Sır odasında şifresiz bilgisayar
Eski ÖSYM Başkanı Ali Demir hakkında hazırlanan iddianamede yer alan tanık ifadeleri, dönemin ÖSYM’sindeki güvenlik açığını da ortaya çıkardı. Tanık iddianamedeki ifadesinde, Demir’in sır odasındaki bilgisayarda soruların bir kopyasının şifresiz olarak tutulduğunu söyledi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Eski ÖSYM Başkanı Ali Demir hakkında, FETÖ üyeliği ve zincirleme şekilde görevi kötüye kullanma suçlarından 18 yıl 6 ay hapis istemiyle iddianame hazırladı. İddianamede ifadelerine yer verilen tanık beyanlarında bazı önemli ayrıntılar dikkat çekti.
Tanıklardan N.T., 16 Nisan 2012 tarihinden bu yana, ÖSYM Başkanlığı Ölçme ve Değerlendirme Daire Başkanlığı’nda uzman olarak çalışıyordu. N.T., 15 Mart 2015 tarihinde yapılan YGS sorularının Biyoloji alanına ait 13 sorunun hazırlanmasında görev aldığını belirtti. Koordinatörlük görevini de yürüttüğü sınav için 165 adet soru hazırlandığını belirten N.T., tanık olduğu olayları anlattı:
“Sınav koordinatörlüğü görevi, sınavda sorulacak olan alt testlerin şablonunun hazırlanmasını ve soruların sır cihazına yükleme işlemlerinin organize edilmesini, gerekli evrakların alt test sorumluları tarafından doldurulmasını sağlamaktır. Bu şekilde, sınav soruları matbaaya gitmeden birkaç gün önce, alt test sorumluları tarafından hazırlanan testlerin Soru Hazırlama ve Geliştirme Daire Başkanlığı’nda bilişim personeli olarak görevli M.E.A. tarafından ‘Sır’ cihazına yüklendiğini hatırlıyorum. Matbaaya yönetimin uygun gördüğü sayıdaki soruların 5-10 katı şeklinde gönderildiğini, bu nedenle sınavda sorulacak 165 sorunun 5 ya da 10 katının ‘Sır’ cihazına yüklendiğini düşünüyorum.”
‘KART VE ŞİFRE İSTEDİ’
METEKSAN’a tahminen 23 Şubat 2015 tarihinde sabah 10-11 saatleri arasında ÖSYM Başkanı Ali Demir ve diğer görevlilerle birlikte gittiklerini kaydeden N.T., şöyle sürdürdü: “Sır cihazı METEKSAN’da bulunan bilgisayara takıldı. Fakat Felsefe, Matematik, Fizik, Kimya ve Biyoloji sorularının tamamının, Coğrafya sorularının ise bir kısmının ‘Sır’ cihazı içerisinde bulunmadığı anlaşıldı. Bunun üzerine durumu Ali Demir’e anlattım ve bizzat bilgisayar üzerinde de gösterdim. Ali Demir’in, durumu anlamaya çalıştıktan sonra ‘Ben tekrar soruları Sır cihazına yükleyip geleyim’ demesi üzerine Demir’e, ‘Sır cihazına benim kartım ile şifrem girilerek yükleme yapıldı. Siz nasıl yapacaksınız hocam?’ diye sordum...”
SORULARIN KOPYASI ŞİFRESİZ TUTULUYORMUŞ
N.T., kendisinin o dönemde dışarıya çıkma yasağı bulunduğunu, Ali Demir’in, kartın bulunduğu çalışma odasındaki çekmecenin anahtarı ile kartın şifresini istediğini , anahtarları ve şifreyi Demir’e verdiğini anlattı. N.T. ifadesini şöyle sürdürdü: “Tahminen 2-3 saat kadar yani öğleden sonra 14:00 sıralarında başka bir ‘Sır’ cihazı ile Ali Demir METEKSAN’a geldi. Kendisine, ‘Ne yaptınız hocam halledebildiniz mi?’ diye sordum. Demir de bana, ‘Hallettik, hatta senin kartına ve şifrene dahi ihtiyaç olmadı, Sır odasındaki bilgisayarda soruların bir kopyası da şifresiz olarak tutuluyormuş’ dedi. Ancak bu durum karşısında çok şaşırdım çünkü böyle bir durumun olmaması gerektiğini, büyük bir güvenlik açığı olduğunu, bu soruları art niyetli başka birilerinin alabileceğini düşündüm. Sınav sorularının ‘Sır’ cihazına yüklendiği sırada bir kopyasının da başka bir yerde tutulduğunu o zamana kadar bilmiyordum. Diğer arkadaşların da bu durumu bildiklerini düşünmüyorum.” Olcay Kabaktepe