Son dakika! Bahçeli'den Bülent Arınç'a: Şimdi herkes günü saati geldiği zaman sorar! Kozmik Oda'ya FETÖ'yü sokan kimdir?
Basın emekçileri ile biraraya gelen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli gündemi değerlendirdi. Bahçeli, Diyarbakır'da PKK'ya direnen annelere destek oldu "Onlar terörle mücadelenin cesaretlendirdiği analar" dedi. Kaftancıoğlu'nun tivitleri nedeni ile ceza almasını eleştiren Bülten Arınç'a da yanıt verdi "Kozmik Oda’ya FETÖ’yü sokan kimdi?" diye sordu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yeni parti girişimleri ile ilgili yorumlarla ilgili sert konuştu. AK Parti'yi bölmenin düşmanlara yarayacağını söyleyen Bahçeli, bu girişimlerin gizli hedefinin de Cumhur İttifakı olduğunu belirtti
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gündeme dair açıklamalar yaptı.
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLARI TOPLANTISI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın büyükşehir belediye başkanları ile buluşmasını değerlendiren Bahçeli, 29 büyükşehir belediye başkanını bir araya getirmenin bir siyasi zekanın sonucu olduğunu ifade etti, "Kimin eteğinde ne taş vardı hepsi orada ortaya dökülmüş oldu" dedi.
TOPLANTI ÖNCESİ CHP GENEL MERKEZİ'NDE BİRARAYA GELİNMESİ
CHP'li 11 büyükşehir belediye başkanının genel merkeze giderek strateji geliştirmeye çalışmaları ile ilgili de konuşan MHP Genel Başkanı Bahçeli, bu girişimle birlikte boşa düştüğünü söyledi.
İMAMOĞLU'NUN OTURDUĞU SANDALYENİN KIRILMASI
Bahçeli, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'na da bir göndermede bulundu.
Görüşmede İmamoğlu'nun oturduğu sandalyenin kırılmasına atıf yapan Bahçeli, Ümit Besen'in 'ayağı kırılmış o tahta masa, senden çok daha vefalı çıktı sevgilim' ifadelerinin yer aldığı şarkıyı hatırlattı. Bahçeli, "Şimdi zannediyorum kırık sandalye şarkısını dinleyeceğiz hep beraber" ifadelerini kullandı.
YENİKAPI'DA SERGİLENEN ARAÇLAR
Bahçeli, İstanbul Yenikapı'da sergilenen araçlar ile ilgili soruya verdiği yanıtta yine İBB Başkanı İmamoğlu'na bir göndermede bulundu. Bahçeli "Bu noktada eğer fazla bir araba varsa, al bunu sat ne yapıyorsan yap ama sergilemenin ne manası var?" diye sordu.
ABD'NİN 50 BİN TIR SİLAH GÖNDERMESİ
Bahçeli, "ABD'nin 50 bin tır silah vermiş. Sizi hala oyalıyor. Bunlarla ilgili ağzınızdan bir cümle çıkmıyor. 1700 araba nerede, 50 bin tır nerede? Biraz da bu konuları düşün" diyerek İmamoğlu'na eleştirilerini sürdürdü.
CHP'YE TEPKİ
CHP'nin Atatürk'ün çizgisinden uzaklaştığını belirterek "CHP'nin kendisine çeki-düzen vermesinde yarar vardır" ifadesini kullandı.
DİYARBAKIR'DA ANNELER
Çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler ile ilgili özellikle İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in 'o ailelerin yeri devlet kapısıdır' cümlesine bir yanıt verdi. Bahçeli, "Şimdi soruyorum devlet olmasaydı HDP'nin kapısında hangi anne bulunabilirdi?" yanıtını verdi. Pençe 1-2-3 harekatlarını ve Kıran operasyonunu hatırlatan Bahçeli, "Devlet olmasa başlarına ne gelirdi? Annelerin mücadelesi, herkes tarafından anlaşılır hale geldi ve destek buluyor. Bunun bana göre tercümesi şudur: HDP'nin önündeki her anne, teröre bitmek üzere olduğu bir mücadelenin cesaretlendirdiği analardır. Bu, siyaset değildir. Bundan da iktidar yıpranmaz" ifadeleriyle Meral Akşener'e de bu noktada eleştiri yöneltti.
YENİ PARTİ GİRİŞİMLERİ
Yeni parti girişimlerini değerlendiren Bahçeli, siyasetin tıkandığı eleştirilerine karşı çıktı. "Meclis açık, siyasetçilerin hepsi görevinin başında. Nerede bir tıkanma var?" ifadesini kullandı.
Bahçeli, şunları söyledi:
"Çok partili siyasi hayata geçtiğimiz günden bu yana yüzü aşkın siyasi parti kuruluşu oldu. Bunlardan bazıları kendi kendisini kapattı, bazıları anayasa mahkemesi tarafından kapatıldı. Bazıları ise sonuç almamakla beraber tabela olarak kaldı. Çok değişik alanlarda siyasi hayatta yıldız olabilecek toplumda önemli önderlik görevini üstlenebilecek çok kişi bu siyasi tıkanıklık ve siyasette yeni oluşumlara ihtiyaç var kavramları altında ezdiler.
Kimler var derseniz, Aydın Menderes, Cem Boyner var. Cem Uzan var. Say sayabildiğin kadar. Ama bunların hiçbirisi siyasette olamadı. Bunlar hiç tükenmiyorlar. Siyaset yenilenmiyor ama bunlar kendilerini yeniliyorlar. Onları yakinen takip ediyoruz. Sadece bazı çevreler siyasi iktidarı yıpratmak maksadıyla bu yeni oluşumlardan bahsediyorlar. Siyaset tıkanmıştır niye tıkansın? Ama siyasetin tıkandığı dönemde de en sessiz kalan insanlar bunlardır. Suyun durulmasını bekliyorlar. Darbe sonrası yeniden siyasi hayata dönüşte bir yer bulabilir miyim çabası içerisinde oluyorlar.
Siyaset bu anlayıştan sıyrılmalı. Artık fikri kristalize olmuş siyasi partiler var. Bunlar demokrasinin güçlü akım ve alanlarıdır. Burayı güçlendirmek lazımdır. Yani bir bunlar siyasetin iktidara talip olan nehirleridir. Bu nehirleri küçük dereciklere, çaylara parçalamak yerine nehirlerin debisini yükseltmek lazımdır. ‘Taş yerinde ağırdır” diyerek yerinde kalmalarında fayda var. Yok siyasi iktidarın bir takım çevrelerin projesi olarak kendilerini o projenin figüranları haline getirip geriletmeye ihtiyaç yok. Yani böyle bir şey yapsalar ne olur bir siyasi partinin iktidarını engellemek için çaba göstermiş olurlar."
BÜLENT ARINÇ'IN SÖZLERİ
Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi (YİK) Bülent Arınç'ın sözlerine değindi.
Bahçeli, şunları belirtti:
"Nefsiyle hareket eden bir siyasal yapı gözüküyor karşımızda. Biz Bülent Arınç Bey’e saygı duyarız ama Bülent Arınç Bey’i kabulde zorlanıyoruz. Türkiye’yi sıkıntıya koyacak davranışlarda artık Bülent Arınç Bey bir kenara oturmalı ya Bursa’ya, ya Manisa’ya yerleşmeli. Hukukçu hukuku reddediyor, siyasetçi olarak da kapsam dışı davranışlarla siyaseti tıkıyor.
Şimdi herkes günü saati geldiği zaman sorar: Kozmik Oda’ya FETÖ’yü sokan kimdir? Hangi gerekçelerle, hangi rollerle kim neyi üstlendi oraya soktu. Ondan sonra Türkiye ne hale geldi. Genelkurmay’ın kozmik odasına girildiği dönemde üzerinde bunun tartışması yapılan bir kişinin bu davranışlarını tasvip etmiyorum, doğru bulmuyorum. Kendisine zarar vermenin ötesinde terörle mücadelede önemli katkılar sağlandığı bir süreçte AKP’yi baltalıyor. Bunu doğru bulmuyorum.
Yani Pençe-1, Pençe-2’nin olduğu bir dönemde kala kala bir İstanbul İl başkanı olan hanımefendinin cezası konusunda siyaset üretip öbürüne sessiz kalmasını anlamak mümkün değil. Onun için kendisine olan saygımı yitirdiğimi ifade ediyorum. Sözlerine katılmam. O günden bugüne kadar bildiklerini saklayıp Canan Hanımefendi için kamuoyunu meşgul eden bir anlayışı kabul edemem.
Hali hazırda bildiği birisi varsa, savcıların hepsini teker teker dolaşsın bildiği ne varsa elinde ne bulunuyorsa versin. Bundan sonra Bülent Arınç Bey'in yapacağı budur ortalığı karıştırmak değildir. Türkiye’nin şu kritik eşiğinde AKP’yi geriye itecek, böldürecek, tartıştıracak bir zemini düşünmek o zeminin oluşmasına katkı sağlamak ABD’ye, İngiltere’ye ayrıca da FETÖ, PKK’ya örtülü bir şekilde hizmet etmekten başka bir anlam taşımaz. Mevcut hükümeti ABD’ye karşı savunmalılar. Bolton ile Türkiye’yi boğdurmamalılar. Biz bunu yapıyoruz ve o sebepten dolayı da AKP'ye desteğimizi devam ettiriyoruz."
ulusal.com.tr