"Vatandaşlar, Çiftlik Bank gibi organizasyonlara girmemeli"
Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu, Çiftlik Bank'a ilişkin, "Vatandaşlar asla bu tür organizasyonlara girmemeli. Çünkü yaşadığımız çağda öyle 1 koyup 10, 20 al gibi bir kazanç yok. İnsanlar bir an evvel düze çıkma umuduyla bunlara itibar ediyor." dedi.
AA muhabirine Çiftlik Bank olarak bilinen sistem ve vatandaşların mağduriyetleri hakkında değerlendirme yapan Ağaoğlu, bazı vatandaşların geçen yıl eylül ayında Çiftlik Bank'ın ilanlarını kendisine göndererek fikir aldığını söyledi.
Ağaoğlu, "1'e 20, 1'e 50 kazanç vaat eden bir sistem. Ben de çıktığım bir basın yayın kurumunda hileli bir organizasyon olduğu ve dolandırıcılık yapacağını ifade ettim." dedi.
Aydın Ağaoğlu, "Bu yayının üzerine Mehmet Aydın isimli kişi beni Arjantin'den aradı. Bu yayının videolarını internetten kaldırmamı istedi. Ben de 'İstediğini yapabilirsin. Bu bir hiledir.' dedim. Türkiye'deki yöneticilerin birini ve avukatını bana yolladılar. Yanıma iki şahit alarak görüştüm. Orada onlara da söyledim. Çiftlik Bank adını kullanıyorsunuz. Bankacılık faaliyeti yapıyorsanız BDDK'dan izin almış olmanız lazım. 'Yok' dediler. Hisse satıyorsanız da SPK'dan izin almanız gerekir. Ona da 'Hayır' dediler. 1'5, 1'e 50 kazanmak mümkün değil." diye konuştu.
"İnsanları inandırdılar"
Şirket yöneticisi ve avukatın anlattıklarına inanmadığını aktaran Ağaoğlu, şöyle devam etti:
"Burada ortaya çıkan kazancın vergisini nasıl ödüyorsunuz? Veya üye olup da kazanç elde den kişiler nasıl vergi ödüyor? Bu sorulara cevap veremediler. Şarküteri, mavi yumurta, kor koyun gibi anlamsız ifadeler kullandılar. Bunların en büyük kozu ortaya gerçekten birkaç hayvan ve çiftlik koymalarıydı. Bunu ciddi reklamlarla yaptılar. Böylece insanları inandırdılar. Nitekim kamu otoritesi olayın farkına varıp, üzerine gitti. Müfettişler inceledi. Cumhuriyet savcılığına yönlendirdiğimiz tüketiciler oldu. Netice itibariyle bu kişiler ülkeyi terk etti. Şirket avukatına 'Sen sistemin gerçekten legal olduğuna inanıyor musun?' diye sorduğumda 'Ben de ikna olmuş değilim.' cevabını verdi."
Ağaoğlu, devletin konuya eğilmesinin çok önemli olduğuna dikkati çekerek, erken davranılmasıyla mağdur sayısının artmasının önüne geçildiğini söyledi.
Çiftlik Bank'ın uygulamanın başında vatandaşlara para ödediğini ve bu sayede güven kazandığını anımsatan Ağaoğlu, bazı vatandaşların bankadan kredi çekip buraya yatırdığını kaydetti.
"Bir süre sonra fiyatı artan ürünlerini satmak isteyenlere belli saatlerde işlem yaptırıldı. O saatlerde de kendilerine ulaşılamıyordu. Genel manada şikayetler bu yöndeydi." diyen Ağaoğlu, vatandaşları asla bu tür organizasyonlara girmemeleri konusunda uyardı.
"Muhatap yok"
Ağaoğlu, "Çünkü yaşadığımız çağda öyle 1 koyup 10, 20 al gibi bir kazanç yok. İnsanlar bir an evvel düze çıkma umuduyla bunlara itibar ediyor. Bizim tüketici kanunumuz bu tür reklamları da yasaklamıştır. Aldatıcı, yanıltıcı reklamlar yasaklanmıştır. Kısa yoldan para kazanmak amaçtı." ifadelerini kullandı.
Birikimlerini değerlendirmek isteyenlerin bankacılık sistemine dahil olabileceğini, borsanın da Sermaye Piyasası Kurulunca kontrol edildiğini dile getiren Ağaoğlu, mağdur vatandaşları daha zorlu bir süreç beklediğini dile getirerek, kaptırılan paraların geri gelmesinin çok zor olduğunu söyledi.
Hukuki süreç hakkında bilgiler veren Ağaoğlu, dava açacak tüketiciler, para kaybeden mağdurların, davaları kazansalar bile karşılarında mal varlığı olan bir muhatap bulamayacaklarını, bu davaların da Tüketici Kanunu kapsamında değerlendirilemeyeceğini vurguladı.
Mağdurların hiçbir ücret ödemeden hakem heyetlerine ya da harç yatırmadan tüketici mahkemelerine başvuramayacaklarını çünkü bir mal alış satışının söz konusu olmadığını belirten Ağaoğlu, sözlerini, "Ticari bir amaçla oraya para yatırmış olanlar, haklarını tüketici sıfatıyla maalesef arayamayacak. Alacakları için ticaret mahkemelerinde dava açmaları lazım. Orada da haklı çıkanlar karşılarında o kararı uygulayacak birini bulamayacak. Hükümet çok olumlu yaklaştı ve kararlı ilerledi. Bu organizasyonlar nitelikli dolandırıcılıktır. Kanunlar tüketiciyi koruyor ama tüketicinin önce kendisini koruması lazım. Bu tür iş ve eylemler kaçınılması lazım." diye tamamladı.