Danıştay katilleri aramızda!

Bugün Danıştay saldırısının yıldönümü... Menfur saldırının üzerinden 12 yıl geçti ancak davanın failleri Fetullah Gülen’in yeğeni Kemalettin Gülen ve FETÖ’cü savcıların ‘Osmanım’ı aramızda dolaşıyor

Abone ol

Türkiye’nin yakın geçmişindeki unutulmayan en önemli olaylardan biri olan Danıştay saldırısının üzerinden tam 12 yıl geçti...

Olaya konu dava Fetullahçıların yurtseverlere attığı suçların başında geldi. Asrın davası diye adlandırdıkları Ergenekon davasında Danıştay saldırısı dışında silahlı hiçbir eylem yoktu. Geçen 12 senede cinayetin FETÖ tarafından işlendiği ortaya çıktı. Danıştay dosyası Ergenekon ana davasıyla ayrılsa da son görülen duruşmada yeniden birleştirilmek istendi. Yargıtay uyuşmasızlık kararını henüz vermedi, davanın bir sonraki duruşması Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nce 6 Temmuz’a ertelendi.

Danıştay saldırısının FETÖ bağlantısı Fetullah Gülen’in yeğeni Kemalettin Gülen’in ifşa olmasıyla açığa çıktı. Danıştay dosyasında karanlık kalan noktalardan biri, tetikçi Alparslan Arslan’ın Fethullah Gülen cemaatiyle olan bağlantısıydı. Arslan, Fethullah Gülen’in yeğeni Kemalettin Gülen’in Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden arkadaşıydı. Dava Ankara’da görülürken, Arslan’ın Danıştay üyelerinin resimlerinin bulunduğu Vakit Gazetesi’ni kendisine Gülen’in verdiğini söyledi. Arslan “Haberi, Kemallettin Gülen gösterdi. Bildiğim kadarıyla Fethullah Gülen’in yeğeni. Beni Fethullahçılar yönlendirdi, pişmanım” dedi. Arslan, Kemalettin Gülen’i açıktan suçlamasına rağmen o dönem herhangi bir adli takibe alınmadı. 15 Temmuz’daki FETÖ darbesinin ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Arslan ve Gülen arasındaki ilişkiyi incelemeye başladı. Kemalettin Gülen FETÖ ile ilişkisi tespit edildikten sonra 23 Ağustos 2016’da tutuklandı ancak geçen Mart ayında 7 yıl hapis cezası verilerek tahliye edildi.

ÖZ’ÜN OSMAN’I SERBESTÇE DOLAŞIYOR

FETÖ’cü savcıların Ergenekon davasına “terör örgütü” diyebilmek için silahlı eylem olarak gösterdikleri Danıştay saldırısında yaşanan kumpas günyüzüne çıktı. Kaçak savcı Zekeriya Öz, 11,12,13 Şubat 2008 tarihlerinde savcı Mehmet Ali Pekgüzel ile birlikte Sincan Cezaevinde Danıştay cinayeti sanıklarının tanık olarak ifadesini aldı. Savcıların ayrıca Osman Yıldırım’ın gizli tanık olarak da ifadesini aldıkları ortaya çıktı. Yıldırım hem sanık hem tanık hem de gizli tanık olarak aynı davaya yer aldı. Savcıların “Osmanım” diye seslendikleri Yıldırım’ın yönlendirme ifadeleri üzerine Danıştay davası, 18 Mayıs 2009 tarihinde Ergenekon davası ile birleştirildi. Yıldırım, suikast emrini Veli Küçük’ten, bombaları da Muzaffer Tekin’den aldığını iddia etti. Ancak hiçbir iddiasını ispatlayamadı. 6 Nisan’da Ankara’da görülen Danıştay saldırısı davasına FETÖ’cü hakimlerin beraat ettirdiği Osman Yıldırım elini kolunu sallayarak geldi. Yıldırım bu duruşmada suçsuz olduğunu belirterek yurtdışına çıkış yasağınının kaldırılmasını talep etti. Hrant Dink’in katledilmesi davası sanığı tutuklu FETÖ üyesi polis amiri Ali Fuat Yılmazer’in de Danıştay saldırısı olduğu dönemde Ankara’da görevli olması ve Danıştay soruşturmasına bakması da FETÖ kumpasını gözler önüne serdi. Aydınlık

İlk iftarı sınırdaki Mehmetçik yaptı Gündem Şehitler Tepesi bayraklarla donatıldı Gündem Başbakan Yıldırım'dan liderlere İİT Zirvesi daveti Gündem Erdoğan: Kudüs Kırmızı çizgimizdir Gündem