Milli Savunma Bakanı Canikli: Yakında TF-X vatan semalarında her türlü göreve hazır hale gelecek

Yeşilyurt'taki Milli Savunma Üniversitesi Hava Harp Okulu (HHO) Ant İçme ve 2017-2018 Eğitim Öğretim Yılı Açılış töreni, öğrenci alayı ve sancak kıtasının tören alanında yerini alması ve HHO Marşı'nı okumasıyla başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından Milli Savunma Bakanı Canikli, öğrenci alayı ve sancak kıtasını, "Merhaba Hava Harp Okulu, Allah yardımcınız olsun" diyerek selamladı. HHO öğrencileri de Bakan Canikli'ye "Sağol" diyerek karşılık verdi.

Törende daha sonra 4. Filo Komutanı Yarbay Yavuz Pehlivan eşliğinde 735 öğrenci yemin vaziyeti alarak ant içti.

Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, törendeki konuşmasına, "İşte ordu, işte millet" sözünün ne anlama geldiğini görmek isteyenlerin bu fotoğrafa bakması, milletin, devletiyle, ordusuyla nasıl bir bütün ve iç içe olduğunu, ordunun bu milletin bir parçası olduğunu görmek isteyenlerin bu manzaraya iyi bakması gerektiğini belirtti.

İçinde bulunulan dönemin ve sürecin, Türkiye'nin içinde kaldığı tehditler ve riskler açısından çok hassas bir dönem olduğunu, Türkiye'nin dünyanın simetrikten asimetriğe kadar değişen ve yer yer sıcak çatışmalara dönüşen risk ve tehditlerle karşı karşıya olduğunu belirten Canikli, şunları kaydetti:

"Öngörülmesi güç riskleri dikkatli bir şekilde takip ediyoruz. Bu risklerin yönetilebilmesi, bu topraklara namahrem eli değmemesi için bir an evvel komutan olarak bu ülkenin savunmasına katılmanız gerekir. Bu tehdit ve risklerin ortasında yer alan Türkiye, bölgedeki etkin ve lider konumundaki güçtür. Sizlerin bu komuta kademesine katılmasıyla gücümüze güç katacağız. 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra Türkiye'nin her kurumuna sızan bu hainleri temizledikçe hem Türkiye hem de Türk Silahlı Kuvvetleri güçleniyor. Türk Silahlı Kuvvetleri de bu hainlerden, bu ağırlıklarından temizlendikçe güçleniyor. Bunun en somut örneği Fırat Kalkanı operasyonudur. Bu zor şartlarda, bu hainlerin de bütün kurumlarda olduğu gibi Türk Silahlı Kuvvetleri'nden temizlendiği bir dönemde, Türk Silahlı Kuvvetleri, milletiyle birlikte Fırat Kalkanı Harekatı'nı yapabilmiş, sınır ötesi operasyonunu başarılı bir şekilde uzun bir süreden sonra gerçekleştirebilmiştir. Bu milletin önüne set çekemezsiniz, engel koyamazsınız. Bu şekilde hedef ve amaçları olanlar bir 15 Temmuz gecesi görüntülerine baksınlar bir de bu manzaraya baksınlar. "

"Teknolojiyi üretmek, millileştirmek zorundayız"

Artık teknolojiyi almanın ve kullanmanın da yetmediğini ifade eden Canikli, şöyle devam etti:

"Teknolojiyi üretmek, millileştirmek zorundayız. Buna mecburuz, buna mahkumuz. Aksi halde bu ülkenin savunmasını başka ülkelerin insafına terk etmek anlamına gelir. Böyle bir şeye göz yummamız kesinlikle söz konusu değildir. Bu gerçekten hareketle savunma sanayimizin bu toprakların savunulması için silah sistemlerinin millileştirilmesi noktasında büyük çabalar sarf ediyoruz. 2002 yılında yerli ürün oranı sadece yüzde 18 seviyesindeyken bugün bu oran yüzde 65'leri aşmıştır. Daha çok yapacak işimiz var. Bunu geliştirmek mecburiyetindeyiz. Çünkü eğer savunmayı, başka ülkelere emanet ederseniz dolaylı olarak veya doğrudan en ihtiyacınız olduğu kritik bir zamanda o silah sistemlerini temin edememe gibi bir riskle karşı karşıya kalırsınız."

Hava kuvvetlerinin artık kendi milli uçak ve silah sistemlerini geliştirebilecek teknoloji alt yapısına kavuştuğunu ifade eden Canikli, "Yakın bir zamanda mili savaş uçağımız TF-X vatan semalarında her türlü göreve hazır hale gelecektir. Bunları ilk kullanan komutanlarımız siz olacaksınız." dedi.

"İnsanlı ve insansız savaş uçağımızla ilgili çalışmalar başladı"

Yerli İHA ve SİHA'ların teröristleri anında etkisiz hale getirdiğini aktaran Canikli, "Bütün dünya gıpta ile bakıyor, düşmanlar kıskançlıkla takip ediyor. Yerli İHA’larımıza, harp başlığına sahip Mini Akıllı Mühimmatlar olan MAM-C ve MAM-L roketlerini yerleştirdik. Hem SİHA'larımız yerli hem de mühimmatı anında teröristin tepesine atan füzeler de yerli. İHA'larımızın saldırı ve yok etme kabiliyeti kat kat arttırdık." diye konuştu.

Bakan Canikli, Atak Helikopteri Projesi kapsamında 24 adet helikopter teslimatının tamamlandığını, Hürkuş Uçağı Projesi kapsamında 2 adet prototip uçak teslimatının yapıldığını, şimdi bunun silahlandırılması çalışmasına başladıklarını dile getirdi.

Sıranın milli, yerli savaş uçağına geldiğini dile getiren Canikli, "Hem insanlı klasik konvansiyonel savaş uçağımıza hem de insansız savaş uçağımıza... İkisi ile ilgili çalışmalar başladı. Kısa bir süre içinde semalarımızda kendi üretimimiz olan savaş uçağı yine kendi evlatlarımız tarafından kullanılacak ve vatan savunmasına katkı sağlayacaklardır." dedi.

"Aklınız ve kalbiniz, sadece milletten talimat alacaktır"

15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra hükümet olarak bir çok tedbir aldıklarını belirten Canikli, şunları söyledi:

"Hain girişimlerin önlenmesi için hassasiyetimiz devam edecek. Aksi halde düşmanın nereden geleceği belli olmuyor. Dışardan bekliyoruz içeriden çıkabiliyor. Asker kılığına girmiş, insanlıktan nasibini almamış teröristlerin ülkemize yaşattığı acıların tekrarlanmaması için askeri eğitim alanında da önemli adımlar attık. Ülkemizin savunma ve saldırı kabiliyetini en üst noktaya ulaştıracak gerekli donanıma sahip insan gücümüzün eğitimi için harp okullarımızı Milli Savunma Üniversitemize bağladık. Menfur darbe girişiminde meydana gelen olayların bir daha yaşanmaması için ülkemiz genelinde ve özellikle Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki özel hassasiyetler her türlü eğitim ve öğretim faaliyetinde dikkate alınacaktır. Burada yetişecek evlatlarımız ülkesine, devletine, milletine, topraklarına, değerlerine ve demokrasiye sadakatle ve büyük bir aşkla bağlı vatan sevdalıları olacaktır. "