevcut statüsünün korunması gerektiği belirtildi.
"ABD, Kudüs'e ilişkin kararını iptal etmeli"
Tüm ülkelerin, 4 Haziran 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletini tanımaya davet edildiği bildiride, şu ifadelere yer verildi:
"ABD, Kudüs'e ilişkin kararını iptal etmeli ve uluslararası toplumla birlikte çalışarak, başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletinin kurulmasını taahhüt eden barışçıl bir çözüm aracılığıyla İsrail'i, tüm Filistin ve Arap topraklarındaki işgaline son vermeye zorlamalı.
BM Güvenlik Konseyi, ABD'nin Kudüs kararının uluslararası kararlara aykırı olduğu ve hukuk dışı olduğunu beyan eden bir karar çıkarmalı."
Bildiride yer verilen diğer kararlar da şu şekilde sıralandı:
"- Arap Barış Girişimi Komitesi, Kudüs kararının doğuracağı siyasi sonuçların önüne geçmek için uluslararası toplum ve kuruluşlarla çalışacak bir komite kurmak üzere görevlendirildi.
- İsrail'e, uluslararası kararlara uyması, Yahudi yerleşim birimleri faaliyetleri ve Filistinlilerin Kudüs'ten çıkartılması çabalarına son vermesi için baskı uygulanması ve bu çerçevede etkin ve sistemli şekilde uluslararası toplumla çalışılması talep edildi.
- Arap Birliği Genel Sekreterliği, ABD'nin Kudüs kararının tehlikelerini izah edecek ve İsrail'in Kudüs'teki kirli çamaşırlarını ortaya dökecek uluslararası bir medya kampanyası başlatmak üzere görevlendirildi."
Lübnan'dan ABD'ye ekonomik ambargo çağrısı
Öte yandan, toplantıda konuşan Lübnan Dışişleri Bakanı Cibran Basil, Washington Büyükelçiliğinin Kudüs'e taşımasına mani olmak için ABD'ye ekonomik ambargo uygulanması çağrısında bulundu.
Basil, bu çerçevede gerekli tüm diplomatik ve siyasi uygulamaların da hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi.
Katar Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani de ABD'nin Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanıyan kararının, İslam ve Arap dünyasına tehdit oluşturacak yeni kararlara esas teşkil edebileceği konusunda uyardı.
Al Sani, Arap Birliği'ne, ABD'nin Kudüs kararıyla mücadele için pratik eylem planı geliştirilmesi çağrısında bulundu.
Bugünkü toplantı, ABD’nin Kudüs'ü "İsrail’in başkenti" olarak tanıma kararı çerçevesinde Filistin ve Ürdün'ün talebi üzerine gerçekleştirilmişti. Cibuti Dışişleri Bakanı Mahmud Ali Yusuf başkanlığındaki toplantıya 18 Arap ülkesi, dışişleri ve dışişlerinden sorumlu devlet bakanlarıyla katılmıştı.
Bahreyn ve Komor Adaları'nın daimi temsilciler seviyesinde katıldığı toplantıya Suriye, 2012’den beri üyeliğinin askıya alınması nedeniyle iştirak edemedi.