Her taşın altından o polis çıkıyor!

Ali İsmail Korkmaz davasında yargılanan polis memuru Mevlüt Saldoğan’ın aynı gece Caner Ertay’a araba bagajında işkence yapanlar arasında olduğu ortaya çıktı.

Milliyet'ten Kemal Göktaş'ın haberine göre; Eskişehir’deki Gezi eylemleri sırasında üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz’ın başına tekmeyle vurarak ölümüne yol açtığı iddiasıyla yargılanan polis memuru Mevlüt Saldoğan’ın, bu olaydan birkaç saat sonra yaralı haldeki başka bir genci polis aracının bagajında gezdiren kişi olduğu ortaya çıktı. Korkmaz’ın dövüldüğü gece, yan sokakta üniversite öğrencisi Tevfik Caner Ertay’ın da polisler tarafından demir sopalarla darp edilerek polis otosunun bagajına kilitlendiği iddiasıyla ilgili soruşturmada önemli gelişmeler yaşandı. Soruşturmada daha önce Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın sorusuna, söz konusu aracı kimin kullandığına ilişkin sorulara Emniyet tarafından “sözlü talimat verildiği” gerekçesiyle net yanıt verilmemişti. Olayla ilgili polis başmüfettişleri Sabih Özkurt ve Mustafa Özefe tarafından yürütülen idari soruşturma sırasında aracın Saldoğan’a zimmetli olduğu ortaya çıktı.

Araç Saldoğan’a zimmetli

Bunun ardından Eskişehir Terörle Mücadele Şubesi Müdürlüğü’nden 21 Kasım’da gönderilen yazıda, “26 A 0357 plakalı Ford Connect marka aracın C Büro Amirliği’nin ekip otosu olarak kullanıldığı ve polis memuru Mevlüt Saldoğan’a zimmetli olduğu” belirtildi. Söz konusu saatlerde araçta Saldoğan ile birlikte Emre Koç’un görev yaptığı ifade edilen yazıda polis araçlarının gezi parkı eylemlerinde kullanılıp kullanılmadığına ilişkin yazılı bir emrin bulunmadığı, olayların devam ettiği süreçte personel ve araçların “sözlü talimatlarla” görev verildiği anlatıldı. Yazıda, araçların arka kısmındaki şüphelilerin kendilerine ve personele zarar vermesini engelleyen bölümde sevk işlemlerinin yerine getirildiği de ifade edildi.

‘Tanırız, eylemci çocuktur’

Bu gelişme üzerine savcılıkça ifadesi alınan Emre Koç, telsizden “Bir yaralı var” diye anons yapılması üzerine eski otogara gittiklerini belirterek, “Orada kalabalık bir polis topluluğu vardı. Gözaltı araçları yetersiz kaldığı için yaralıyı bizim aracın arka bölümüne aldık. Şubede görevli Ömer Faruk Albayrak da bizimle geldi. Yaralıyla diyaloğumuz olmadı. Yaralıyı bize kimin teslim ettiğini hatırlamıyorum” dedi.

Koç, gözaltına alınanların topluca konduğu otobüs hareket ettiği için sözlü talimat üzerine Ertay’ı Eskişehir Devlet Hastanesi’ne götürdüklerini, burada çok sayıda gösterici bulunduğu için güvenlik zafiyeti nedeniyle Yunus Emre Devlet Hastanesi’ne geçtiklerini söyledi. Koç’un ifadesinde Ertay’ı daha önceden tanıdığını belirterek, “Kendisi ilimizde meydana gelen birçok toplumsal olaya katılır ve en önde yer alır. Hakkında birçok kez şubemizde işlem yapılmıştır” sözleri de dikkati çekti. Koç, Ertay’ın bagajda taşınmadığını, araç içinde dövülmediğini, “Bunu yok edelim, kaybedelim. Atalım bir yere gitsin, nolacak ki” denilmediğini ileri sürdü.

ulusalkanal.com.tr